Hale Halime ERDOĞAN / GÜNDEME BAKIŞ - Aliağa'da yerel seçimleri 3. defa kazanan MHP'li Belediye Başkanı Serkan Acar, seçim sonuçlarını ve gündemi değerlendirdi. İzmir'de 30 ilçenin 28'ini CHP alırken Aliağa'nın MHP'de kalmasına ilişkin Acar, "Biz 10 yıldır görevdeyiz, görev süremiz boyunca da hiçbir zaman seçim odaklı çalışmadık. Şehrimize en iyi hizmeti vermeye çalıştık. Her zaman 'Halkımız daima en iyisine layıktır' dedik. En iyisini yapmak için gayret sarf ettik. Seçimler demokrasinin gereğidir. Halkımız sandık başına gider, yaptığımız ve yapamadıklarımızı, seçime aday olan arkadaşları dinler ve sandıkta oyunu kullanır. Biz halkımızın vereceği her karara saygılıyız. Halkımız bizi üçüncü defa göreve layık gördü. Bu bir yandan bizi onurlandırdı bir yandan da sorumluluklarımızı artırdı. Halkımızın beklentileri 2 dönemde yapılanlardan daha fazla olacaktır. Biz de bununla ilgili çalışmalarımızı yapacağız. Türkiye genelinde de İzmir'de de yine aynı şekilde halkımızın takdiridir. Muhalefet de yönetimi alan arkadaşlarımız da halkın avantajları doğrultusunda siyasi mücadelesini verecektir, bir yandan da hizmet açısından mücadelelerini verecektir" dedi. 

Whatsapp Görsel 2024 05 08 Saat 23.15.18 27A85265

CHP'Lİ YÜCEL'E: "BİZ FALCI DEĞİLİZ"

CHP Parti Sözcüsü Deniz Yücel'in, "Seçim 10 gün sonra olsaydı Aliağa'da seçimi alıyorduk" açıklamasının hatırlatılması üzerine Acar, "Biz falcı değiliz. Şu olsaydı bu olurdu diyecek pozisyonumuz yok. 15 gün sonra olsaydı, 15 gün önce olsaydı nasıl sonuçlar çıkardı bilem şansımız yok. Lakin bundan sonraki seçim 5 yıl sonra, şimdi 5 yıl vakitleri var" ifadelerini kullandı. 

"HERHANGİ BİR RAKİPLE POLEMİĞİMİZ OLMADI"

Aliağa'da 3 dönem üst üste seçimleri kazanan Acar, meclis çoğunluğunun CHP'de olması için, "Meclis çoğunluğu daha evvel de CHP'deydi. Yeni bir şey değil" değerlendirmesini yaparken, "Çağatay Güç sizin için zorlu bir rakip miydi" sorusuna ise, "Tüm aday arkadaşlara biz saygı duyduk. Seçim kampanyası boyunca herhangi bir rakiple herhangi bir polemiğimiz de olmadı. Çünkü biz hizmete adayız, makama değil. Tek muhatabımız halkımızdır. Süreci de halkımızla yönettik" yanıtını verdi. 

"EN KEYİFLİ KAMPANYA SÜRECİNİ YAŞADIM"

"Ben üçüncü defa seçim kampanyası geçirdim" diyen Acar, "İlk kampanyamız yani ilk defa aday olduğumuzda farklı formatta bir kampanyamız vardı. Daha uzun süreli kampanya süreci yaşamıştık. İkinci kampanya Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı olarak girilen seçimdi. O nedenle farklı bir formatı vardı. Bu seçim daha farklı formatla yürüdü. En keyifli seçim kampanyamı yaşadım. En ufak olumsuzluk yaşamadık. Gittiğimiz her yerde ciddi bir misafirperverlikle, sahiplenmeyle karşılandık. Bir belediye başkanı sıfatıyla gitmenizle aday sıfatıyla gitmeniz farklıdır. Hamd olsun ki; bir belediye başkanı sıfatıyla bizi karşıladı halkımız, aday gibi davranmadı. O nedenle çok keyifli geçti. Sonuçlar için kendi içimizde değerlendirmelerimizi yapıyoruz lakin bir yanılgıya düşülmesin. Cumhur İttifakının küskünlerinin sandığa gitmemesini CHP eğer kendi başarısı gibi görürse ciddi bir yanılgıya düşer. Biz kendi içimizde bunları çözeriz, tüm Türkiye'de olduğu gibi Aliağa da bunu kendi içinde çözer" açıklamasında bulundu. 

