Halil İbrahim GÜLER/ GÜNDEME BAKIŞ - İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclisi Kasım ayı Olağan Toplantısı’nın 7’inci birleşimi İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocağlu idaresinde gerçekleşti. Mecliste ESHOT Genel Kurulu 2019 mali yılı bütçesi ve performans programı ele alındı. Öte yandan, İzmir Büyükşehir Belediyesi MHP Grubu ESHOT bütçesine olum oy verdiklerini bildirdi. AK Parti Grubu ise red oyu veridiği 2019 yılı bütçesi için 1 milyar 77 milyon 820 bin TL olarak belirlendi.

KOCAOĞLU, ZEYBEKCİ’Yİ TEBRİK ETTİ
Mecliste AK Parti Meclis Grup Başkanvekili Ali Kökoğuz söz alarak, “31 Mart 2019 yerel seçimlerinde AK Parti olarak İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayımız Eski Ekonomi Bakanımız  Nihat Zeybekci olmuştur. Seçimlerin demokrasi adına barış içinde gerçekleşmesini diliyorum” dedi. Başkan Kocaoğlu ise, “Ben de Eski Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Nihat Zeybekci’yi tebrik ediyor, başarılar diliyorum. Tüm İzmir’e hayırlı uğurlu olsun” dedi.

PLANSIZ PROGRAMSIZLIĞIN ÖRNEĞİ DEĞİL MİDİR?
İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclisi Grup Başkanvekili Ali Kökoğuz, “ESHOT Genel Müdürlüğünün 2019 yılı bütçesini incelediğimizde, 853 milyon 283  bin TL gelir, 1 milyar 77 milyon 820 bin TL gider belirlenmiş olup, 224 milyon TL açık vereceği görülmekte olduğundan borçlanmanın giderek yükselerek eski borçlarla beraber dağ gibi olacağı şimdiden netleşmiştir. Kurumlarda borçlanmanın olması olağan bir ekonomik gösterge olduğu gerçektir, fakat Eshot bütçe harcamalarının, hesapsız, kitapsız tüketim giderlerini için yaptığından, vatandaşın beklentisi olan, gelecek yıllara yön verecek yatırımlar yapılmadığını performans programında görülmektedir. Eshot Genel Müdürlüğü geçen yılki performans programında, vatandaşa taahhüt ettiğiniz 2018 yılında çevreci 50 adet körüklü ve 50 adet solo olarak toplam 100 adet ve 3 yıl içinde 400 elektrikli otobüs alım gerçekleştireceğinizi söylemiştiniz, 2018 yılı bitmek üzere bu sözünüzün yerine getirilmemiş olması bir plansızlık ve programsızlık örneği değil midir? İzmirli hemşerilerimizin parasını, kamunun bütçesini verimli kullanmayarak, çoğunlukla tüketim harcamaları ile boşa harcanan Eshot Genel Müdürlüğünün 2019 mali yılı bütçe tasarısı ve performans programına AK Parti grubu olarak red oyu vereceğimizi ifade eder, saygılar sunarız. Daha önce tek tarifeler çoğaltılmıştır. Telefon tarifelerle karşı karşıyayız” dedi.

CUMHURBAŞKANI’NA YANLIŞ BİLGİ VERİYORLAR
Mecliste konuşan Büyükşehir CHP Meclis üyesi Hatice Tatlı, “Bugün grup toplantısında Cumhurbaşkanı İZBAN’ı biz yaptık, suyu biz getirdik' dedi. Cumhurbaşkanı’na nasıl bilgi veriyorlar anlamıyorum ya da onlar nasıl bilgi veriyorlar farkında değiller. Sadece bir yılda 2 bin 103 ton karbon salınımı var. Büyük kentenlere gidip o kentleri bakın karbon salınımına bir bakın. Güneş panelleri yerleştiriyor. Siz sanki hiç o ya bizim anlatıklarımızı anlamıyorsunuz, ya da okuduklarını görmüyorsunuz” dedi.

