Halime ERDOĞAN / GÜNDEME BAKIŞ -  İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi Temmuz Ayı ikinci olağan bileşimi, Başkanvekili Mustafa Özuslu idaresinde gerçekleştirildi. Açılışı yapan Özuslu, İzmir Büyükşehir Belediyesi Ampute Futbol Takımı’nı, Avrupa üçüncüsü olmaları sebebiyle, Tekerlekli Sandalye Basketbol Takımını ise Türkiye Şampiyonluğu sebebiyle sahneye çağırarak tebrik etti. Tekerlekli Sandalye Basketbol Takımı Beşiktaş’ı 2-0 yenerek şampiyon oldu, 17 yıl sonra şampiyonluk kupasını İzmir’e getirdi. Şimdi ise Avrupa’da, Türkiye’yi temsil edecek. Geçtiğimiz meclislerde AK parti tarafından istenilen, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin trafikle ilgili çalışmalarına dair sunum, Genel Sekreter Yardımcısı Buğra Gökçe ve Yardımcısı Eser Atak tarafından yapıldı. 

YILDIZ, “MADDELERİ TEK TEK OKUYALIM”
Trafikle ilgili yapılan sunumun ardında, meclis gündemine geçildi. AK Parti Grup Sözcüsü Hakan Yıldız, bir önceki mecliste yaşanan gerginlik nedeniyle gündem maddelerinin madde isimleriyle değil, tek tek okunmasını talep etti. Grup Başkanvekili Mustafa Özuslu, meclise 15 dakika ara vererek, Grup Başkanvekilleri toplantısı yapılacağını ifade etti. 

ÖZUSLU: “TEK KANATLI DEMOKRASİ SAKATTIR”
Grup Başkanvekilleri toplantısının ardından konuşan Grup Başkanvekili Özuslu, “Demokrasi dediğimiz şey, muhalefetle yapılır. Muhalefet varsa demokrasi vardır. En son Sayın Kılıçdaroğlu ve Genel Merkezimizin yayınladığı taslak metne bakarsanız orada muhalefetin, demokrasinin ne olduğu yazıyor. Ayrıca meclis olarak da Sayın başkanımız Tunç Soyer’de meclisin demokrasi içinde tecelli etmesi için elinden geleni yapıyor. En çok övündüğü şey de oybirliğiyle geçen kararlar. Bu kıymetlidir. Burada öyle maddeler tartışıldı ki, oybirliği olan maddelerde de muhalefet görüş bildirdi. Biz iktidarız ve uygulamamız var, yaptığımız her icraat aslında bizim sorumluluğumuz olan bir şey, muhalefet eleştiriyor biz de gereken cevabı veriyoruz. Bu da önemli bir görev. Seçimlerde de İzmir halkı tercihini kullanıyor. Millet iradesine hepimizin saygı göstermesi lazım. Nasıl ki te kanatlı kuş uçamazsa, tek kanatlı demokrasi de sakattır. Bunun için AK Parti, MHP, İYİ Parti ve CHP ile meclisiz, önemli bir demokrasi platformudur burası” dedi. Meclis, gündem maddelerinin isimleriyle oylanmasına karar verdi. 

SEYYAR SATIŞ FAALİYETLERİ ÖNERGESİ, KOMİSYONA İADE EDİLDİ
İzmir Büyükşehir Belediyesi Sosyal Projeler Dairesi Başkanlığı tarafından hazırlanan, Sosyal Projeler Dairesi Başkanlığı ve Zabıta Dairesi Başkanlığınca birlikte yürütülmesi planlanan “Geçici Süreli İzinlendirilen Seyyar Satış Faaliyetlerinin Düzenlenmesine ilişkin Yönetmelik Taslağı” mecliste tartışmalara neden oldu

