AK Partili Muş, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin kullanımında olan ve 'ihtiyaç fazlası' denilerek Yenikapı'da sergilenen araçlara ilişkin AA muhabirinin sorularını yanıtladı. İstanbul'da ucuz iftira siyaseti yürütüldüğünü, üzücü bir siyasi şova tanıklık ettiklerini söyleyen Muş, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun haziran seçimlerinden önce Mayıs 2019'da, "643 yöneticinin, bin 717 makam aracı var", İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun da mayısta, "Binlerce makam aracı var. Bu araçları göstereceğiz" dediğini anımsattı. Muş, dünden beri İstanbul'un çeşitli bölgelerinde hizmet eden araçların, Yenikapı'da otoparka çekilip, 'Araçları bulduk' denilerek, teşhir edildiğini ifade etti. Muş, bunlar arasında turizm zabıta araçları, belediyenin evde bakım, sağlık hizmetleri, sosyal yardım yaptığı araçları, yol bakımda kullanılan hizmet araçları, frigolu araçların bulunduğuna işaret ederek, "Bunların neresi makam aracı?" diye sordu. 'BİN 717 TANE MAKAM ARACI DENİLDİ, ONLARI GÖRMEK İSTİYORUZ Bunların üzerinden bir tantana, yaygara koparıldığını ifade eden Muş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bin 717 tane makam aracı denildi. Biz onları görmek istiyoruz. Bunları çıkaramayınca, alelacele bir tane Mercedes'i, CHP'nin sözcülüğünü yapan gayriresmi yayın organları sürekli gösteriyor. Sonra ortaya çıkıyor ki bu kendilerinin başkanvekillerinin aracı. Bu kadar utanmazlık, iftira, kepazelik şimdiye kadarki siyasi yaşantımda görmedim. Kendi makam araçlarını oraya, belediyenin makam aracı diye çekiyorlar. Bir şey lazım ya, bunu süsleyip püsleyip getirmeleri gerekiyor. Bulabildikleri kendi araçlarını, belediyenin makam aracıymış gibi oraya getirip çektiler. Anadolu Ajansı'nın Kapıkule'de gurbetçilerin girişini gösteren daha önce yayınlanmış fotoğrafını, uluslararası medya kuruluşu Euronews alıyor, Yenikapı'daki araç olarak gösteriyor. Bunlar da İstanbul'daki belediye başkanının borazanlığına soyunmuşlar. Yapılmak istenen, tamamen bir algı operasyonudur. Kemal Kılıçdaroğlu, bin 717 tane makam aracını bize gösterin. Buraya Sayıştay raporunu alet ederek, '2017 yılındaki Sayıştay raporunda bin 717 tane makam aracı var' diyor. Rapora baktık yok, dili sürçmüştür diye 2016 raporuna baktık, yok. 643 yöneticinin bin 717 tane makam aracını bulup getirsinler. Yok öyle bir şey. Niçin bu yalanı söylüyorlar, daha önce seçimden önce bir şey ortaya attılar, bunun altında kalmamak için İstanbul'da yaşanan rezaleti görüyoruz." 'İHALE YAPAN KENDİLERİ, İPTAL EDEN KENDİLERİ' Belediye başkanının iletişimden sorumlu danışmanının, "Bazı medya kuruluşlarında yapılan açıklamalarda dile getirilen 4 Ağustos 2019 tarihli araç ihalesi, İBB yönetimimiz tarafından tespit edildiği an iptal edilip, herhangi bir alım yapılmamıştır" açıklamasında bulunduğunu anımsatan Muş, "4 Ağustos'ta belediye başkanı kim, mevcut şahıs. Kendi kurumuna araç ihalesi yapılıyor, kendisinin bundan haberi yok. Peki siz bakkal dükkanı mı idare ediyorsunuz? Başka bir belediye başkanı bunu yapmış, siz geldikten sonra durdurdunuz bu anlaşılabilir bir şey. Belediye başkanı sizsizin, sizin kurumunuzda araç ihalesi yapılıyor, sonra 'bunu fark ettik, iptal ettik' diyorsunuz. Madem ihtiyaç yoktu niçin yapılmasına müsaade ettiniz? Niçin iptal ettiler, bugünkü şovun bir altlığı olsun diye yaptılar. Yapan kendileri, iptal eden yine kendileri" dedi. Bin 717 