CUMHURBAŞKANI BURADA YOK
Kökoğuz, Tatlı’nın konuşmasının usulsüz olduğunu öne sürdü itiraz etti. Bunun üzerine Kocaoğlu, “Usulün nesi var? Konuşmayacak mı? Hep sen konuşacaksın, başka kimse konuşmayacak mı?” dedi. Kökoğuz ise Kocaoğlu’nun cevabı üzerine şunları söyledi : “Bir insanın fikri varsa tabi söyleyecek ama dedikodu yapar gibi o onu dedi bu bunu dedi olmaz.  Ya buna mahal vermeyin ya da konuşma hakkı verin.  Cumhurbaşkanımız burada yok!”

İZMİR’DE NİYE İZMİR KONUŞULMUYOR!
Kocaoğlu sert bir çıkış yaparak, “Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı var. Cevap verir, burası İzmir meclisi. Ankara’da,  İstanbul’da İzmir konuşuluyor da İzmir’de niye İzmir konuşulmuyor! Demokrasi var mı yok mu ? Herkes her yerde nutuk atacak da bu mecliste olmayacak!  Öyle bir şey yok” dedi.

Eleştirilere cevap veren Başkan Kocaoğlu şunları söyledi :
70 BİNDEN 700 BİNE ULAŞTI
“İZSU, Büyükşehir gibi değildir. Yakıt, personel, bakım ve onarım gideri vardır. Keşke ulaşımda da maliyetler belirli bir karla çalışacak dense ESHOT gibi kurumlar da İZSU konumuna gelse. Yapılmayan yerde, ciddi bir boşluk vardır. Bütün büyükşehirlerinin lastik tekerlekleri zarar etmektedir. İşin doğasıdır. Şuna bakılmalı, savrukluk var mı? Ona bakılmalıdır. Konuşuluyor, ulaşım konusunda her bakımdan ülkemize kentlerimize örnek bir kurumuz. Bütün ESHOT ailesine sonsuz teşekkür ediyorum. Günde 1 milyon 200 bin kişiyi işe okula taşımaktadırlar. Toplu ulaşımın yüzde 55-56 yükünü çekmektedirler. Ben İzmir’de hiç balık istifi otobüs görmüyorum. Bana arabanın arkasında oturup gidiyorsun deme şimdi diğer arkadaşlar gibi… Biz raylı sistemdeki yolcu sayısını göreve geldiğimizde 70 binden bugün 700 bine çıkararak zararımızı 10 kat azaltmış durumdayız. Bugün 4 milyonluk kentte günde 700 bin kişiyi raylı sistemle taşıyoruz.”

İZMİR ANKARA’YLA KIYASLANACAK BİR KENT AMA
“Ben İzmir’i İstanbul ile Bursa ile kıyaslamıyorum. İzmir Ankara’yla kıyaslanacak bir kent ama İstanbul’la da kıyasladığımızı düşündüğünüzde 179 km raylı sistem hattı faal olarak çalışmaktadır. İstanbul İzmir’in minimum 4 katıdır. İzmir Büyükşehir Belediyesi 11 km raylı sistemden bugün 179 km raylı sisteme çıkmıştır. Sadece fiziki yatırım olarak 450 milyon dolar yatırım, bu da yaklaşık 2 milyar 300 Milyon TL yapıyor. Raylı sistemde artacaktır artmak durumundadır. Tramvay konusunda da...”

METRO TARTIŞMASI
“Buca metrosuna geldiğimizde 2017 Aralık’ta Kalkınma Bakanlığı’na projeyi götürdük. Daha önce Ulaştırma Bakanlığı Alt yapı Müdürlüğü’nde uzun süren çalışmalar yapıldı. Esas inceleme yetkisi olan kurum Alt yapılar Genel Müdürlüğü inceledi ve 2017 Aralık’ta Kalkınma Bakanlığı’ına gitti. O günden bugüne onayımız çıkmadı. Biz kimseyi uyutmadık, unutturmaya çalışmadık. Bugün Kalkınma Bakanlığı’da kapandı. Şuan da Cumhurbaşkanlığı’nın ilgili üst kurumunda Buca Metrosu onay beklemektedir. Karabağlara uzanması gibi bir  şey söz konusu değildir, öyle gönlünün istediği yere gitmez. Uzundere’den Bayraklı’ya kadar ayrı bir metro hattı ulaşım planında belirlenmiştir, onun gündeme alınması söz konusudur. Ayrıca Çiğli’den de Karşıyaka’yı görerek Bornova Üniversite’ye metro hattı planlamıştır. Acil olan planlar; Üçyol, Buca -Tınaztepe metrosudur. Buna da onay bekleniyor, buna onay gelse yüzde 7 buçuktan o faizle borç alıp o metroyu yapmam. Türkiye ekonomisinin normal bandına çekilmesini beklemek zorundayız. Bana pas vermeyin, ben burada de falarca söyledim siz iktidar partisinin meclis üyeleri olarak bu kente hizmet etmek istiyorsanız bizim bu onaylarımızın çıkması içinde çaba göstermeniz gerekir.”

