Halime ERDOĞAN / GÜNDEME BAKIŞ - İzmir Büyükşehir Belediyesi önceki Başkanı Aziz Kocaoğlu, GÜNDEME BAKIŞ'a kentin tartışılan konuları "Basmane Çukuru, Büyükşehir Hizmet Binası'nın yıkılışı ve koku" sorununu değerlendirdi. "Basmane Çukuru" olarak anılan alanın İzmir'in kangren olmuş bir sorunu olduğunu kaydeden Kocaoğlu, arazinin Kültürpark ile organik bir bağının kalmadığını ifade etti. Kocaoğlu, "Alanın İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne geçmesi İzmir açısından çok önemli. İzmir'in kangren olmuş sorununun bu şekilde çözülmesinde fayda var. Biz de bu sorunun çözüme kavuşması yönünde çok uğraştık. Satış oldu, yapılacaktı, sonra vazgeçildi. Yüksel (Çakmur) Bey'in, Kamil (Okyay Sındır) Bey'in, ve Atila (Sertel) Bey'in görüşleri tabi ki kıymetli, onlara da saygı duymak gerekir ama artık Kültürpark'la Basmane Çukuru denilen eski garajın organik bağı yoktur, kalmamıştır" dedi. 

"KÜLTÜRPARK'TA KONGRE MERKEZİ İZMİR'E KATKI SAĞLAR"

İzmir'in fuarcılıkta ön planda olduğuna, kongreler açısından da önemli bir kent haline gelebileceğine dikkat çeken Kocaoğlu, "Aslında bizim yaptığımız Kültürpark projesi yaşama geçirilirse, Kültürpark tekrar canlanacak hem kentin sosyal, kültürel yaşantısına hem de ekonomisine katkıda bulunacaktır. Bunların en önemlisi de şu anda belediyenin kullandığı hollerin ya yıkılarak ya da restore edilerek kongre merkezi haline gelmesidir, bu yararlı olacaktır. İzmir kongre turizmine son derece yaygın bir kenttir. Nasıl fuarcılıkta öne çıktıysa kongrede de öne çıkacaktır" açıklamasında bulundu. 

"BELEDİYE HİZMET BİNASI OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ FAYDALI"

Basmane Çukuru'nun içinde tiyatro faaliyetlerini barındıracak belediye hizmet binası olarak değerlendirilmesinde fayda olduğunu aktaran Aziz Kocaoğlu, "Eski Garaj bölgesinin de belediye hizmet alanı olarak değerlendirilmesinde fayda vardır. Bir bölümünde de biz de öyle planlamıştık, yüzde 30'unu belediyeye almıştık, yüzde 30'unda tiyatro işlevi görecek bir binanın yapılmasını öngörmüştük.  Zaten Karşıyaka'ya opera binasını planlamıştık, Adnan Saygun'da konser salonunu yapmıştık sadece tiyatro ve kongre merkezi eksiğimiz vardı. Kongre merkezini hollerin olduğu yeri kaldıralım, oraya daha küçük bir şey yapalım, yeşili çoğaltalım diye bir projemiz vardı. O proje maalesef Sivil Toplum Odalarının tepkisi sonucu olmadı, dönemimiz de yetmemişti zaten. Basmane Çukuru'nun da tiyatro, kültür sanat faaliyetleri içeren ve belediye hizmet alanı binası olarak değerlendirilmesinde fayda var" ifadelerini kullandı. 

"EKMEK SU KADAR İHTİYAÇ VAR"

Kentin merkezinde kongre merkezine ihtiyaç olduğunu dile getiren Kocaoğlu, "Basmane'deki arazinin belediye hizmet alanı binası ve kültür sanat faaliyetleri içeren bir yapıda değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum zaten Konak'taki yer de yetmiyordu. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin Basmane Çukuru'ndaki payı yüzde 12 idi, biz bunu hem EGS hem de Güçbirliği ile konuşarak yüzde 30'a çıkarmıştık. Bu Türkiye tarihinde olmayan bir geri kazanımdı, yerel yönetimler tarihi incelenirse görülecektir. Alanın tamamının belediyeye geçmesi son derece yararlı. Ben dediğim gibi araziye kültür sanat, tiyatro faaliyetlerinin de yürütülecek bir konsept ve belediye hizmet binası yapılmasını İzmir için yararlı bir kazanım olarak görürüm. Bir de kentin merkezinde kongre merkezinin de yapılmasına, İzmir'in hizmet sektörünün ve turizminin gelişmesi için ekmek su kadar ihtiyaç vardır" açıklamasında bulundu. 

