Tire'nin kırsal Başköy Mahallesi'nde, bir firma tarafından jeotermal kaynak aramak için yapılan ÇED başvurusu, geçimini o bölgede yetişen incir, ceviz ve zeytin ağaçlarından elde ettikleri ürünleri satarak sağlayan mahalle sakinlerinin tepkisini çekti. TBMM Çevre Komisyonu Üyesi ve CHP İzmir Milletvekili Mahir Polat da Başköy'e giderek, köylülerle bir araya geldi. Burada bir konuşma yapan Polat, "Yenilebilir enerji kaynaklarına karşı değiliz. Karşı olduğumuz durum bu santrallerin verimli tarım arazilerine, yaşam alanlarına ve su kaynaklarına yakın yerlerde kurulması, denetimlerinin yapılmamasıdır. Teknolojiye uyumlu çevre değil, çevreye uyumlu teknoloji ile ancak yarınlarımız olan çocuklarımıza yaşanabilir bir çevre bırakabiliriz" dedi. "JES'LER NEDENİYLE AYDIN'DA İNCİR ÜRETİMİ ETKİLENDİ" Köylülerin sesini TBMM'nde duyurmak için geldiğini belirten CHP'li Polat, Aydın'da kurulan jeotermal enerji santrallerini örnek göstererek, "Evliya Çelebi Seyhatnamesi'nde Aydın'dan 'Dağlarından yağ, ovalarından bal akan şehir' diye bahseder. Şimdi sadece kar hırsı uğruna Aydın'ın doğasına ihanet ediliyor. JES'lerden çıkan sular geri endekte edilmiyor, Menderes'e bırakılıyor, yağmurlu havalarda dere kenarlarına bırakılıyor. Çıkan buhar sonucu incir ağaçları zarar görüyor. Bilirsiniz, incir ağacı nemi sevmez, Temmuz ayında Aydın'da çiğ yağıyor. Bakın Aydın'da JES kurulmadan önce incirde ihracat üretimi 75 bin ton iken, JES kurulduktan sonra 35 bin ton, 40 bin tona düşüyor" diye konuştu. "ÇEVREYE UYUMLU TEKNOLOJİ ŞART" Polat, Türkiye'de ilk JES'in Denizli'de kurulduğunu anımsatarak, ülkede toplam 39 JES bulunduğunu, bunların yalnızca elektrik üretimi ve kaplıca amacıyla kullanıldığını vurguladı. Polat, "Son 5 yıldır JES kurulumları arttı. Bakın bir devletin oluşmasında iki önemli unsur vardır; bunlardan birincisi sınırları olan vatan toprağı ve ikincisi ise üzerinde yaşayan millettir. Kurulan JES'ler toprağa, çevreye ve üzerinde yaşayan milletin sağlığına zarar vermektedir. Teknolojiye uyumlu çevre değil, çevreye uyumlu teknoloji ile ancak yarınlarımız olan çocuklarımıza yaşanabilir bir çevre bırakabiliriz. Biz, yenilebilir enerji kaynaklarına karşı değiliz. Karşı olduğumuz durum bunun gibi santrallerin verimli tarım arazilerine, yaşam alanlarına ve doğal su kaynaklarına yakın yerlerde kurulması, denetimlerinin yapılmaması ve çevreye geri dönülmeyecek zararları vermesidir" dedi. Polat, konunun ısrarlı takipçisi olacağını belirtirken, Başköy halkı da mücadelelerinde yanında oldukları için kendisine teşekkür etti.