GÜNDEME BAKIŞ- İEKKK ve ESİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Sıtkı Şükürer’in “göçmeler” açıklaması kentte tartışılmaya devam ediyor. Şükürer’in  “Bu kentin mübadeleyle gelen insanları, daha sonra İç Anadolu'dan gelen insanları, daha sonra Doğu ve Güneydoğu'dan gelen insanları, daha sonra başka yerlerden gelen insanlar. Her gelen, her gelen bir daha istisna. En büyük ihanet mübadeleyle gelenlerdir. Bu kente sürekli mütemadiyen ihanet ediyorlar. Dünyanın en büyük lağım çukurunu ben yaratmadım. Bu kentin sonradan gelen bu insanları yarattı” sözlerine bir tepki de AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Hamza Dağ’dan geldi.

İZMİR KÜLTÜRÜ KISA BİR SÜRE SONRA OLUŞUYOR
İzmir kültürüne vurgu yapan AK Partili Dağ, “İzmir’de 4,5 milyon hemşehrimizle gayet huzurlu, mutlu bir hayat yaşıyoruz. Ben de Kütahya Simav’dan üniversite için buraya geldim ve İzmir’in de milletvekiliyim. Kendimi de açık bir şekilde İzmirli görüyorum. Ege Bölgesi’nde büyüdüm ama Türkiye’nin dört bir tarafından İzmir’e göç edenler var. Türkiye dışından da anaları, ataları buraya göç eden insanlar var. Anasının babasının doğduğu şehirler ayrı olabilir farklı yerler olabilir ama bu şehirde doyuyoruz. Bu şehirde doğan ikinci, üçüncü nesiller var. Dolayısıyla İzmir’in kültürünü, bu kentte yaşayan herkesin bir süre sonra çok rahat bir şekilde aldığını görüyorum. Onun için bu ötekileştirici dili reddediyoruz. Kime karşı olursa olsun” diye konuştu.  

SESSİZ KALINARAK GEÇİŞTİRİLECEK BİR KONU DEĞİL
Şükürer’in İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin bazı şirketlerin mali müşavirlik danışmanlığını yaptığını belirten AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, “Burada asıl belki de siyasi olarak İzmir’in milletvekili olarak, üzerinde durmamız gereken nokta, bu ifadeyi kullanan kişinin İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin danışmanlığını yapması. Bize verilen bilgilerde şirketlerin yeminli mali müşavirlik görevini ifa ettiği noktasında. Bir yandan da İzmir kamuoyu akıl hocası noktasında bir takım şeyleri bilir, konuşur, tartışır. CHP’liler bu konuda gerçekten samimiyseler (tepki verenler de oldu çünkü) Büyükşehir Belediyesi ile bu kişinin irtibatını tamamen ortadan kaldırması gerekiyor.  Tabii ki bir tepki ortaya koydular. Bir yaptırım var. Bu işin bir siyasi yaptırımı olacaksa, bu yaptırımın bu şekilde olabilir. Bunu basında kınayıp, ‘duruşumuzu ortaya koyduk’ diyerek geçiştirilecek bir durum değil. Sessiz kalınarak da geçiştirilebilecek bir konu değil. Çünkü gerçekten ötekileştirme söz konusu. Diğer konuda, ‘biz böyle bir tavır ortaya koymayacağız, böyle bir karar almayacağız’ derlerse bizim açımızdan bunu siyaseten her ortamda kullanma hakkını vermiş olur” dedi.  

SOYER KESİN BİR TAVIR KOYMALI
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’e çağrıda bulunan AK Partili Dağ, şunları söyledi:
“Ben siyasi açıdan ve İzmir’deki siyasi rakipler açısından bir değerlendirme yapıyorum. Eğer İzmir’deki siyasi rakiplerle ilgili bir irtibatı söz konusu olmasaydı, bunu da söylemezdik. Bu ifadeyi reddediyorum derdik. Bu konuyla ilgili il başkanımız ve milletvekillerimiz duruşumuzu ortaya koydular. Burada bakış noktamız siyasi rakiplerimizin nasıl bir duruş ortaya koyabilecek. Yoksa o kurum zihnin arka planında böyle bir şey yaşayan kişiyle devam ettiği sürece, bu İzmir kamuoyunda bir yargılanma durumu, bir değerlendirme olacaktır. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı bu noktada kesin tavrını koyması lazım. Bunu da göreceğiz.”