HIZAL: İZMİR'E İHANET ETMEYİN
İlgili gündem maddesi ile ilgili söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal, "Burada iki yönden bakmak lazım meseleyi biri usul anlamında . Biz direk esnafı ilgilendiren bir konu olmasından dolayı esnafında konuyu incelemesi gerektiğini düşündük. Sadece protokolün hukuki boyutu değil, bu konuda esnafı da ilgilendiren konularda olduğumuz için bizim ilk itirazımız konunun esnaf komisyonu tarafından da incelenmesi. Çünkü esnaf komisyonuna gittiğinde esnaflarla görüşülecek, ticaret odası ile görüşülecek. Direk esnafı ilgilendiren konuda esnaf komisyonumuza bile göndermiyoruz. Yerleri bile belirleyecek komisyon kurulmuş, bundan kimin haberi var? Bu yerler kimlerin yerleri, nereler? Kamu alanlarını vereceği. Buradan ticari kazanç elde edilecek. Bu yönetmeliği çıkarmakla İzmir'i sizin tabiriniz ile dünya kenti, marka kent İzmir sloganınıza aslında kendiniz ihanet ediyorsunuz, şehirlerin yüreğine kalbine hançeri saplıyorsunuz. Geçmişte yaşana sorunları hepimizi biliyoruz ancak sırf popülerizm yapmak adına bir şehir böyle algılar ile yönetilmez. Burada yapılan ayak üstü konuşmalar neticesinde alınmış karar meclis baypas edilecek… Alsancak'ta en değerli yerleri vereceksiniz ve orada ürün satılacak ancak orada vergisini veren kirasını veren esnaf mağdur olacak… Bu İzmirlilere yardımcı olmak değildir, bu ticarete balta vurmaktır. Siz İzmirlilere balık tutmayı öğreteceksiniz. Hepimiz çocuklarımızı bu şehirde bu sokaklarda büyüteceğiz. Evet yardımcı olacağız ancak yasalar müsaade edeceği çerçevelerde yapalım ancak İzmir'e ihanet etmeyelim” dedi. Cumhur İttifakı’nın ret oyu verdiği önergeye yönelik, İYİ Parti Grup Başkanvekili Kemal Sevinç, “işgaliye nasıl alınacak, bunun şekli nasıl konulacak, yerler hiçbir şey sağlıklı oluşmamış. Bu yüce meclisin vicdanına tam oturan bir şey yok burada. Bu şekliyle tam tekamül etmiş değil, oluşmamış bunun şekli” dedi. Tartışmaların üzerine CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç, önergenin gündemde kalarak hukuk komisyonuna iade olsun, esnaf komisyonuna da gönderilmesini talep etti. Oybirliğiyle kabul edildi. 

BOZTEPE, “SAYIM İSTİYORUM”
İzmir Büyükşehir Belediyesi ile İzmir Veteriner Hekimler Odası arasında imzalanmak üzere hazırlanan ve önerge, bazı meclis üyeleri tarafından eksik ve yetersiz bulundu. Cumhur İttifakı Meclis Üyelerinin yanı sıra CHP’li ve İYİ Partili bazı meclis üyelerinin de, sokak hayvanlarının tedavisine ve tedavi edildikten sonraki yaşam koşullarına dikkat çekilerek, önergenin kapsayıcılığı konusunda eleştirilerde bulundu. CHP Grup Sözcüsü Kökkılınç ise, yönetmeliklerde, hayvanlarının tedavileri tamamlandıktan sonra alındıkları yere bırakıldığını, merkezlerde barınmaya yönelik kanun ve yönetmeliklerde değişiklik olması gerektiğini bu sebeple de önergenin oylamaya sunulmasını istedi. AK Partili Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe ise, oyçokluğuyla kabul edilmesi için 44 üyenin ‘Evet’ oyu kullanması gerektiğini belirterek, ‘Sayım istiyorum’ dedi. Meclise 5 dakika ara verildi, verilen aranın ardından Verilen aranın ardından CHP Meclis üyeleri çağrılarak çoğunluk sağlandı. 

ODTÜ TARTIŞMASI
MHP Meclis Üyesi Alparslan Koparal, İzmir Büyükşehir Belediyesi ile deprem araştırmalarına yönelik, ODTÜ arasında yapılmak istenilen protokole tepki gösterdi. Koparal, çalışmalarda neden Dokuz Eylül Üniversitesi’nin olmadığını sorarak, “İzmir’e yazık etmeyelim, paramızı dışarı aktarmayalım. Dokuz Eylül Üniversitesi’nde bu alanda uzman çok değerli hocalarımız var, Prof. Dr. Hasan Sözbilir var” dedi. 

