Konak Belediye Başkanı CHP'li Abdül Batur, basın kuruluşlarının temsilcileri ile bir araya geldi. Bir süredir İzmir gündemini meşgul eden gökdelen projesine dair konuşan Abdül Batur, kent merkezine yüksek yapıların inşa edilmesine karşı olduğunu yineledi. Bir firma tarafından Pasaport bölgesinde yapılmak istenen gökdelen projesine verilen inşaat ruhsatını iptal edeceklerini söyleyen Batur, ocak ayı içerisinde planları revize ederek Büyükşehir Belediyesi'ne göndereceklerini açıkladı. Daha sonra Mimarlar Odası, Şehir Plancıları odası, tarihçi, Konak ve Büyükşehir Belediyesi'nden birer kişinin yer alacağı toplam 5 kişilik Estetik Kurulu'nu oluşturacaklarını belirten Batur, "Kurul, buraya dair bir karar alacak. Firma eğer projeyi yapmak istiyorsa, Estetik Kurulu'nun alacağı kararlar doğrultusunda yapabilir. Ama inşaatın oradaki emsali geçmemesi lazım" dedi. Konak'a yüksek bina yaptırmayacağını belirten Batur, "Burası Konak'ın merkezinde. Burası dışında liman arkası var. Biz oraya bir şey demiyoruz. Burada yüksek yapı yapılabilir. Çünkü bir plan, anlayış birliği var. Buna karşı değiliz. Şimdi ruhsatın iptalini gerçekleştireceğiz. Estetik kurul gerekli kararı verecek. Karardan sonra da biz belediye olarak gerekli çalışmaları yapacağız" dedi.

'FİRMANIN RESTLEŞMESİ HOŞ OLMADI'

CHP'li Batur, "İlgili firmayı uyardık. Boşu boşuna kazı yapmayın. Bizim kararlılığımız belli. 'İster iki kat ister 160 kat yaparım' diyen, kente meydan okuyan bir anlayış var. Firmanın restleşmesi çok hoş olmadı ama tahmin ediyorum duracaklar. Biz bu konuda kararlıyız. Konak Belediye Başkanı olarak, meclisimiz, kentliden aldığımız güçle, sivil inisiyatiften aldığımız güçle kararlıyız. Kentte belli kurallar var. Bunlara göre yapmamız lazım. Yoksa kent elimizden kayar, gider. Bir gün İstanbul'daki gibi pişman olacağız. Bizim pişman olmamamız lazım. Firma, yıkımını yaptığı binadan çıkan hafriyatı kaldıracak" dedi.

Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ile ilk günlerde görüş ayrılığı yaşadıkları yönünde bir algının bulunduğu sorusu üzerine Batur, "Burada ne benim bir dahlim oldu, ne de Tunç Başkanın. Bir süreç oldu, kucağımızda bulduk. Ama ben seçimden önce ne söylediysem bugün de aynı yerdeyim" yanıtını verdi.