Bilim insanları tarafından yapılan yeni bir çalışma, yeşil mahallelerin insanların telomerlerini hasardan koruyabileceğini gösterdi. Telomerler, kromozomların uçlarındaki tekrarlayan DNA dizileri olarak bilinir ve bir hücre içinde genetik materyalin bütünlüğünü ve kararlılığını korumada önemli bir rol oynarlar.

Hücreler bölündükçe ve telomerleri kısaldıkça, sonunda artık bölünemeyecekleri kritik bir noktaya ulaşırlar. Bu süreç hücresel yaşlanmaya ve yaşa bağlı hastalıklara yol açar. Bu çalışma, telomerlerin biyolojik yaşın ve hücresel yıpranmanın belirgin göstergeleri olduğunu belirterek, stres gibi pek çok faktörün telomerlerin hızlı yıpranmasını etkileyebileceğini ortaya koyuyor. Bu nedenle, telomerlerin kısalmasını önlemek, uzun ve sağlıklı bir yaşamın anahtarıdır. Şimdi, yeni araştırmalar yeşil alanların bu hedefe ulaşmada yardımcı olabileceğini gösteriyor.

Araştırmanın temelini, CDC tarafından yürütülen 1999-2002 yılları arasındaki Ulusal Sağlık ve Beslenme İnceleme Araştırması (NHANES) verileri oluşturuyor. Bu çalışma, Amerikan nüfusunun sağlığını değerlendirmek amacıyla ulusal temsili bir örneklem üzerinde gerçekleştirilen mülakatlar ve fiziksel testler kullanılarak gerçekleştirilmiş.

Araştırmacılar, özellikle 7 bin 827 katılımcının demografik bilgilerini, telomer uzunluklarını ve yaşadıkları yerleri incelediler. Araştırma ekibi, kişilerin yaşadıkları mahallelerdeki yeşil alanın, telomer uzunlukları ile nasıl ilişkili olduğunu araştırdı. Telomer'ler kromozonların uçlarında bulunmaktadır. İnsanlar büyüdükçe bölünerek diğer DNA sarmallarının ucunu birleştirmektedir. Ancak bir süre sonra bu telomerler kısalmaktadır ve bundan dolayı da eksilmektedir. Telomerler eksildikçe yaşlanma hızlanmaktadır. 

Çalışmanın bir diğer yazarı olan Kuzey Carolina Eyalet Üniversitesi Jeo-uzamsal Analitik Merkezi'nde görevli olan Scott Ogletree, "İnsanlar için yeşil alanın miktarı arttıkça, telomerlerinin daha uzun olduğunu gördük" dedi. Bu etkinin ırk, ekonomik durum, içki içme veya sigara içme alışkanlıkları gibi faktörlere bakılmaksızın geçerli olduğu görüldü.

Ancak, araştırmacılar diğer faktörleri hesaba kattıklarında, yeşil alanın etkisinin sınırlı olduğunu ve hemen hemen yok olduğunu belirlediler. Başka bir deyişle, yeşil alan telomer uzunluğunu koruyor gibi görünse de, diğer zararlı etkilerin bu korumayı dengelediği düşünülüyor.

Araştırmacı Aaron Hipp"Yeşil alan toplumlar için son derece değerlidir, ancak sistemik ırkçılığın ve ekonomik ayrımcılığın etkileri ve çevresel adalet sorunlarının üstesinden gelmek için tek başına yeterli değildir" dedi. 

Telomerleri korumak veya uzatmak, yaşam süresini ve sağlığı teşvik etmek için potansiyel bir tedavi yaklaşımı olarak görülüyor. Ancak bu çalışma, toplumsal sorunların telomerler üzerindeki olumsuz etkilerinden daha fazla ağırlığa sahip olduğunu gösterdi. Telomerlerin ve bunların yaşlanma ve hastalıktaki rolünün araştırılması ile ilgili çalışmalar hala devam ediyor. Bu çalışma, bu alandaki önemli bir gelişmeyi temsil ediyor.