Halime ERDOĞAN / GÜNDEME BAKIŞ - Narlıdere Belediye Başkanı Ali Engin, CHP İzmir'in gündeminde önemli yer tutan "İstifa genelgesi" ve mevcut il başkanı Deniz Yücel'in istifa etmesi durumunda izlenecek sürece ilişkin açıklamalarda bulundu. 3 yıl il başkanlığı görevi de yapan Engin, örgütte Yücel'in milletvekili olmasına yönelik talep olduğunu kaydederek, "İl Başkanımızla ilgili kamuoyundaki genel beklenti milletvekili olması yönünde. İl Başkanlığı görevinde 5. yıla girecek, çok başarılı 5 yıl geçirdi. Seçmenin de örgütün de talebi kendisinin milletvekili olarak İzmir'i temsil etmesi. Benim de böyle bir arzum var. Partili olarak Deniz Yücel'in milletvekili olmasını isterim. Son karar tabi ki kendisinin ama genel beklenti bu yönde" dedi. "CHP KURUMSALLAŞMIŞ BİR PARTİ" "İl Başkanı ve yöneticileri ile ilçe başkanları ve yöneticilerinden çok sayıda istifa eden olması durumunda örgütte boşluk oluşur mu?" sorusunu yanıtlayan Engin, "CHP artık kurumsallaşmış bir parti, yeterli olgunluğa sahip. Kurumları ve gelenekleriyle bu sorunu çözebilecek bir parti. Zaten tüzüğümüz açık, böyle bir durumda yönetimler kendi içinden ya da dışından birini seçer diyor. O açıdan bence çözülmeyecek bir sorun yok" ifadelerini kullandı. "SOYER'LE UYUMLU OLMALI" Yücel'in ardından göreve gelecek il başkanının profilini çizen Engin, "Seçilecek yeni il başkanımızın bütün örgütle ve özellikle Tunç Soyer'le uyumlu, kapsayıcı olması gerekiyor. En az 2 yıl partinin başında kalacak biri olmalı, çünkü ardından hemen yerel seçim geleceği için kurultay yapılamayacak, 8 ay sonra tekrar görevi bırakmayacak olması lazım... Böyle birçok partilimiz var. CHP krize yer bırakmadan bu sorunu çözer. Ben il başkanlığı yapmış bir insanım. Seçilecek her il başkanımızla çalışır, destek de olurum" diye konuştu. "HUKUKEN YÖNETİMİN YETKİSİ VAR" CHP İzmir Örgütten Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Sedredil Coşkuner'in "Yeni il başkanı yönetimin içinden olmalı, biz çok emek verdik" açıklamasını değerlendiren Engin, "Tüzüğümüze göre zaten atama söz konusu değil. Sedredil Bey'e katılıyorum, emek veren bir yönetimimiz var. İl yönetimi kendi içinden de birini seçer, isterse dışarıdan da birini seçebilir. Atama değil, il yönetiminin yetkisi var hukuken" açıklamasında bulundu. "ATİLA HER GÖREVİ YAPACAK BİR ARKADAŞIMIZ" "Ali Engin, yeni il başkanının Olgun Atila olmasını istiyor" yönündeki iddialara ilişkin de konuşan Engin, "Benim isteğim de değil, görevim de değil. Bu görev il yönetiminin. Olgun Atila'nın 'Böyle bir talebim yok diye açıklamaları' var. Olgun Atila partimize, kentimize ve Bornova'ya hizmet etmiş biri. Meclis üyeliği ve Bornova Belediye Başkanlığı yaptı, birlikte çalıştık ben il başkanıyken. Her türlü görevi yapacak bir arkadaşımız. Bu görev il yönetiminin, uygun birini seçecektir, benim birini aday yapmak gibi bir görevim yok" dedi. "BU GÖREVİ YAPACAK ÇOK ARKADAŞIMIZ VAR" İl Başkanlığı için adı geçen Türk Parlamenterler Birliği İzmir Şubesi Başkanı Erdal Karademir'i ziyaret eden Engin, Karademir'in adaylığı yönündeki kulis bilgilerini değerlendirdi. Engin, "Erdal Karademir milletvekilliği yapmış bir abimiz. Tecrübeli bir siyasetçi. Görevine bir müddet önce seçilmişti. Karşılaştığımızda haklı olarak sitem etti, neden ziyarete gelmedin diye. Ben de ziyaret ettim, diğer arkadaşlarımız da süreç içinde ziyaret edecektir. Bunları il başkanlığı çabası olarak görmemek lazım ama Erdal Bey dahil bu görevi yapacak partimizde çok arkadaşımız var. Partinin kurumları buna karar verecek" diye konuştu. "ENGİN'İN FİKRİNİN İSTİŞARE EDİLMESİ YADIRGANMAZ" Engin, "İl Başkanı Deniz Yücel, Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, İzmir Milletvekili ve PM Üyesi Ednan Arslan'la bir araya gelerek yeni il başkanının profili çizip ortak aday çıkarttığınıza, diğer taraftan da Çiğli Belediye Başkanı Utku Gümrükçü, Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç, Çeşme Belediye Başkanı Ekrem Oran, Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay ve Karabağlar Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu'nun ortak aday çıkarttığına ilişkin de iddialar var" sorusuna ise, "Biz saydığınız isimlerle bir araya gelip, il başkanını belirlemek için bir şey yapmadık. Böyle bir görevimiz de yok. Bizler