Uysal'ın açıklamaları şöyle; Toplamda 26-27 bine yakın bir seçmen hareketi olmuş. 11 bin 954 seçmen içerisinden, yani Büyükçekmece seçmen kaydından düşen seçmenlerin içerisinden 3 bin 92 seçmenin hiçbir yerinde seçmen kaydı yok. Bu ne manaya geliyor? Aslında bir nevi vatandaşlıktan çıkarılmış gibi. Türk vatandaşı olarak seçimde oy kullanma hakkı var ise, oy kullanma hakkı elinden alındıysa bu çok ciddi problem. Nasıl olduysa seçmen kaydı yok. Büyükçekmece'de tartışma bu. Seçmen üzerindeki değişiklikler organize ekip olarak yapılabiliyor. Bunu birkaç kişinin yapabilmesi, hele hele kurumların verilerini kullanmadan yapabilmesi mümkün değil. seçmen listesine yazılırken vatandaşlar sadece nüfus müdürlüğünden yapılan işlemlerle her şeyin tamamlanabildiğini düşünüyorlar. Ancak adrese dayalı kayıt sistemine geçildikten sonra seçmen listelerinin güncellenmesi veya vatandaşın bir yerden başka bir yere nüfus kaydını alabilmesi ancak belediyeden al numarataj sistemindeki adrese kayıtla mümkün olur. RUHSATINI ALDIĞI ARSAYA SEÇMEN KAYDI OLUŞTURULMUŞ Nüfustaki şahsın kayıt yapabilmesi için gerekli olan numarataj sistemindeki o adresin verileri ile belirli olması gerekiyor ki kayıt yapılabilsin. Sahte seçmen yazılabilmesi için numarataj sistemiyle adresler oluşmuş. Şimdi diyoruz ki boş arsada seçmen var. Nasıl kaydı yapılmış? Belediyeye herhangi bir vatandaş müracaat edip de ben şu arsama bina yapmak istiyorum dediği anda bir proje çizdirip ruhsat müracaatı yapmak zorunda. Ruhsatını aldığı boş arsada sanki orada oturuluyormuş gibi bir adres kaydı açılmış. Ruhsat müracaatı yapılan ve ruhsatı alınan ama henüz hafriyatına başlanmayan yerleri orada adres oluşturulmuş. NORMAL 4 KATLI BİNAYA HAYALİ İKİ KAT EKLENİP KAYIT YAPILMIŞ Büyükçekmece'de daimi olarak değil yazlık olarak oturulan boş yerlerin sahte seçmen kaydı yapılarak listeye alınması olmuş. Büyükçekmece'de herhangi bir işyeri olup da işyeri kaydı olan yerler konut gösterilerek işyeri gösterilmemiş. Herhangi bir vatandaş seçmen listesinde kaydı var boş arsaya kaydı yapılmış derken sahte oluşturulmuş adres sebebiyle bu da boş arsaya ruhsat alma işlemiyle gerçekleştirilmiş. Herhangi bir konteynırda seçmen var denilmesi de, geçmişte orada işyeri ruhsat çıkarılmış ve konuta dönüştürülmüş. Çok daha vahim bir durum var. Çok daha ileri boyutta sahtekârlık. Normal olarak 4-5 katlı ruhsat alınmış, orada iki kat varmış gibi hayali kat olarak gösterilmiş ya da ruhsat alınan 4 katlı binanın üzerinde ilave iki kat varmış gibi de seçmen yazılabilecek adresler oluşturulmuş. HİÇ OTURULMAMIŞ YERLERE SEÇMEN KAYDI YAPILMIŞ MHP İlçe Başkanımızın Güzelce mahallesinde Hukukçular Sitesi'nde oturuyor. 