ÖZUSLU, “DEÜ BELEDİYELE İŞ YAPMAK İSTEMİYOR”
MHP’li Koparal’ın çıkışının ardından konuşan Grup Başkanvekili Özuslu, “Bununla ilgili Sayın Valimiz bir toplantı yaptı, ben de gittim. Alparslan’ın bahsettiği hoca da oradaydı. Sunum yapıldı. Birçok bürokratımız da vardı. Ben de Vali Beyin yanında oturuyordum. Başkanımız Tunç Soyer gelmemişti, onu temsilen Vali Bey’in yanında oturuyordum. Hoca en son geldi, ‘Aslında 2 çalışma yok, bizim çalışmamız da ilgili üniversitenin yaptığı çalışma da, sizin çalışmanız da aynı çalışma. Ya bizle ya onlarla yaparsınız’ dedi. Deprem önemli bir iştir. Deprem disiplin isteyen bir iştir. Herkesin işin içinde olması gerekir. Ben yaşadığımı anlatıyorum. Sayın Vali Köşger’de, ‘Hoca bunu birlikte yapamaz mıyız’ dedi. Hoca da, ‘Siz takdir buyurursanız yaparız ama biz yol aldık’ dedik. Sayın Vali de oradan bir şey çıkmayacağını gördü ve toplantıyı bitirdi. Dokuz Eylül Üniversitesinin hocaları değerli insanlar ama durum olarak belediyeye ile iş yapmak istemezsen yapmazsın. Ben de İzmir halkına şikayet edeyim o zaman. Yaşadık bunu. Sonra Dokuz Eylül niye yok, bundan dolayı yok, gelmiyor ne yapacağız. Dokuz Eylül bu işin içinde keşke olsaydı. Belediye dokuz eylül gelemsin dememiş ki, gelsin demiş. Bu konu böyle bir konu. Kendi tanıklığımı anlattım ben ya” açıklamasında bulundu. 

KOPARAL: “GELMEZLERSE İLK TAŞI BİZ ATACAĞIM”

Özuslu’nun açıklamasının ardından tekrar söz alan Alparslan Koparal, “Madem bunlar istemiyor gelmeyi, çağıralım gelmezlerse sizle birlikte ilk taşı ben atacağım” dedi. 

HIZAL: “BU BELEDİYEYİ YANLIŞ YÖNLENDİREN DANIŞMANLAR YÖNETMEYECEK”
Konuya ilişkin açıklama yapan AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal, “Bir usul hatası yapılıyor” dedi. CHP Meclis Üyesi Bülent Sözipek’in araya girmesi üzerine mecliste sesler yükseldi, Hızal, “Bülent Bey’in ismini kullanarak uyarır mısınız Sayın Başkan sözümü kesmesinler” çıkışında bulundu. Konuşmasına devam  eden Hızal, “Depremle alakalı belediyenin yaptığı 19 milyonluk ek giderlerle birlikte 21 milyonu bulacak bir protokolden bahsediyoruz. Grup sözcümüzün de bu konuda yaşanmışlıkları var. Alparslan Bey zaten uzmanlığını anlattı. Neden ODTÜ ile değil de Dokuz Eylül ile yapılması gerektiğini arkadaşlar anlatacak. Ben, Dokuz Eylül’den geldiğini söylediğiniz yazıyı 15 dakikadır talep ediyorum. Sizin yazı cevabı diye okuduğunuz metinde başka bir konudan bahsediyor. Yazının içeriğine bakmamız lazım. Burada başka bir sorun var. Algılar ve olgular. Bu şehir hangisiyle yönetiliyor. 2.Haziran 2021 tarihli Cumhuriyet Gazetesi’nde Tunç Soyer’in açıklaması var. ‘İzmir’in en güncel fay haritasının çıkarılması için ODTÜ ile protokol yaptık’ diyor. Bu haber yalanlanmadı, tekzip edilmedi. Biz karar aldık mı, ben imar komisyonunda çıkıp arkadaşlara soruyorum, böyle bir karar mı aldık diyorum, yok. İzmirlileri yanıltıyorsunuz. O yüzden bu protokolü sonuna kadar konuşacağız. 21 milyon verilecek. Bir önceki toplantıda bir meclis üyeniz çıktı, bir dosya hazırlamış, İzmir’in mezarlık yerleriyle ilgili. Sayın Çevre Bakanımız, Büyükşehir Belediye Başkanını makamında ziyaret etti, bakanımıza bu konuda bilgi verilmedi. Biz birçok konuda bürokrasiyle, Sayın Soyer’le, grup başkanvekilleriyle toplantılar yaptık. K sınırları için tüm siyasi partiler İzmir’in menfaatine olan konuyu konuştuk, Bakanlığımızı da konuya dahil ettik. Burada ‘bizim mezarlık yerlerimizi neden vermiyorsunuz’ diye bağırmadık. Şimdi Dokuz Eylül’e bir yazı yazdınız, cevap gelmediğini söylüyorsunuz, toplantıdan bahsediyorsunuz, o zaman hani ortak akıl, bize neden bunları söylemiyorsunuz. Siyasi malzeme yapmak adına bugün o konuyla alakası olmayan yazı getiriyorsunuz. Bu belediyeyi seçilmiş meclis üyeleri, bürokratlar ve başkan yönetecek. Bu belediyeyi birçok konuda yanlış yönlendiren danışmanlar yönetmeyecek” dedi. 