İZMİR KOKUYOR DİYE PROPAGANDA YAP...
“Sayın Cumhurbaşkanımızın bu üçüncü söylemesi! Bizim devlete, başkanına saygımız vardır.  Devlet varsa millet var diyen, inanan insanlarız. Devlet başkanlarına söz söylemeyiz. Ama kim ne bilgi veriyorsa bilmiyorum. İZBAN’da İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin çekerler hariç harcadığı para 450 milyon dolardır. TCDD bu 136 kilometrelik Selçuk-Aliağa arasındaki hatta kaç para yatırım yaptığını açıklasın. Onlar AK Parti’nin iktidar olduğu 2002 yılından bu tarafa, ben de başkan olduğum 2004 yılından bu yana yaptığım harcamayı çıkartayım. Kimin ne kadar para harcadığını kamuoyuna açıklarız. Şeffaflık işte budur. Kent kokuyor demesi… Kim niye o bilgiyi verir? Kentin neresi kokar? Partili cumhurbaşkanı olabilir ama benim de cumhurbaşkanım, devlet başkanımdır. İzmir kokmuyor. Herkes kendine baksın kimin koktuğunu biliyor. 1963 senesinde liseyi okumaya gittim. 15 yaşında gittim. Kurbağalı dere hala kokuyor. 56 senedir kokuyor. İzmir’de kokuyordu, Büyük Kanal yapıldı, emeği geçen herkesten Allah razı olsun, şimdi kokmuyor. Körfez kokmuyor kardeşim! Biyolojik çürümeden dolayı koku her zaman çıkar. Bu algı yönetimidir. İzmir kokmuyor. İzmir kokuyor diye propaganda yap, 31 Mart akşamı cevabı gör.”

PARA ÖDÜYORUZ AMA SU ALAMIYORUZ 
“Yılan hikayesine dönen Gördes barajını da konuşmak istiyorum. 40 küsur sene evvel Devlet Su İşleri (DSİ) ile İzmir Büyükşehir Belediyesi ile yapılan protokol çerçevesiyle suyun belirli miktarıyla İzmir’in su ihtiyacını karşılamak için yapılmıştır. 2010 yılında 27 milyon metreküp su alınmıştır. Sonra baraj delik çıkmıştır. Barajın suyu boşaltılmıştır. Barajın belirli bir kısmına kadar membranla kaplanmıştır. Tekrar doldurulmaya başlanmıştır. O zamandan bu tarafa hiçbir zaman, gün ve saatte Gördes’te toplanan su seviyesi yüzde 12’yi geçmemiştir. Bunu geçtiği an su kaybolmaktadır. Gördes barajının tekrar yapılması gerekmektedir. DSİ 2010 yılında 'su aldın' dedi. 30 yıl ödemesi var. Bizden sonraki senelerde istediler. 'Biz su almıyoruz' dedik. Anlaşmazlık çıkarmayalım diye. 2016-2017 ve 2018 yılında 27 milyon TL parayı ödedik. 27 milyon metreküp 8 senede su aldık. Su verilemediği için Belkavhe’ye yaptığımız arıtmayı deneyemedik. Müteahhitten işi teslim alamadık. Şu anda da bize su verilememektedir. Pompalarda, yollardaki eksiklikler giderilse bile yine suyu veremeyecekler. Ama biz parayı veriyoruz. 'Uzlaşalım' dedik. İzmir’e su getirdik! Bu bilgi Cumhurbaşkan'na yanlış veriliyor. Bu üçüncü oldu. Daha önce hiç ağzımı açmadım. Ama mecbur kalınca bunu da söylemek durumundayım. Hakikat budur.”