5 adet seçmen kaydı var. İlçe başkanımız uzun zamandır kendi evinde oturuyor ta ki seçim sabahı güvenlik görevlimizin MHP ilçe başkanımıza gelip sizin evinizdeki seçmenlerin kağıdını gösterdiği zaman haberi oluyor. Seçmen listelerinin kesinleştirilmeleriyle ilgili bir süre var. 4-17 Ocak arası seçmen listeleri askıya çıktı. Bu süreçte biz ne yaptık da bu kadar oynamada bir işlem yapamadık. Özellikle seçmen listeleri askıya çıktığı zaman AK Parti üyelerimizin önemli kısmının kontrol yaptığında seçmen listelerinde yer almadığını gördüğümüzde bunlara hızlı bir şekilde baktık. Bazı yerlerde boş arsalarda, kaba inşaatlarda, hiç oturulmamış, penceresi kapısı olmayan yerlerde seçmen olduğunu gördük. 736 seçmen kaydına itiraz ettik. BU SEÇMEN KAYDIRMASI DEĞİL BAŞKA BİR ŞEY Kaydı dondurulan seçmenlerin adreslerine, güncelleme esnasında 830 seçmen kaydı daha yapılmış. Biz hem bir taraftan itirazlara bakalım dedik, bir taraftan 830'a itiraz ettik. Buna itiraz ettiğimiz zaman kanunda açık hüküm var. Kolluk kuvveti tarafından bire bir adres kontrolü yapılarak tespiti yapılması gerekiyor. Süreler o kadar az ki, seçmen kaydının silinenin 11 bin yazılanın ise 14 bin 200 olduğunu düşünürsek bu adreslere ulaşılabilmek mümkün değil polisin. İlçe seçim kurulu, il seçim kurulu ve YSK bu talebi reddetti. Gerekçe kolluk kuvveti tarafından tespit yapılamaması. Bu sadece bir seçmen kaydırması değil, başka bir şey. 8 aylık süre içerisinde bu kadar yüksek bir oranda 27 bin seçmen hareketi. 4 BELEDİYE BAŞKAN YARDIMCISI VE HASAN AKGÜN'ÜN İFADESİ ALINDI Seçim kurulu da burada sahtekarlık yapılmış dedi. Bu bir nüfus müdürlüğünden bir bilgisayardan işlem yapılmış. Adrese dayalı kayıt sistemi çıktıktan sonra nüfus müdürlüğündeki personelin yetersizliği sebebiyle belediyeden personel istenmiş. Mehmet Özgür Samanlı adlı bir kişi orada işlem yapmış. Günlük olarak diğer memurlar 100 kayıt işlemi yaparken o şahsın yaptığı kayıt 400. Kayıt yapılan seçmenlerin tamamı o şahıs üzerinden gitmiş. 18 Ocak günü bu şahıs tutuklandı. Tutuklandıktan sonra kendisine yardımcı olan şahıslardan Osman Doğan tutuklandı. Aynı zamanda ifadeye değiştirmeye yönelik baskılar sebebiyle. Mesele artık savcılığa intikal etmiştir. Şu kadarını biliyoruz ki, belediyede de bu operasyonda görev alan var ki, bu kadar seçmen kaydı oluşturulabilsin. 5 tane belediye başkan yardımcısı belediye başkanı Hasan Akgün'ün bizzat ifadesine başvurulduğunu biliyoruz. BU TAMAMIYLA BELEDİYE İÇERİSİNDE BİR EKİBİN İŞİ AK Parti'ye oy verenlerin seçmen listesinden düşürülmesi şeklinde bir operasyon yapılmış. Bu herhangi bir seçmen kaydırması değil. AK Parti'ye oy verebileceği belli olan, soyisimlerinden bakıldığı zaman herhangi bir ailede, seçim irtibat bürosundan, mahallede AK Parti'de görev almış ise bu arkadaşlarımızın seçmen kaydından silindiği görülüyor. Bizim itirazımız nihayetinde sadece bir seçmenin başka bir yere gidip kayıt yaptırmasıyla, kendi özgür iradesiyle oyunu orada kullanması değil. Bu