partinin geçmiş 25-30 yılını bilen, baraj altında kaldığında partiye sahip çıkan, verilen görevleri eksiksiz yapan, görev verilmediğinde de vakur duruşumuzu bozmayan insanlarız. Haklı olarak böyle durumlarda görüşümüze başvuruluyor. Partiye yakışan bir tutum bu, Ali Engin'in ve Ali Engin gibi insanların bu tür önemli kararlarda fikrinin istişare edilmesi sanıyorum yadırganmaz. Sonuçta sokaktaki adama sorulacağına Ali Engin'e sorulabilir. Biz Utku Bey ile de geçen hafta bir araya geldik, diğer arkadaşlarla da sohbet ediyoruz bu tür konularla ilgili, Muhittin Bey ile de bundan 1 ay önce oturduk, yemek yedik, yine bu konularda konuştuk. Bence ayrı ayrı değil, hep birlikte konuşabiliyoruz biz. Kulis bilgileri tam fotoğrafı yansıtmıyor olabilir" yanıtını verdi. "EKİP YOK PARTİ VAR" "Son 1 yılda İl Başkanı Deniz Yücel, Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, İzmir Milletvekili ve PM Üyesi Ednan Arslan ve siz birbirinize daha yakın duruyorsunuz" denmesinin üzerine konuşan Engin, "Benim şahsen başından beri çabam, göreve seçildiğimden beri belediye başkanlarında ve partide büyük bir birlik olsun istemiştim. Bugün aslında İzmir'de İl Başkanımızla, Büyükşehir Belediye Başkanı, milletvekillerimizle, ilçe başkanlarımızla büyük bir birlik oluştu. Bu sadece bizim aramızda değil parti arasında. Tabi ki burada İl Başkanımız ve Büyükşehir Belediye Başkanımız baş aktör. Ednan Arslan Parti Meclisi Üyemiz, milletvekilimiz. Abdül Batur tecrübeli bir siyasetçi, partide ağabeylik yapacak tecrübeye sahip. Utku kardeşimiz ilçe başkanlığı yapmış, bizle birlikte uzun zamandır hizmet eden biri. Zaman zaman yarış, rekabet olabilir ama partinin bütünlüğünü bozacak kimse bir iş yapmaz. Bizim tabanımız da buna sıcak bakmaz. CHP tabanı artık iktidarı bekliyor, bölünmeyle, didişmeyle, ekipler arası savaşla olmaz. Ben il başkanıyken de hep 'Ekip yok parti var' demiştim. Bu anlayışı öne çıkarmak lazım. Tabi ki insanların dostlukları olabilir ama parti içi hizip, cemaatleşmeyi doğru bulmuyorum. Kimseyi dışlamamak lazım. Şu anda yaptığımız da daha kapsayıcı bir siyaset. Bu anlayış büyüyerek devam edecek" dedi. "KOLTUK HEVESİYLE SİYASET YAPAMAYIZ" Engin açıklamasını şöyle sürdürdü: İl Başkanımızla Büyükşehir Belediye Başkanımızın ufak tefek iletişim sorunları vardı, son 1 yıldır o da giderildi. Buna katkımız olduysa ne mutlu bize, başka arkadaşlarımızın da iletişim hatası varsa biz onların giderilmesine de katkıda bulunabiliriz. Bizim belki öyle bir görevimiz olabilir, sonuçta siyasette koltuk artık bizim için ikinci planda, bizim gibi insanların görevi partiyi bütünlemek, iktidara taşımak. Yoksa koltuk hevesiyle siyaset artık yapamayız. Bize parti koltuk verdi, ben il başkanı oldum, belediye başkanı oldum başka ne olabilirim yani... O açıdan çok koltuk hırsıyla kurgu yerine 'Partiyi nasıl büyütürüz, nasıl iktidar oluruz, toplumun sorunlarını nasıl çözeriz' noktasındayız. Hakikaten toplumun büyük sorunları var. Milyonlarca genç işsiz, uyuşturucu batağında, kadınlar şiddet görüyor, hayvanlar şiddet görüyor. Esnaf borç içinde, toplum öfkeli. Allah korusun bomba yani ne zaman birbirine saldıracağı belli değil. Bunları çözelim, bunları çözmezsek bize verilen koltukların bir anlamı yok, inanın bunu samimiyetle söylüyorum. Ben belediye başkanlığı yaparken de bu sorunları nasıl çözeriz diyerek yapıyorum, 'Bir daha nasıl belediye başkanı olurum' diye yapmıyorum. Popülizm yapmadan nasıl bu sorunlar çözülür, azaltılır, buna nasıl katkıda bulunabiliriz diye çaba gösteriyoruz. "KOÇ İSTİFA EDECEĞİNİ SÖYLEDİ" CHP İlçe Başkanı Murat Serdar Koç'un milletvekili adaylığı için istifa etmesinin ardından yeni ilçe başkanının belirlenmesi yönünde örgütün görüşünü aldığı Engin, "Oradaki partili arkadaşlarımız sağ olsunlar. Başta Serdar Bey ayrılacağını söyledi. O görevi yapabilecek bir arkadaşımız, milletvekilliği yapabilecek bir arkadaşımız, başarılı bir sanayici, 3. yıl oldu ilçe başkanlığı görevinde. Bir belediye başkanıyla, ilçe örgütüyle uyumlu bir arkadaşımız ilçe başkanı olur, yine ilçe yönetimimiz kendi içinden veya dışından bu görevi yapacak, 2 yıl ayrılmayacak içeriden veya dışarıdan birini seçer. Ben kişilerden ziyade bu özellikleri önerebilirim, Karşıyaka için de diğer ilçeler için de..." dedi.