GÜNDEME BAKIŞ - Beraberindekilerle CHP İzmir İl Sekreteri Fulya Alçay ile görüşen İzel Zenginobuz Derinsu, görüşmenin ardından CHP İzmir İl Başkanlığı’na hazırladığı dilekçeyi sundu. Derinsu, savunma dilekçesinde, Eylül 2019’dan bu yana Gaziemir’de 1 yıldır grup toplantısı yapılmadığını vurguladı. Tüzük gereğince meclis parti grubunu grup başkanı, yani ilçe başkanı veya meclis parti grubunca seçilen grup başkan vekilinin toplama yükümlülüğü olduğunu vurgulayarak, “Yani grup toplantısına çağrı ve grubu toplama birincil olarak İlçe Başkanımız Kasım Özkan veya Nisan 2019’da alınan grup kararı gereğince grup başkan vekili seçilen Ünal Işık’ın görevidir. İlgi tutulan yazıda belirtildiği gibi partimiz adına meclis grubunda almış olduğum herhangi bir görev veya sorumluluğum bulunmamaktadır” dedi. Dilekçesinde Gaziemir siyasetinde yaşanan süreci de anlattığı öğrenilen Derinsu, “Eylül 2019’dan bu yana Gaziemir CHP meclis grubunun resmi grup toplantısı yapılmamaktadır. Bu konunun temeli Şubat 2019’da meclis üyeleri listesinin verilme döneminde yaşananlara dayanmaktadır. 22 Şubat 2019 Cuma günü basına düşen CHP İlçe Başkanı Kasım Özkan’ın ‘Ben kurye değilim’ açıklaması ile sorunlar süreci başlamıştır. O gün CHP İzmir İl Yönetiminden il başkan yardımcısının görevlendirilmesi sonucu Gaziemir CHP meclis üyeleri listesi İlçe Seçim Kurulu’na teslim edilmiştir. İlçe başkanımız Kasım Özkan, Genel Merkezce belirlenen meclis üyeleri listesini görevi olduğu halde teslim etmemiştir. İlçemizde grup toplantılarının yapılmamasının başlangıç noktası ise Eylül 2019’da yapılan grup toplantısıdır. Bu grup toplantısında partili meclis üyemiz Levent Çağlarsu ve ilçe başkanımız Kasım Özkan tarafından imar komisyonu üyesi meclis üyelerimiz ‘ahlaksızlıkla’ suçlanması sonucu tartışma yaşandı ve imar komisyonu üyesi olan meclis üyelerimiz grup toplantısını terk etti. Bunun üzerine ilçemizde bir daha grup toplantısı yapılmadı.” diye konuştu. 3 YIL TOPLANMADI! Derinsu il başkanlığına sunduğu savunma dilekçesinde, şunları kaydetti: “Önceki Belediye Başkanımız Halil İbrahim Şenol döneminde de 1 yılı Umut Tekin, 2 yılı da Kasım Özkan’ın meclis üyesi ve ilçe başkanı sıfatıyla olmak üzere toplam 3 yıl Gaziemir’de CHP meclis grubu toplanmamıştır. Bu doğrultuda grubun toplanmaması ve grup kararları alınamaması süreci ne mevcut belediye başkanımız Halil Arda’nın ne de meclis üyelerinin sorumluluğunda değildir. Bu süreçte Grup Başkan Vekilimiz olan Ünal Işık’ın mazereti sebebiyle katılamadığı meclislerde Belediye Başkanımız Halil Arda benden söz almamı ve meclisi yönlendirmemi rica etti. Ancak bu hiç bir zaman grup başkan vekilliği görevi olmadı. Söz almak isteyenler sorulduğunda ben el kaldırdım ve söz aldım. Meclis çalışma yönetmeliği gereğince meclis gündeminde yer alan her konu hakkında meclis üyelerinin söz hakkı vardır. Bende bu söz hakkımı kullanmaktayım.” SOMUT İFADE YOK! Savunmasında, kendilerine bildirilen grup toplantısının yapılmadığını meclise gittiklerinde toplantının yapılmış olduğunu gördüklerini de belirten Derinsu şöyle konuştu: “Meclisten 3 gün sonra yapılan il yönetim kurulu toplantısında hakkımda söz konusu iddialarla re’sen soruşturma başlatıldığını basından öğrendim. İlgi tutulan yazınızda üyelikle bağdaşmayan tutum ve davranışlarda bulunduğum iddia edilmiş ancak somut hiç bir ifadeye yer verilmemiştir. Üyelikle bağdaşmayan tutum ve davranışımın ne olduğunu bilmeksizin bir açıklama veya savunma yapmam mümkün olmadığı gibi soyut, hukuki dayanaktan yoksun, haksız ve mesnetsiz söz konusu iddiayı kesinlikle kabul etmiyorum. 28 yaşında genç bir kadın olarak; Gaziemir Belediye Meclisinde Meclis Başkan Vekili, Hukuk komisyonu başkanı olarak, İzmir Büyükşehir Belediyesinde ise divan kâtibi, hukuk komisyonu, aile ve çocuk komisyonu ve toplumsal cinsiyet eşitliği komisyonlarında partimi temsil etmek ve partimin ilkeleri doğrultusunda mücadele etmek için var gücümle çalışmaktayım. Siyaseten geçinmeyip avukatlık mesleğimi bir fiil yerine getiren biri olarak gecemi gündüzüme katarak partime hizmet etmekteyim. 2019 yerel seçimleriyle partimizin aldığı büyük başarı sonrası, iktidar yolunda almış olduğumuz bu tarihi görevin ağırlığına uygun şekilde hareket ederek dürüst ve ilkeli siyaset yapabilmek için mücadele etmekteyim. Ancak 8 Ekim 2020 günü henüz il yönetim kurulu toplantısı devam ederken hakkımda re’sen il yönetimimizce disiplin soruşturması başlatıldığını basından öğrenmem parti içi girdabı açıkça gözler önüne sermektedir. Genç siyasetçi yetiştirmek için genel merkezimizce verilen mücadele ve yapılan çalışmalara bu disiplin soruşturması açıkça gölge düşürmektedir. Siyasi erk tarafından görüşmeye çağırılmaksızın hakkımda re’sen işlem başlatılmasını ne beşeri ne ahlaki ne de siyasi ilişkiler yönünden kabul etmem mümkün değildir.”