"HALKIMIZLA BİRBİRİMİZİ TANIYORUZ"

Başarının sırrının "İletişim" olduğunu vurgulayan Serkan Acar, "Hani olur bazı projeler kullanılır, bazılarıysa atıl kalır. Bizim projelerimizin tamamı halkımız tarafından kullanılan, ilgi gören projeler. O yüzden birini diğerinden ayırmak çok zor. Halkımız projelerden ziyade bizimle olan iletişimine baktı, Aliağa Belediye yönetimi noktasında saygı ve sevgisi çok iyi. Biz 10 yıldır belediye yönetiyoruz. Halkımızla sohbet ederken zaten birbirimizi tanıyoruz. Bizim için en büyük avantaj o. Halkımızla birbirimizi tanımamız, beklentilerini bilmemiz. Emin olun kampanya sürecinde projeler sahada belki de konuşulmadı bile. Hal hatırla, sohbetle geçti. Tüm projeler mutlak suretle etki etmiştir ama hepsinden önemlisi bence iletişim" diye konuştu. 

"KENDİ AYAKLARI ÜZERİNDE DURAN BELEDİYENİN FİNANSAL YAPISINI OLUŞTURDUK"

Aliağa'yı kendi kendine yeten bir belediye konumuna getirmek için çalıştığını aktaran Acar, "Biz Aliağa olarak kendi ayakları üstünde durmaya çalışan bir belediye anlayışına sahibiz. 10 yıldır kendi ayaklarının üzerinde duran bir belediyenin finansal yapısını oluşturmaya çalıştık. Bu bir yerlere sitem değil. Ana felsefemiz; dış unsurlardan bağımsız olarak şehri mazeretsiz yönetebilmek. Biz yapısal anlamda kuvvetliyiz. Bunu geçmiş dönemde de kanıtladık. Kendi yolunu kendi yapan, kendi asfaltını kendi döken, katlı kavşaklarını yapabilen, üniversiteyle protokol yapıp hastane inşaatının altına girebilen bir belediye anlayışı yürüttüğümüz için önümüzdeki süreçte de bu anlayışla devam edeceğiz" dedi. 

"BİZ ENKAZ SİYASETİ YAPMADIK"

CHP'li belediyelerden arka arkaya gelen "Borç yükü" açıklamalarının sorulduğu Acar, "Biz 10 yıl önce CHP'li bir belediyeden Aliağa Belediyesini devraldık. 10 yıl önceki arşive bakarsanız, biz hiçbir zaman geçmiş belediyeyle ilgili en ufak eleştiride bulunmadık. Hiçbir zaman enkaz siyaseti yapmadık. O dönemde de yapmadık. Çünkü aday olurken biz neye aday olduğumuzu biliyorduk. Biz Aliağa'yı yönetmeye aday olduk ve Aliağa'nın mevcut durumunu bilerek aday olduk. Şimdi seçilen arkadaşlarımız adaylık sürecinde 'Biz adayız ama maalesef belediyenin durumu çok kötü' diyemez, aday olduğunuz yeri bilmeniz gerekiyor. Hangi ilçe belediye başkanı olursa olsun, o ilçe belediyesinin ne durumda olduğunu herhalde bilerek aday olmuşlardır. Adaylık sürecinde projelerini de bunları bilerek kamuoyuyla paylaşmışlardır. Hazırlıklarını yapmışlardır. Dolayısıyla 1 Nisan'da 30 Mart'a göre ne değişti o şehirde! Bir şey değişmedi. 31 Mart'ta neyse 1 Nisan'da oydu o ilçe. Ekonomisiyle, imkanlarıyla, mevcut yapılarıyla oydu. Eğer 30 Mart'ta bilmiyorlarsa o onların ayıbıdır. 1 Nisan günü de bir şey değişmediğine göre 'Bizim şimdi bunları yapacak durumumuz yok' demeyi çok samimi bulmuyorum. Doğru da bulmuyorum. Ben geçmiş dönemde görev yapan tüm belediye başkanı arkadaşlarımın elinden geleni yaptığına inanıyorum. Belki 5 yıl sonra başka bir arkadaş göreve geldiğinde aynı şeyi bu dönem göreve gelenlere yaparsa da  doğru olmaz. İmkan yoksa imkan oluşturmaları gerekiyor" ifadelerini kullandı. 