tamamıyla belediye ve belediye içerisindeki ekip, nüfus idaresi içerisine koymuş oldukları kişilerle burada seçim neticesini etkileyebilecek bir şekilde operasyon yapılması hadisesi. BUNU YAPANLAR BELEDİYE KİRACILARI, BELEDİYEDEKİ BAZI BİRİMLER Yaklaşık yüzde 10'a yakın seçmenin bu şekilde oy kullandırtılarak seçim neticesinin değiştirilmesi. Bu kadar 10-12 isim nasıl bulundu da toplamda 22 seçmen nasıl bulundu da kaydı yapıldı. Büyükçekmece'de oturanlar şunu yakinen biliyorlar ki, belediye ile herhangi işi olan insanlar mutlaka seçmen sayısı bulmak zorunda. 'Sen şu kadar seçmen bildirmek zorundasın bize' diye sayı belirleniyor. Bu şahıs sadece isim ve TC. numarası olarak bildiriyor. Bu isimleri belediyede görevli kişilerin nüfusa koydukları kişilere ulaştırmak üzere bir sistem kurulmuş. Sadece isim ve TC numaraları verilerek seçmen kaydı yapılıyor. Seçim günü o şahıslar getirilip oy kullandırtılıyor. Yüzde 10'a yakın aktif olarak seçim neticesini değiştirecek sayıda oy kullandırtılmış oluyor. Bunu yapan belediye ile iş yapanlar, belediyenin kiracısı olanlar, bölgede iş yapanlar. Belediyenin içerisinde planlama, imar bölümünde çalışıp numarataj sistemini oluşturan bir ekip. BU DA TAM KANUNSUZLUK OLARAK İPTALİ GEREKTİREN BİR OLAYDIR Artık soruşturma başlatıldı. YSK'ya itiraz yapıldı, orada da işlem başlatıldı. Bir de orada oy kullanan seçmenlere yönelik açık kanunsuzluk diyebileceğimiz, sandık kurulu üyelerinin, başkanlarının kamu görevlileri yani memur. Ayrıca mülki idare amirinin vermiş olduğu liste içerisinden seçilmesi hükmü açık bir şekilde olması gerekirken. Büyükçekmece'de 519 sandıkta 1038 görevli olması gerekiyor. Bunun 285 görevlisi bizzat mülki idare amiri tarafından verilen memur listesinden değil dışarıdan atanmıştır. 285 kişi içerisinde başka ilçelerden, İstanbul dışında seçmen kaydı olanlar vardır. Memur olmayı bırakalım, işçi olanlar vardır. Hiçbir kamu görevlisi, işçi dahi olmayıp serbest çalışanlar vardı. Bu da tam kanunsuzluk olarak seçimlerin iptalini gerektiren bir konudur. BU DURUMDA BÜYÜKÇEKMECE SEÇİMLERİ İPTAL EDİLMELİDİR Öncelikle Büyükçekmece seçiminin iptal edileceğini düşünüyorum. Burada suistimali yapan her kim varsa mutlaka cezalandırılmalıdır. Bir daha bu tür yanlışlıklar yapılmasın. Bu kadar organize bir şekilde seçim neticesi değiştirmeye kimse yeltenmesin. Cezaların bir şekilde çekmelerini temenni ediyoruz. Bunun demokrasiye katkı sunacağını temenni ediyoruz. Bir temennimiz şu özellikle resmi evrakta sahtecilik suçundan, cezalar her evrak için ayrı ayrı. Şu anda belediyeden nüfusa gönderilen şahısların sadece suç üzerinde kalarak onlar yanmasa diyoruz. Her evrakta sahtecilik dediğimizde 3-5 bin sahte evraktan bahsediyoruz. Önlerine 2-3 bin senelik ceza çıkabilir. Onları bu suça yönlendirilenlerin ortaya çıkıp cezalandırılmasını diliyoruz.