"BİNAYI YIKMAK KENTİN DEĞERİNİ HEBA ETMEKTİR"

Aziz Kocaoğlu, Konak'ta bulunan İzmir Büyükşehir Belediyesi Ana Hizmet Binası'nın yıkımını nasıl karşıladığının sorulması üzerine  ise, "Yıkım başladı, o yıkıldıktan sonra ne olacak, o binanın kente getirdiği nedir, kentin belleğine getirdiği nedir, yıkıldıktan sonra belediyeye ait o kıymetli mülk nasıl değerlendirilecek, bunların hepsi soru işareti. Umuyorum yerel yönetimler, Büyükşehir doğru kararlar verecektir. Ben oraya da belediye faaliyetleri ile ilgili bir bina yapılmasını desteklerim, belediye hizmet binası yapılmasını desteklerim. Büyükşehir binasının yıkılmasına kökten karşıyım, başından beri karşıyım. Zaten güçlendirme  projesi de bizim dönemimizde yapılmıştı ama güçlendirmeden dolayı bina daralacak, küçülecek diye birçok neden ileri sürüldü. Bina yıkılsa bile, yıkılmasına karşıyım ama yıkılsa bile bu proje yarışma ile elde edilmiş bir projedir. Uzun yıllar boyunca kente mal olmuştur, kentin silüetiyle birleşmiştir. Dış görünüm olarak aynı binanın yapılmasında fayda vardır, o binanın yapılmasını İzmir kamuoyunda oluşturmadan yıkılması da kente ve İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin bir değerine sahip çıkmamak ve heba etmek anlamına gelmektedir. Benim şahsi görüşüm budur bina hakkında" dedi. 

"SİRKÜLASYON KANALI BÖLÜMÜ BAŞLATILMALI"

Yaz aylarının gelmesiyle birlikte İzmir'de baş gösteren koku sorununa yönelik AK Parti kanadından gelen eleştirilerin ve Büyükşehir tarafından verilen yanıtların hatırlatılması üzerine konuşan Kocaoğlu, "Bu konu partiler arasında, siyasi söylemlerin dışında bir konu, ben o söylemlere girmem. Adalet ve Kalkınma Partisi'nin körfeze ve kente bakış açısını 20 senedir İzmir'e aktardığı kaynaklar, destekler ve projelerle zaten İzmir kamuoyu değerlendiriyor, o ayrı bir konu. 'Dedim' ve 'Dedi'den öteye gitmeyen bir söylem. Şunu söyleyebilirim; 11 seneyi aşkın bir süre körfezin rehabilitasyonu için; körfezin sağlığına kavuşması için yaptığımız, içinde İzmir limanı da olan bir proje var. Bu projenin ÇED süreci de tamamlandı, uygulama projesi süreci de tamamlandı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız, danışmanlarıyla ve bilim insanlarıyla görüştü ve körfezin kendi kendini temizleyeceğine yönelik bir açıklama yaptı, buna da saygı duymak gerekir ama benim görüşüm; müdahale etmeden, körfezin kuzeyine bir sirkülasyon kanalı, güneyine de limanı büyütecek, kapasitesini artıracak, üçüncü nesil gemilerin İzmir limanına gireceği, gemilerin yol alacağı bir yolun yapılması yönünde... Bunların projeleri de hazır. Bu yolun yapılması tamamen Devlet Demir Yolları'nın, merkezi hükûmetin uhdesinde, limanı büyütmek gibi bir amacı varsa ki bizim görüşümüz o noktadır varsa onu yapacaktır. Körfezi temizlemek İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin ve İZSU'nun görevi olduğu için bir an evvel belli makineler ve ekipmanlar kullanılarak, bunlar zaten bizim dönemimizde alındı, bunlara ilaveler yaparak, çıkan malzemelerin açıkta, orta körfezde sirkülasyonu engellemeyeceği öngörülen adalara taşıyarak körfezin temizlenmesinde, kanalın açılmasında, sirkülasyonun sağlanmasında ve o ÇED süreci ve uygulama projesi bitmiş olan sirkülasyon kanalı bölümünün İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından başlatılmasında büyük fayda görürüm" diye konuştu.