CHP'de bir kurultay daha geride kaldı. CHP lideri Özgür Özel 2 yıllık süreçte 4 kez genel başkan seçilerek önemli bir başarının altına imza attı. 39. Olağan kurultayda en çok oy alarak seçilen genel başkan olması dikkat çekici idi.

Kurultay salonunda yapay zeka destekli Ekrem İmamoğlu konuşması ilgiyle izlendi. İmamoğlu'nun CHP'lilerin özellikle duymak istediklerini söylemesi önemli. İmamoğlu’nun partide "değişim aşısının tuttuğunu" vurgulaması akıllarda kaldı.

Özel'in "iktidar" mesajları yine CHP'liler tarafından beğenildi.

Özel'in, "Kurultayı kazanamaz' dediler, kazandık. 'Yerel seçimleri kazanamazlar' dediler, başardık. 'Sokağa çıkmayın, partinizde oturun' dediler, vallahi de oturmadık. Müesses nizamla mücadeleden dönüş yoktur. Dönüşü olmayan bu yolda korkanlara da yer yoktur. Müesses nizamla işbirlikçi olanlara, kara düzenin sesi olanlara, örgütlerin vermediği görevleri başka kapıda arayanlara yer yoktur" sözleri kurultaya damga vurdu desek abartmış olmayız.

Bana kalırsa en çarpıcı bölüm şuydu:

Ben sizlere ilk seçime kadar güzel günler vadetmiyorum. Ben size iktidara gül bahçesinden geçerek gitmeyi vadetmiyorum. Ben size acıya katlanmayı ama teslim olmamayı, mücadeleyi vadediyorum. Ben size 100 yıl önce olduğu gibi gerekirse ölümü göze almayı, işgale teslim olmaya vadediyorum"

Gelelim İzmir'e...

Belediye başkanları ve bazı ilçe başkanları kurultaydan 10 gün önce Ankara'ya gidip kamp kurdu. Özgür Özel, cuma gününe kadar ser verdi sır vermedi. Kimin Parti Meclisine gireceği daha doğrusu anahtar listesinde yer alacağı konusunda belirsizlik vardı.

Bu dönemin Kemal Kılıçdaroğlu'ndan en belirgin farkı şu:

Özel, kendisine karşı yapılanları asla ama asla unutmayan bir siyasetçi. Bunu bilen partililer kendi akıllarına göre Parti Meclisi ya da başka bir şey için kulis yapmadı/yapamadı. İzlemeyi tercih etti.

CHP Buca ilçe Başkanı Çağdaş Kaya, kendisine PM için bir söz verildiğini belirterek bu sözün tutulmasını istedi. Ama olmadı.

Aynı şekilde CHP İzmir İl eski Başkanı Şenol Aslanoğlu'na da benzer bir söz verildiğinden bahsediliyordu. Aslanoğlu ile tutuklanan diğer isimler siyasi bir dava ile karşı karşıya olduklarını defalarca ifade etti. Özel de bunun böyle olduğunu kamuoyu önünde dile getirdi.

Kendince "mağdur" sırasında oturan Aslanoğlu, partisinin kendisine sahip çıkmasını bekledi haklı olarak... İl başkan adaylığı seçime 24 saat kala iptal edilmiş bir isim olarak Aslanoğlu anahtar listede olabilirdi. Genel Başkan Özel tercihini bu yönde kullanmadı. Ancak Aslanoğlu’na Ege Bölgesi il başkanlarının sahip çıkması, Mahmut Tanal'ın destek açıklaması yapması kendisi için mutluluk kaynağı oldu.

CHP İzmir İl Başkanı Çağatay Güç'ün il başkanları toplantısında Aslanoğlu'na destek veren isimlere karşı olarak, "PM vefa yeri değildir" çıkışı yapması nerden bakarsanız bakın oldukça ilginç ve tartışmalı...

Güç'ün kendisine göre haklı gerekçeleri olabilir. Fakat genel başkana birebir de yapacağı bir çıkışı herkesin içinde yapması bana kalırsa yeni görevinin acemiliği olsa gerek...

Yazıyı daha fazla uzatmadan kurultaya yönelik önemli notları sizlerle paylaşmak isterim:

Çağatay Güç, PM'ye şu ismi istedi ve girmesini sağladı diyemeyiz. Ancak Ednan Arslan'ı önerdiğini biliyorum.

Arslan'ı bizzat genel başkan listesine aldı. Süreçte kurultay delegeleri ile il başkanı arasında iletişimsizlik yaşandı.

Güç'ün meclis üyelerini PM'ye önermesi bir taktiğin ürünü mü tam okuyamadım! Güç'e yakın isimlerin yorumu şöyle: "İl başkanının önerdiği isimler genel başkan cephesinde ret yemedi. Meclis üyesi oldukları için kabul edilmedi"

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, cumartesi gecesi Özel'le yaklaşık 15 dakika telefonda konuştu. Bana kalırsa Tugay, olmazlarını ifade etti.

CHP liderinin "Tüm MYK üyelerini PM'ye alacağım" demesi Deniz Yücel ve Murat Bakan'la ilgili tüm tartışmaları bitirdi.

İl Başkanı Güç, kesin bir dille Ekincan Aksoy'u istemedi ve bu konuda genel başkanı ikna etti. Duyduğuma göre; Aksoy kooperatif davası sürecinde Güç'le bir tartışma yaşamış.

Karabağlar İlçe başkanı seçilme ihtimali yüksek olan Aksoy, son anda adaylıktan "telkinlerle" çekilmişti. Bu sürecin en mağdur ismi Aksoy'un olduğu aşikar. İstediği hiçbir şeyi elde edemedi!

Kurultayın başladığı gün Özkan Tice'nin PM'ye girme ihtimalinden söz edildi. Torbalı Belediye Başkanı Övünç Demir'le yakın siyaset yapan Tice'ye geçmişte Tugay karşı çıkmış, ilişkisini de belli bir seviyede tutmuştu. Kurultaydan önce Tugay, Demir ve Tice bir araya gelmiş. Buzlar erimiş. Tugay Tice'ye karşı çıkmamış. Fakat Tice genel başkana takılmış.

Bu konuyla ilgili partililerin şöyle bir yorumu var:

"Görüşme oldu ancak İl Başkanı Güç, Tice'yi istemedi"

İlçe başkanlarının il başkanına yönelik "isim önerme" tepkisi var. Bu iş büyür gibi duruyor. Genel başkanın büyük desteğini alan Güç'ün bu tür tepkileri püskürtme yöntemini ilgiyle takip edeceğim.

PM'ye İzmir'den giren en sürpriz isim ekonomist Güldem Atabay oldu. Atabay 2023 seçimlerinde İzmir birinci bölge 10'uncu sıradan aday olmuştu. Atabay’ın uzun süredir İstanbul'da yaşadığı bilgisi var.

İl kongresi sürecinde İzmir'in bizzat kendi alanı/bölgesi olduğunu bir başka deyişle İzmir'in patronu olduğunu herkese duyuran Özgür Özel, PM listesinin İzmir ayağında aynı hamleyi yaptı.

CHP'liler şunu unutmasın:

Manisa ve İzmir Özel'in birbirinden ayırmadığı memleketi... Genel başkan buralarla ilgili bizzat kendisi karar alıyor ve uyguluyor!