"BÜYÜKŞEHİR'DEN BEKLENTİMİZ KENDİ SORUMLULUKLARINI YAPMASI"

"Tunç Soyer ile yıldızının barışmamıştı. Cemil Tugay ile temasınız oldu mu, bu dönem ilişkileriniz nasıl olacak. Büyükşehir'den beklentileriniz var mı" sorusuna yanıt veren Acar şunları kaydetti: 

Tunç Soyer ile yıldızımın barışık olmadığı doğru değil. Tunç Soyer Büyükşehir Belediye Başkanıydı. Hukuksal açıdan  Büyükşehir'in görev alanları vardır. İlçe belediyesinin görev alanları vardır. Büyükşehir'in görev alanlarından biri kanalizasyon, altyapı. Maalesef Şakran'ın kanalizasyonunu yaptıramadık. Yine şehrimizin çeşitli yerlerinde altyapı sorunları var, giderilmedi ama bunun takdiri halktadır. Bizim Büyükşehir'den tek beklentimiz kendi görev alanına giren konularda yatırımları yapmasıdır. Benzer beklentimiz Cemil Tugay'dan da olacaktır. Kendisi bizim Büyükşehir Belediye Başkanımızdır, görev alanına giren konularda gerekli yatırımları yaparsa memnun oluruz. İlçe belediyesinin görev alanına giren konularda herhangi bir beklentimiz yoktur. Herkes kendi sorumluluğunda olan konuları çözerse ortada sorun kalmaz. İlişkimizin iyi ya da kötü olması gibi bir durum söz konusu değil, çünkü görev alanlarımız farklı.

"TUGAY DAVET EDERSE SEVE SEVE GİDERİZ"

Tugay'ın 28 ilçe belediye başkanı ile görüştüğü hatırlatılan Acar, "Cemil Tugay'dan bize herhangi bir davet olmadı, olursa tabi ki seve seve ziyaret ederiz kendisini. Burası da Büyükşehir sınırlarında olan bir ilçedir, belediyemizi ziyaret ederse memnuniyetle ağırlarız" dedi. 

"ALİAĞA'YI İLGİLENDİREN KONUDA BÜYÜKŞEHİR MECLİSİNDE OLURUZ"

Büyükşehir Meclislerine katılmayan Acar, "Büyükşehir Meclislerinde çok fazla olamıyoruz, kendi yoğunluğumuzdan dolayı. Eleştirilebilir, bakış açısıdır. Bizim bakış açımız da bu yönde. Aliağa'mızı ilgilendiren bir konu olursa tabi ki Büyükşehir Meclisine katılırız ama Aliağa'mızla ilgili bir konu olmazsa orada bulunmamamızın bir anlamı yok. Çünkü çoğunluk anlayışı var, o çoğunluğun dediği olacağı noktada çok gerekli bakmıyorum" ifadelerini kullandı. 

"EN BÜYÜK PROJEM ALİAĞA'NIN İL OLMASI"

"En büyük projemiz Aliağa'nın il olması" diyen Acar, "Bunun için bir çabamız var. Genel Başkanımızla konuyu görüştük. Bu tabi ki meclisin vereceği karardır. Genel Başkanımız da grup toplantısında 100 il hedefini açıkladı. Biz de bunlardan biri olabiliriz. Bu benim şahsi talebim değil, Aliağa'nın talebidir. Aliağa ülke ekonomisinin önemli payına sahip bir şehir. Aliağa sadece manevi duygularla il olsa keşke değimiz bir şehir değil. Aliağa il olmayı hak eden bir şehir" açıklamasında bulundu. 

"BİLİNÇSİZLİK OLARAK GÖRÜYORUM"

CHP'den belli aralıklarla yapılan "Zehirli gemi" açıklamalarının halkta karşılığı olmadığını anlatan Acar, "İnsanlar nasıl bakmak isterse öyle bakıp, öyle görüyor. Ben bilinçli bir politika olarak görmüyorum, bilinçsizlik olarak görüyorum. Her ilçenin kendince negatif unsurları da olabilir mutlaktır bu, Aliağa'nın da eksikleri vardır. Ancak bardağın boş tarafına baktıkları kadar dolu tarafına da bakmalılar. Bu hayatın gereğidir. Biz Aliağa'da yaşayanlar olarak ilçemizin eksiklerinin farkındayız. Bir yandan eksiklerimizi tamamlamaya bir yandan da sahip olduğumuz değerleri daha üst seviyeye çıkartmaya çalışıyoruz. Ben Aliağa'nın artılarının çok daha fazla olduğunu ve Aliağa'nın önemli bir dünya şehri olacağını düşünüyorum. Onların bakış açısına da saygı duyuyorum ancak doğru olduğu kanaatinde değilim" dedi. 

"EKONOMİK DESTEKLERİNİ GEMİ SÖKÜMDEN ALDILAR"

Acar sözlerini şöyle noktaladı: 

Aliağa halkında bu söylemlerin bir karşılığı yok. Bunu söyleyen insanların da ilk oy istediği yer gemi söküm oluyor. Neticede ciddi şekilde gemi sökümde seçim çalışması yaptılar. Ekonomik tüm desteklerini de oradan aldılar seçim kampanyası sürecinde. Bu da enteresan bir yaklaşım.