Afyon’da kuruluşu 1800’lü yılların sonuna denk gelen, bir tarihi lezzet durağıdır Aşçı Bacaksız. Kurucusu Yağcıoğlu Mustafa’dır. Zamanın Ermeni mahallesindeki Meyhaneciler Sokağında açılmış köfteci dükkânı olarak hizmete başlamış ve oğlu Ahmet Madenci ’ye dükkânın devredilmesi ile tarih devam etmiş. Ahmet Bey’in lakabı “Aşçı Bacaksız” olunca mekânın ismi böyle anılmaya devam etmiş. 1900’lerin başında farklı bir yere taşınsa da bu binanın istimlak edilmesi ile şimdilerde bulunduğu mekâna taşınmış. Vefat ettiği 1948 yılına kadar hizmet vermiştir. Mekân babadan 3. Kuşak iki oğula devir olmuş ve halen bu devir geleneği devam ederek günümüze kadar gelmiş durumda.

Yapmış olduğu tek çeşit ürünle ünü bu kadar büyümüş olan mekânı herkese tavsiye ederiz. İşletmeciler kuşaklardır ekmek yedikleri mekânı ilk açıldıkları gündeki disiplin ile işletmeye devam etmekteler. Mekânın Afyon’da ünlenmesi farklı disiplinlerin uygulanmasından da geldiği söylenmektedir. 3.Kuşak işletmeci Kadir Madenci’nin mekâna selam vermeden girenlere hizmet vermemesi, porsiyonlarda kesinlikle buçuklu servis etmemesi, yemeğe ve mekâna saygısı olmayana, yağsız et isteyenlere karşı çıkması gibi çeşitli disiplinleri dükkânında uygulaması farklı bir efsaneye dönüşü vermiştir.

Mekânın menüsünde sadece Kuzu kebabı ve Afyon’un meşhur ekmek kadayıfı bulunmaktadır. Kuzu kebabı sütten kesilmiş kuzulardan yapılmaktadır. Kesim sonrasında etin dinlendirilmesi oldukça önemli bir safhası olduğu söylenmektedir. Pişirme sırasında etin kemikli kısımlar tencerenin altına yerleştirilmekte, kebap için etlerin yerleştirilme biçimi lezzetine oldukça önemli bir usul olarak anlatılmaktadır. Kendi yağında pişen etler, pilav ve suyuna bandırılmış pide ile servis edilmektedir. Yanında sadece kuru soğan verilmektedir. 100 yıllık mermer masalarda yemenin keyfi ayrı bir güzel diyebiliriz.

Kebabın üstüne Afyon Kaymaklı ekmek kadayıfını kaymakla birlikte yemeden kesinlikle dönmeyin. Hayatımda yediğim en iyi kadayıf diyebilecek kadar iddialıyım. Sadece Aşçı Bacaksız için Afyon’a gidilir ve şehrin tüm lezzetleri yerinde ziyaret edilebilir. Size bir uyarımızda, sabah 10:00’da başlayan hizmet ürünlerin bitmesi ile sona ermektedir. Bu da öğlen demek oluyor ki ajandanıza not edin. Afyon ülkemizi Unesco “Gastronomi Şehri” unvanı ile temsil etmektedir. Gaziantep ve Antakya’dan sonra bu unvandaki üçüncü şehrimiz olmuştur.

Sade bir menü ve mekanın bunca yıl nesillerdir devam eden ekmek mücadelesini anlatmaya çalıştım. Demek ki işini iyi yaptığında her şey mümkün. Birde yeme içme sektöründeki şaklabanlık peşinde olan nicesi için de net bir örnek. Emeklerinize sağlık.

…..

Şimdiden 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar gününü kutluyorum. Toplumsal cinsiyet eşitliğini sağladığımız, ayrımcılıktan uzak, şiddetsiz, tacizsiz, istismarsız, cinayetsiz günlerin gelmesi, bu konuda tüm yasal girişimlerin tamamlanmasını diliyorum. Ama başta bu konuda samimiyet…

Keyifli, afiyetli günler