ÖZUSLU: “HOCA NASIL ‘PEŞKEŞ ÇEKİLİYOR’ DER”

Grup Başkanvekili Özuslu, Dokuz Eylül Üniversitesi’nde görev yapan Prof. Dr. Hasan Sözbilir’in yaptığı bir açıklamayı gündeme getirerek, “Hoca ODTÜ’ye peşkeş çekiyorsunuz diyor, bu nasıl bir cümle, niye böyle demeç veriyor? Bugün mavi vatan diyoruz, Akdeniz’de gemilerimiz geziyor. Dokuz Eylül’ün gemileri mi? Hayır üniversitelerimizin gemileri, ODTÜ’nün de gemisi oluyor. Bilim evrenseldir. Ben kendi çalışmalarının değersiz olduğunu söylemiyorum. Ama demeci orada duruyor” diye konuştu.  

“5 MİLYONA YAPILACAK İŞİ 19 MİLYONA YAPTIRMAYALIM”

AK Parti Grup Sözcüsü Hakan Yıldız, “Bu konu dün acil kaydıyla komisyonlara geldi. 19 milyon kaynak aktarımı yapıyoruz, bürokratların sunduğu bilgiler kadar bilgi sahibi oluyoruz. Dün saat 3’ten itibaren tüm paydaşlarla görüşmeler yaptık. İlgili kişilerle görüştük. ODTÜ’nün daha önceki rektörü grup toplantısına katıldı. İlgili daire başkanına bir soru sordum. Dokuz Eylül Üniversitesinde ortak çalışma yapmama konusunda sizde de oluşmuş bir algı var. Onlar bu konuyla ilgili yazmamışlar. TUBİTAK’ın yayınladığı 2 madde var, hocamız TUBİTAK’tan destek alıyor. Dokuz Eylül üniversitesi karadaki kırılmalarla ilgili destek almış durumda. Bu protokolü kimle yaparsanız yapın, protokolün maddeleri değişmek zorunda, gereksiz bir yere 19 milyon artı yol ve ekipman masrafları var. Ucu açık… Sözleşmede yazıyor. Ben daire başkanına Dokuz Eylül ile neden çalışmıyoruz diye sordum. Kendileri yazı olduğunu söyledi, ben de yazıyı istedim. Aynı yazıyla ilgili Dokuz eylülle görüşme yaptım. Sizin okuduğunuz yazı inşaat mühendisleri odasıyla yapılan çalışmaya katılmama kararıydı. Bu yazının size bilinçli ve kasıtlı bir şekilde verildiğini düşünüyorum. Ben İZSU ile bir iş yapacağım, ödemişteki şubeye yazıyorum. Sizin hayır dediğiniz inşaat mühendisleri odasıyla ilgili gelen yazıydı. Rektör hocamız bizim böyle bir yaklaşımımız olamaz, devlet üniversiteyiz bize yakışmaz dedi. Dokuz Eylül önemli bir kurum, gelin, şu an bütçemizi tekrara konu olan konular ve TUBİTAK desteği olarak değerlendirdiğimizde boşa gidecek, bunu komisyonlara geri yollayalım. Tekrarı olan daha önce yapılmış çalışmaları kapsayan bir metin odluğunu tespit ettik. 5 milyona bitecek işi 19 milyona yaptırıp zarara uğruyoruz. TUBİTAk çalışmalarının tekrarını yaptırıyoruz. Gelin revize edelim, bunu 1 ay daha tartışalım. Dokuz Eylül hocalarımızı da ODTÜ’yü de çağıralım” dedi. 

