GÜNDEME BAKIŞ – CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Hürriyet’ten Hande Fırat’a konuştu. CHP lideri, İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Tunç Soyer’in babası üzerinden yapılan tartışmalarla ilgili ilk kez konuştu: KORKUNUN ESERİ “İstanbul, İzmir gibi büyük kentler belediye başkan adaylarını belirlerken, olabildiğince dikkatli davranmaya özen gösteriyoruz. Şu bir gerçek, seçmen kitlemiz buralarda duyarlılığını koruyor. Dolayısıyla biz o duyarlılıkları dikkate alarak hem aday belirleme, hem de aday belirlerken özgürce, rahatlıkla oturup Parti Meclisi’nde (PM) tartışma ortamı yaratıyoruz. Yaptığımız tartışmaları bazen dışarıya ‘CHP’de kavga’, ‘CHP’de kriz’ şu veya bu şekilde bir kaos sanki varmış gibi yansıtıyorlar. Ortada bir kaos yok özgürce tartışma var. Demokrasi ne zamandan beri kaos olarak tanımlanmaya başladı. Bizi asıl rahatsız eden bu. Bir kişinin talimatı ile adaylar belirlendiği zaman demokrasi oluyor, ama adaylar belirlenirken oturup özgürce tartışıldığı zaman bu da kaos oluyor. (İzmir büyükşehir adayı Tunç Soyer’in babasına ilişkin eleştiriler) Tunç Bey değerli bir belediye başkanımız. Yani düne kadar iyiydi de İzmir adayı olunca mı kötü oldu. Yapılan eleştiriler aslında korkunun eseri. Acaba Tunç Bey’i nasıl yıpratırız da İzmir’i bir şekilde alırız hesabını yapıyorlar. Hiç öyle hesaplara falan girmesinler. Tunç Bey, İzmir’i alacak. Bir arkadaşımızın devrettiği İzmir’i, bu bayrak yarışında öbür arkadaşımız alacak ve daha ileriye taşıyacak. Tunç Bey’in babasından dolayı yargılanması ise tam bir ortaçağ zihniyeti. Bu bağlamda Aziz Kocaoğlu’nun da söylemi, bizim açımızdan da kamuoyu açısından da çok değerli. DEMOKRASİ KÜLTÜRÜ GELSİN DİYE (Canan Kaftancıoğlu’nun istifasına ilişkin tartışmalar) Bu konulara girmek istemiyorum. Partinin özelinde yaptığımız bazı görüşmeler, konuşmalar tartışmalar var. Bu doğaldır ama bunu kamuoyu önünde tartışmayı doğru bulmuyorum.(Belediye başkan adayını belirlerken neden yetki almadınız) Demokrasi için. Hem tek adam rejiminden şikâyet edelim hem de yetkileri üzerinize alırsanız sizin demokrasi kültürünüzü tartışırlar toplumda. En çok da bizim partililer tartışır. Biz bu ülkeye demokrasi kültürü gelsin diye zaten mücadele ediyoruz. Bunu anlamayan kişi sarayda oturan kişi zaten. ONLAR ALDATILDI, KANDIRILDI (CHP’ye yönelik eleştiriler) Bunları okuyunca; siyasal rakiplerimizin panik ve korku içinde olduklarını görüyoruz. CHP’yi onlar gayet iyi biliyorlar. CHP’nin Kuvayı Milliye damarını da çok iyi biliyorlar. Vatana, bayrağa bağlılığını da onlar çok iyi biliyorlar. Ama kaybedeceklerini gördükleri için bir iftira kampanyası başlattılar. İftira kampanyasıyla bizim geri adım atacağımızı sanıyorlar. Biz geri adım atacak siyasal bir parti değiliz, öyle bir kültür yok bizde. Biz AK Parti’ye oy veren vatandaşların oylarına talibiz. Onlar aldatıldı, onlar kandırıldı. 17 yılın sonunda eğer Türkiye kuru soğana muhtaç hale geldiyse sorumlusu AK Parti iktidarıdır. Bıraksınlar CHP ile uğraşmayı, milleti neden kuru soğana muhtaç ettiler, bunu açıklasınlar.” ERDOĞAN’A YANIT SİYASİ YASAĞININ KALDIRILMASINA DESTEK VERDİK Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘CHP giderek marjinalleşecek’ sözleri) "Aç tavuk kendisini buğday ambarında sanırmış. Erdoğan’ın geldiği nokta da bu. Demokrasiden uzaklaşmış, tek adam rejiminin yürürlükte olduğu bir Türkiye’de. Diktatörler topluma demokrasi vermezler. Kendi düşüncelerini topluma dayatır. Erdoğan’ın geldiği noktada budur. CHP tarihi boyunca, sandık iradesine saygı göstermiş bir partidir. Belki kendisi hatırlamak istemiyor ama biz hatırlatalım, sandık iradesine duyduğumuz saygının sonucu olarak kendisinin siyasi yasağının kaldırılmasına destek verdik. O bize demokrasi dersi verecek en son kişi bile değil.” KİME OY VERİRLER BİLMİYORUZ “(HDP’nin aday çıkarmaması) Onu HDP’lilere sormak lazım. Seçime sadece biz girmiyoruz ki. AK Parti ve MHP ile mücadele eden sadece biz değiliz ki. Bir sürü siyasi parti var. Hangisine oy verirler vermezler onu bilmiyoruz. Ama biz oy kullanan, sandığa giden herkesin oyuna talibiz. Başta AK Partili vatandaşlarımız olmak üzere.”