GÜNDEME BAKIŞ – CHP İzmir eski Milletvekili, eski Genel Başkan Yardımcısı Alaattin Yüksel seçim sonuçlarını Gündeme Bakış’a değerlendirdi. Yüksel, “Bu seçim sonuçlarını saygı duyulması gereken milli irade olarak görmüyorum. Aydınlatılması gereken çok önemli şeyler var. Seçim adil şartlarda olmadı. İktidar devletin bütün olanaklarını kullanarak orantısız güç kullandı. Milletvekili seçimlerinde bakanların hepsi aday oldu ve bakanlıklarını sürdürerek seçim kampanyası yaptılar. Belediye meclis üyesi aday olduğunda istifa etmek zorunda. İçişleri Bakanı muhalefetin en büyük rakibi oldu. Jandarmayı, polisi harekete geçirip seçim sonucunu alma gayretinin araştırılması gerekiyor. 6.7 milyon fazla seçmen sayısından söz ediliyor. 2018’den bu tarafa ölenlerin seçmen listesinden düşmediği iddiası var. Bunların aydınlatılması gerekiyor. Hemen vatandaşlık verip hemen arkasından seçme ve seçilme hakkı verilen kaç kişi var?” dedi.

ÜZERİNE DÜŞENİ YAPTI

Yüksel, sözlerine şöyle devam etti:

“Bu seçim öncesi seçim yasası değişiyor. İki ay sonra yürürlüğü girecek derken muhalefetin sesi çıkmıyor. Cumhurbaşkanı üçüncü kez aday çıkamaz deniyor sonunda kabulleniyor. Muhalefetin burada hatası var. Tuzağa düşmeyelim, sesimizi çıkarmayalım derken sokağı çetelere bırakıyorsun. Kaç Suriyeli vatandaş yapıldı? Bunların konuşulması lazım. Bu seçim öncesinde Kılıçdaroğlu olağanüstü çaba gösterdi. Üzerine düşen görevi yaptı. Bütün siyasi partilerle ilgili söylüyorum. Siyaset genel başkanlar düzeyinde yapılıyor. Siyaseti örgütlere, Stk’lara, sendikalara, üniversitelere ve seçmene indirgemeliyiz. Bunu muhalefet sağlayamıyor.

Otoriter sisteme karşın yeni bir tarz yaratılması gerekiyordu. Bunları çözmeden muhalefetin seçimi alma ihtimali düşük. Burada demokratik seçim alanı özellikle vurguluyorum. Muhalefet neyi eksik yaptı neyi fazla yapmayı konuşmak gereksiz.

PARTİYİ HIRPALAR

CHP eski Genel Başkan Yardımcısı Alaattin Yüksel, parti içi değişim sesleriyle ilgili ise, “Bir hareket başlatsalar da pek şansları yok. Mevcut siyasi partiler yasası nedeniyle değişim kolay değildir. Partiyi hırpalar. Şuanda bunu gerektirecek bir durum da yok. 11 Büyükşehir Belediyesinin olduğu yerlerde oylar artırıldı. Bu olumlu bir durum. Biz bunu İzmir’de daha önce yaşadık. 2002’de 24 vekilin 16’sını biz çıkardık. 2004 seçimi öncesi sandık bazlı örgütlenme modeliyle seçimi kazandık.  Çalışmaların sürekliliği olması çok önemli. Seçime iki ay kala yönetimler sıfırlanması olmaz. Partinin bir hafızası olması şart. Seçim bitti. Şimdi yeni seçime hazırlanılmalı. Hiç ara vermeden. Yerel yönetimler çok önemli. Kılıçdaroğlu birçok ilde birinci oldu. Bu önemli. Yerel seçimlerde gücümüzü daha da artırmalıyız. Buradan alacağımız güçle bir sonraki genel seçime hazırlanılmalı”