Madde oy çokluğuyla kabul edildi. 

ÖZUSLU: “TİRE’DEKİ ALANA 25 YILDIR ÇÖP ATILIYOR”

Tire’de bulunan 100 bin metrekare alanı kapsayan çöp depolama alanının yanında bulunan 200 bin metrekarelik alanın mera vasfından çıkartılarak, Ödemiş’teki katı atık tesisinden çıkacak niteliksiz atığın depolanmasına ilişkin tartışma yaşandı. Tartışmanın üzerine konuşan Grup Başkanvekili Mustafa Özuslu, “O güzelim meraya çöp 25 senedir atılıyor. Ödemiş’teki katı atık tesisini yaptıktan sonra, orası artık depolama alanı olarak kullanılmayacak. Çünkü aktarma istasyonu yapıyoruz. Tire’nin çöp kamyonları çöplerini getirecek, büyükşehir alacak ve Ödemiş’e götürecek artık orada yeni bir çöp depolaması yapılmayacak. Bu açık, Tire’de bilgilendirme toplantıları yapıldı. Mera hassasiyetini anlıyorum ama orası mera özelliğini çok önceden yitirdi, bugün değil. Muhtar burayı çöp tesisi benim babam yaptı diyor. Katı atık meselesi bu dünyanın bir problemi, Allah aşkına elinizi vicdanınıza koyun, son 2 yılda bu konuda çok ciddi mesafe alındı” dedi. 

HIZAL, “YANGINDAN MAL KAÇIRIR GİBİ…”

AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal ise çöp depolama alanının yanında yer alan 200 bin metrekarelik mera vasfındaki alana da çöp depolamak istenildiğini savunarak, “Tire Meclis Üyemiz Ali Bey konuyu anlattı. Orada vahşi depolama alanı var. Burada 100 bin metrekarenin üzerinde 2 katı kadar daha alanın tahsisi isteniyor, mera vasfından çıkartılması isteniyor. Bunun için mera komisyonunca onay verilmesi gerekiyor, karar yok, ÇED süreci tamamlanmadı. Bu işlemler tamamlanmadan biz planlamayı yapacağız, 100 bin metrekarenin yanında hala mera vasfında olan alana Ödemiş tesisinden çıkan atıklar dökülecek. Eğer mera komisyonundan rapor olumlu gelir, o zaman yapılabilir, komisyon raporu yok. Buradaki sorun sistemsel, bir şeyler hızlıca yapılmaya çalışılıyor eksikler oluyor, eksikler hukuk dışı tamamlanmaya çalışılıyor.  Zaten mera komisyonu oranın mera vasfının yitirilmediğini düşünürse vermeyecek ama siz yangından mal kaçırıcısına 200 bin metrekareyi de mera vasfından çıkartalım diyorsunuz, biz bunu kabul etmiyoruz” dedi.  

ÖZUSLU, “250 TON ÇÖP DÖKÜLÜRKEN KİMSE AĞZINI AÇMIYORDU”
Tartışmaların üzerine açıklama yapan Özuslu, “Bayındır’ın çöpü, Tire’nin çöpü nereye gidiyordu? Suyu akıyor, plastiği içinde 250 ton çöp oraya gidiyordu şimdi ise 125 ton altından inent yani hiçbir vasfı olmayan madde geliyor. Ödemiş’te bu alan arandı, bir yer bulundu sit çıktı. Başka yer yok, aranıyor. O toplantılara ben girdim. Alternatif yer arayışımız devam ediyor. Bir yer bulduğumuzda onu da yapacağız. Oraya her gün 250 ton çöp gidiyordu kimse ağzını açmıyordu ya şimdi gitmiyor” diye konuştu.