araçtan bahsedildiğine işaret eden Muş, İmamoğlu'nun 27 Haziran'da koltuğa oturduğunu, bu rakam tespit edildiyse göreve gelir gelmez, bu araçların gönderilebileceğini söyledi. Muş, "Bu zamana kadar niçin beklediniz? Sözüm ona israf varsa, bu israfı niye sürdürdünüz?" diye sordu. Muş, İSKİ'nin 18 Temmuz'da araç ihalesine çıktığını dile getirerek, 18 milyon 523 bin liralık bedelle, yaklaşık bin adet araç kiralandığının ortaya çıktığını, belediye başkanının da bunu onayladığını belirtti. Muş, "Madem bin 717 boşta makam aracı var, niçin bu araçları kiraladınız?" sorusunu yöneltti. 'ALGI OLUŞTURULMAYA ÇALIŞILIYOR' Bunların hepsini yan yana koyduklarında bir yalan siyaseti üzerinden, algı oluşturulmaya çalışıldığını belirten Muş, şöyle devam etti: "İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı, iş yapmak, iş üretmek yerine maalesef bu tip ucuz polemiklerin içerisine girerek, oradaki beceriksizliğini bu şekilde kapatmaya çalışıyor. Belediye Başkanlığından başka her şeyi, İstanbul'daki mevcut CHP'nin başkanı yapıyor. Millet hizmet, iş, İstanbul'un meseleleriyle ilgilenilmesini bekliyor. Onlar bunların haricinde her işin içerisinde varlar. Bugün ortaya attıkları iddiaların aslı astarı da bundan ibarettir. Bin 717 aracı takip edeceğiz, tamamını görmek istiyoruz. O araçları da 'Şovumu yaptım, tekrar götürüp, belediyenin hizmetlerinde kullanayım' demek yok. Araçları bir daha geri götüremeyecekler, madem bunlar fazla, israf... Ki makam araçlarını hala göremedik, bekliyoruz. Bin 717 tane aracı, Kemal Kılıçdaroğlu Bey, bunları talimat verin, arkadaşlarınız gitsin çıkarsın, çeksinler, vatandaşa göstersinler. Bunu gösteremezseniz, ispat edemezsiniz, müfterisiniz, yalancısınız. Bunu görmek istiyoruz. Bu araçların ilişiğinin de hemen Büyükşehir Belediyesinden kesilmesi lazım. Yeni araç da almayacaklar. Madem bir şey ortaya attınız, bir sözünüz var, bunun gereğini yapmak durumundasınız. Beklentimiz budur." 'CLİO MAKAM ARACI DEĞİL' Yenikapı'ya frigolu donduruculu kamyonetin makam aracı olarak çekildiğini söyleyen Muş, "Bu makam aracısıysa İstanbul Belediyes'ine tavsiyem, CHP Genel Merkezi'ne hediye etsin, misafirlerini bur araçla getirip götürsünler" dedi. Muş, bisikletlerin, kamyonetlerin, Clio araçların otoparka çekildiğini anımsatarak, sözlerini şöyle tamamladı: "Bunlar makam aracı mı, değil. Clio makam aracı değil. Bunlar motor kapasitesi en küçük araçlar. Bir İstanbulluyum, İstanbul'da ikamet eden biriyim, İstanbul milletvekiliyim ben bin 717 makam aracının CHP tarafından gösterilmesini istiyorum. Görmek istiyorum. Benim hakkım. Bunu gösteremezlerse bunlar yalancı, müfteridir. Biraz sözlerinin arkasında duracak yiğitlikleri, dirayetli bir duruşları varsa bin 717 aracı bize gösterirler. Öyle kamyonetleri, zabıta araçlarını, hizmet araçlarını değil makam araçlarını görmek istiyoruz. Bu araçları daha sonra madem bunlar fazla belediyeye götürüp çalıştırmasınlar. Madem bunlar fazla, sözüm ona onların deyimiyle israf, çıkarıp buraya götürmesinler. Engellilere hizmet eden birimlerin araçlarını almışlar, bekliyorlar. Ne zamana kadar, bu şov ne zaman bitecekse hizmet etmeye başlayacaklar. Bu iş bittikten sonra bu araçları tekrar götürüp belediyede kullanmaya çalışacaklar. Milletimizi de uyarmak istiyorum. CHP Genel Başkanı'na da şunu söylüyorum. Bu araçlar madem fazla, tekrar belediyeye götürüp çalıştırmayın. Makam araçlarını da bir an önce getirsinler." (AA)