Maske takmaya alıştık, kısıtlamalara alıştık, pandemi şart ve koşullarına alıştık. Sıfır araç olmazsa, ikinci el araç olmazsa arabasız ne yapacak insanlık. Söyleniyoruz! ‘Araç yok, üretim yok aradığım aracı bulamıyorum istediğim donanımdaki aracın özel tüketim vergisi çok yüksek’ deyip söyleniyoruz.
Salgın öyle bir hal aldı ki tüm iş çevreleri, tüm sektörler ve ülkeler ekonomik bakımdan negatif yönde payını aldı. Negatif yönde en çok etkilenen sektörlerden biriside otomotiv sektörü oldu. Virüs nedeni ile işlerin aksaması fabrikaların yarı zamanlı çalışması derken üretimin durduğu süreçlere kadar birçok talihsizlik yaşandı. Son beş ya da altı aydır ise yedek parça üretimleri ve yarı iletken elektronik parçaların üretilmesi hususu derinleşip büyüyerek günümüze geldi. Yedek parça üretiminde ve elektronik beyinlerin tedarikinde yaşanan sorun, otomobil fabrikalarının kısa süreli kapanmasına sebep oldu.
Son dönemde ara ara ortaya çıkan çip krizi diye adlandırılan elektronik beyin sorunu yine nüksetti! Hatta bu sefer uzak doğu menşei markaları da vurdu. Sektörün ne zaman normalle döneceği ise merak konusu oldu. Sektör bileşenlerinin ve otoritelerinin aksiyonlarına baktığımızda, sorunun hemen çözülmesi mümkün görünmüyor.
Bu arada geçtiğimiz hafta mümkün olacağını düşünmediğim, geçmiş yazılarımdan anlaşılacağı üzere indirim yapılmaz dediğim, ÖTV indirimi gerçekten yapıldı. Bunun tüketiciye/üreticiye ne kadar faydası olacak hep beraber göreceğiz. Bugünkü fiyatı 318 bin lirayı aşmayan sıfır otomobil fiyatlarında yüzde 16’ya varan indirim imkanı sağlanıyor. Hybrid olan araçlarda ise değişiklik yok, 1800 cc motor hacminde büyük olmayan hybrid araçlar yüzde 80 ÖTV’ye tabi olmaya devam ediyor.
Buna göre, 1600 cm3 silindir hacmine kadar, yüzde 45 ÖTV dilimindeki matrah limiti 85 bin liradan 92 bin TL'ye çıkarıldı. Matrah limiti 85 bin lirayı aşıp 130 bin lirayı geçmeyen ve yüzde 50'lik ÖTV limitinde yer alan motorlu araçların yeni matrah limiti ise 92 bin-150 bin TL arasına yükseltildi. Motor silindir hacmi 1600 cm3'ü geçen, 2000 cm3'ü geçmeyen binek otomobillerde ise vergi matrahı 85 bin-135 bin TL aralığından 114 bin-170 bin TL aralığına çıktı. Söz konusu araçlarda uygulanan yüzde 45, yüzde 50 ve yüzde 80'lik ÖTV dilimleri korundu.
Tabi yapılan indirim ekonomik gelir düzeyi orta direk ve alt gruba itafen yapılmış görünüyor. Yapılan indirimle kimi çevreler ikinci el araç fiyatlarının düşmesini bekliyor. Yukarıda bahse konu ettiğim hususları göz önünde bulundurduğumuzda pek bir şey değişeceğini tahmin etmiyorum. Sıfır araç satışlarını mutlak etkileyecek bir artış söz konusu olacak talep artacaktır. Ancak bu kadar üretim sorunundan sonra otomobil üreticilerinin artacak taleplere sene sonuna kadar cevap vereceklerini düşünmüyorum.
Keza araç yokluğunda geçen yıl yaşadığımız ikinci el fiyatlarının daha da artacağı kanaatindeyim. Israrla çeşitli aksiyonlarla ikinci el fiyatlarının düşürülmesi düşünülse de böyle bir ortamda çok mümkün görünmüyor.
ÖTV matrahında yapılan revizyon, ikinci el fiyatlamasında 3 gün önce 300 bin lira verene göre mi yoksa 260 bin liraya satın alana göre mi olacak sorusu çok cevap verilesi değil. İkinci eli niye etkilesin ki zaten kişi 260 bin liraya aracı en alt maliyet ile almış. İkinci eli aşağıdan satar mı? Bence satmaz fırsatlar ülkesi ülkemizde. ‘Tabi satın alınacak araç var mı?’ ayrıca irdelenecek konu. Bu indirimin sebebini teknokratlar ya da ekonomi finans okuryazarı olan uzmanlar bize bir anlatsa. ÖTV’si yüksek araçlarda ya da ham hali yüksek olan Avrupa üretimine tabi araçlarda yapılmadı, dışarıya döviz çıkmasın diye düşünüldü. ÖTV matrah indirimi revizyonu bence en üst seviyede matrahı olan araçlara yapılsa hem ülkeye hem satıcıya hem ikinci el e faydası olurdu. Üst gelir grubu nasılsa kolay kazanıyor kolay alıyor gibi kanaati oluşmuş ülkemizde yüzde 220 ÖTV’den yüzde 50 indirim yapılsa çarpılacak sayı az olsa da çarpanın üst seviyede olması ülkemize peşin vergi geliri bakımından katkı sağlayamaz mıydı? Sonuçta yüzde 220 çarpanı olan araçta daha fazla ÖTV geliri var. Üretimi olmayan araç yerli montaj olsa ne olmazsa ne diye düşünen ya da söyleye bilen danışılan yok galiba!
Bu şekilde orta direk ellindekini avcundaki arabasından varlığından zarar mı etti ya da mevcuttu koruyabildi mi onu bilirdi. Yapılan değişikliğin anlaşılır bir şekilde uzmanlar tarafından anlatılması ve halkın anlayabileceği bir biçimde izahının verilmesi gerekir. Örneğin yetkili satıcı revizyon öncesi fiyat ile revizyon edilmiş fiyatı yazarak hem uygulanan yüzdeyi hem de avantajlı fiyatı internet sayfalarında tehşhir etmeliler. En önemlisi de bu indirime tabi olacak kaç bin araç üretilecek ve tüketici ile yılbaşına kadar buluşacak onu söyleselerdi, daha belirgin olmaz mı? Yine bir karar zorlamayla yine bir köprü ne kadar su akacak altından hep beraber görüp izleyeceğiz.
Tekrar tekrar hatırlatıyorum her yazımda hatırlatmaya devam edeceğim, bir an önce kendi aracımızı yerli otomobilimizi #TOGG u üretelim, tüm ülke kendi markasını arabasını otomobilini kullansın. ÖTV Matrahı tüm kategorilerde aşağı eğilimde revizyona uğrarsa ikinci el araç fiyatları düşer, meraklanmayın düşmez. Şimdi düşük fiyatla araç sahibi olan fırsat ülkesi ülkemde avantajlı aldık deyip ucuza satmazlar.
Kalın sağlıcakla.