İYİ Parti İzmir Milletvekili ve Genel Başkan Başdanışmanı Dr. Aytun Çıray, 30 Ekim 2020 İzmir depreminde evsiz kalan vatandaşların mağduriyetini Meclis'e taşıdı. Çıray,  depremzedelerin yeniden ev sahibi olabilmeleri ile ilgili süreçte birtakım hak kayıpları ve mağduriyetlerin yaşandığını dile getirdi.

Doğal afet nedeniyle evleri yıkılan ailelere yapılacak yardımların AFAD yasasına göre değerlendirilmesi gerekirken Kentsel Dönüşüm kanununu kapsamında değerlendirildiğini söyleyen Çıray, hak kayıpları yaşadıklarını belirtti. Çıray sözlerini şöyle sürdürdü:

“Şehir ve Çevrecilik Bakanlığı ile AFAD yetkililerinin mağdur olmuş depremzedeler ile yapmış oldukları görüşmelerde, vatandaşlara hiçbir hak kaybının olmayacağı, özellikle evleri yıkılan vatandaşlarımıza mağdur olmayacaklarının söylendiği belirtilmiştir. Bakanlığın projelerinde deprem mağduru vatandaşlarımıza iki seçenek sunulduğu ve bunların; yeni yapılacak evler için ister rezerv alanında bir ev tercih edebilirsiniz isterseniz mevcut evinizin bulunduğu yerde yapılacak daireden seçebilirsiniz” şeklinde olduğu belirtilmektedir. Ancak depremde 4 bloktan 3'ünün yıkıldığı Barış Sitesi'nin projelerinde görülmektedir ki, yeniden yapılması planlanan binalarda vatandaşlarımızın hem kat kaybı hem de metrekare kaybı yaşadıkları görülmektedir.”

“20 YIL BOYUNCA KENDİ EVLERİNİN PARASINI ÖDEYECEKLER”

Çıray, “Evleri yıkılmış olan vatandaşlarımız ile evleri ağır hasar aldığı için kentsel dönüşüm kapsamında değerlendirilen vatandaşlarımız arasında adaletsiz bir durum oluşmuş ve proje alanında evi olan depremzedelere rezerv alanında hak verilmemiştir” dedi.

Evsiz kalmış vatandaşlardan mevcut daire maliyeti 2 yıl geri ödemesiz 18 yıl sıfır faizle geri ödemeli olarak tahsil edileceğinin bakanlık tarafından söylendiğini vurgulayan Çıray, üstelik kura yöntemiyle dairelerin belirlenmesi kararının alındığını belirtti. “Doğal afetlerde vatandaşlarımızın yeniden bir yuva kurabilmeleri ve ailelerin böylesine ciddi bir ekonomik buhran döneminde uzun yıllar kendi evlerinin parasını ödeyecek olmaları sosyal devlet ilkesine aykırı bir tutumdur” diyen Çıray, "Yandaş müteahhitler her geçen gün yeni kamu projeleriyle kendi ceplerini doldururken, Merkez Bankası Başkanı'nın değişeceği önceden haberdar edilenler döviz yatırımlarıyla bir gecede milyon liralık vurgun yaparken, vatandaşlarımız borca sürüklenmektedir” şeklinde konuştu.

Çıray sözlerini şöyle tamamladı:

“Türkiye bir deprem bölgesidir ve iktidar bilim insanlarının sürekli uyarılarda bulunduğu olası büyük depremlere karşı hiç hazırlıklı değildir. 20 yıldır “Özel İletişim Vergisi” adı altında toplanan en az 70 milyar liralık deprem vergilerinin bütçeye aktarıldığı ancak nerelere kullanıldığı bilinmiyor. Bu büyük paralar bugünler için kullanılmayacaksa ne zaman kullanılacak? Adalet ve Kalkınma Partisi eğer doğal afetlerde mağdur olmuş vatandaşlarımıza yardım etmemeye ve önlemler almamaya devam ederse, İstanbul gibi yıkıcı etkileri daha büyük olması beklenen depremlerde ne bu enkazı kaldırabilirler ne de bu vebali ödeyebilirler.”

Çıray şu soruları yöneltti:

- Evi yıkılan vatandaşlarımızın, yeni projede yapılması planlanan binalarda kat ve metrekare kayıplarının olacağı doğru mudur? Eğer doğruysa çevrede yüksek katlı olup depreme dayanaklı çok sayıda gökdelen bulunurken vatandaşlarımızın eski kat yüksekliği ve metrekare talepleri neden karşılanmamaktadır?

- Tüm depremzede vatandaşlarımız arasında adaletli bir hak dağılımı yapıldığını düşünüyor musunuz? Ağır hasarlı ev sahiplerinin rezerv alanında ev alma hakları doğaldır. Proje alanlarının da ağır hasarlılar gibi değerlendirilerek rezerv alanından ev sahibi olma hakkı verilmesi planlanmakta mıdır?

- Evleri yıkılmış ve evsiz kalmış depremzedelerden mevcut daire maliyetinin 2 yıl geri ödemesiz 18 yıl sıfır faizle geri ödemeli olarak tahsil edileceği, üstelik kura yöntemiyle dairelerin belirlenmesi konusunda sosyal devlet olmanın gereği olarak vatandaşlarımızı bu maddi yükümlülükten kurtarmayı düşünüyor musunuz?