Halime ERDOĞAN / GÜNDEME BAKIŞ - Türkiye Gazeteciler Federasyonu Başkanlığı,  Türkiye Gazeteciler Cemiyeti İzmir Şube Başkanlığı ve İcra Kurulu Üyeliği görevlerinde bulunan, "Ah Şu Gazeteciler" kitabının yazarı CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel, genç gazetecilere tavsiyelerde bulunarak, basının güncel durumunu değerlendirdi.

"SORULARLA SİYASİLERE GERÇEKLERİ AÇIKLATMALIYIZ"

Sertel, yapılan röportajlar ve siyasilere sorulan sorularda kamuoyunun beklentilerinin, merak ettiklerinin ön planda olması gerektiğini belirterek, "Röportaj yaparken 'Şunu sorarsam bana kızar, darılabilir, küsebilir' endişesini taşımadan bir gazetecinin kafasındaki bütün zincirleri kırması lazım. Özgür birey olmalı. Bunun örnekleri var, geçtiğimiz günlerde Uğur Dündar'ın Kemal Kılıçdaroğlu ile yaptığı röportajda Uğur Bey, Kemal Bey ile çok samimi ve seviyor ama onun ötesinde kamuoyunun merak ettiği soruları soruyor. Öyle soru sorabilen gazeteciler çok azaldı, bir elin parmakları kadar... Bence bu noktada çok düzgün çalışıp, çok düzgün sorularla Türkiye'de siyasetçileri konuşturmak, sıkıştırmak ve gerçekleri açıklatmak zorundayız" dedi.

"İNSANLAR BEYİNLERİNE ZİNCİR VURUYOR"
Sertel açıklamasına şöyle devam etti:

Ben bunu uzun süredir uçağa binen, uçaktan inen gazetecilerde görmüyorum, merkez medyada da görmüyorum. En kötüsü insanlar beyinlerine, dudaklarına zincir vuruyorlar. Görüşlerini açıklamaktan imtina ediyorlar. Üzmeyeyim, kırmayayım diyorlar. İzmir'de de bunu yerel yönetimlere karşı 'Aman reklam, ilan kesilir mi, aman bu konuda yazmayalım' diyen çok sayıda mevkute ve yayın var, gazeteci var. Bunu da aşmalıyız. Eleştiri ve özleştiri olamazsa Türkiye bir adım öteye gidemez.

"VEKİLLİK BİTTİĞİNDE YAZIP, KONUŞUP, SÖYLEYECEĞİM"

Milletvekiliği bittiğinde ve yazmaya başladığımda, konuşmaya başladığımda birileri incinecek, birileri  küsecek, darılacak diye yazmaktan imtina etmem. İnan ki konuşur, yazar, söylerim. Darılmaca, gücenmece yok. Bunu yapmazsak biz gelecekte çocuklarımıza güzel bir Türkiye bırakamayız.

"GAZETECİ SONUCA ULAŞMAK İÇİN HAYATINI TEHLİKEYE ATABİLMELİ"

Basın yasasını CHP iktidarında gazetecilerle birlikte tekrar yazmak lazım. Basının özgür olmadığı hiçbir ülke refaha, başarıya ulaşamaz. Gazetecinin araştırma yaptığı ve sonuçlara ulaşmak için hayatını bile tehlikeye atacak noktada olmadığı sürece başarıya ulaşamayız.

"ÜLKEMİZE KARŞI SORUMLULUĞUMUZ VAR"

Kolombiya'da Escobar'ın dizisini izlemenizi tavsiye ederim, bir gazeteci genç kızın uyuşturucu satıcılarına karşı verdiği mücadele, patronunun, gazete sahibinin kurşunlanarak öldürülmesine rağmen, genç gazeteci kızın gerçekleri açıklamak üzere verdiği mücadeleyi izleyin. Öldürülen gazetecinin 2 oğlunun canları pahasına uyuşturucu satanlara karşı mücadele verdiğini görüyorum. Ülkenin aydınlanması uğruna... Biz de Türkiye'de  yaşayan, vatanın bağımsız bütünlüğü için, Türkiye'yi bir bütün olarak sarıp sarmalayan ve kucaklayan Türkiye'nin bireyleri olarak ülkemize, insanımıza karşı sorumluluğumuz var. Bunlar dışındaki tekil şahıslara karşı olan sorumluluklar sonra gelir. Önce vatan, bayrak, Atatürk sevgisi, insanara karşı sorumluluk gerisi sonra gelir.

"ARAŞTIRMACI OLACAKSINIZ"

Benim önerim haftada bir kitap bitecek, ayda 4 kitap bitecek.  Araştırmacı olacaksınız, dik olacaksınız, kafanızdaki sansürü yenemediğiniz an gazetecilikte başarı sağlanmaz. Kızabilirler, küsebilirle ama gazeteciliğinizi takdir ederler.