Halil İbrahim GÜLER/ GÜNDEME BAKIŞ- İYİ Parti’nin ülke genelinde yaptığı programları dahilinde, il ve ilçe gezilerine devam eden TBMM Grup Başkanı ve Bursa Milletvekili İsmail Tatlıoğlu, TBMM Grup Başkan Vekili Müsavat Dervişoğlu, Ekonomi Politikaları Başkanı ve Samsun Milletvekili Erhan Usta, Genel Başkan Başdanışmanı ve İzmir Milletvekili Aytun Çıray ve Kalkınma Politikaları Başkanı Ümit Özlale program kapsamında İzmir’e geldi. Program kapsamında İYİ Parti İzmir İl Başkanlığı’nı da ziyaret eden heyet, burada basın mensuplarıyla bir araya gelerek gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 

Ziyaretlerinin özellikle ekonomi ağırlıklı gündem özelinde ilerlediğini belirterek açıklamalarına başlayan Tatlıoğlu, “Hem dünya ve Türkiye, özellikle İzmir’in ekonomik röntgenini, ekonomi paydaşlarıyla paylaşacağız. Düşüncelerimizi aktarıp sorunları sahiplerinden dinleyip bu sorunları ülke gündemine aktaracağız” dedi. 

‘KONUŞAN BİR TÜRKİYE…’ 

“Maalesef Türkiye’de gündüz yaşananlarla gece konuşulanlar arasında bir irtibat yok” diyerek açıklamalarını sürdüren Tatlıoğlu, “Sayın Genel Başkanımızla birlikte yaklaşık 1 yıldır insanımızla birlikteyiz. Onların sorunlarını dinliyoruz. Biraz da devleti yönetenlere bu sorunları duyurmaya çalışıyoruz. Akşam genel medyaya baktığımızda bu sorunlar konuşulmuyor. O yüzden İyi parti olarak daha fazla sorumluluğumuz olduğunu biliyoruz. Türkiye gündemini bir şekilde siyasete aktarma gayreti içerisindeyiz. Hiç itirazsız dünyanın en yüksek rakamlarını ödeyen kişiyiz. 10 yıldır en yüksek işsizliğe sahibiz. Bu Türkiye’nin hak ettiği fotoğraf değil… Türkiye aklı başında ülkeler dediğimiz orta ve üst gelir grubunda kendini yöneten ülkelerden 3 ila 4 kat yüksek borçlanma yapıyor. Bunların hiç siyasetin gündeminde olmadığı ve konuşulmadığını görüyoruz. Elbette ki soruyoruz bu 128 milyar dolar ne oldu? Bunun yerine havaların soğuduğu, mevsimlerin değiştiği cevabını alıyoruz. Soruyoruz 12 bin dolarlardan 8 bin dolara geldik diye? Türkiye bu anlamda kendi sorunlarını konuşamayan ülkelerdendir. Sorunlarını konuşamayan ülkeler sorunlarını konuşamayan ailelere benzerler. Kendi sorunlarını çözemezler. Biz İYİ Parti olarak konuşan bir Türkiye istiyoruz” dedi. 

‘MERALARI SATIYORUZ’ 

Türkiye’de kişi başına düşen ortalama gelirin giderek azaldığının da altını çizen İYİ Partili Tatlıoğlu, Ege Bölgesi ve İzmir’in her geçen gün daha fazla kaba emek kenti olduğunu belirtti. Yüksek teknoloji ve tarımın kalmadığını bunun da fakirleşme nedeni olduğunu söyleyen Tatlıoğlu, şu açıklamaları yaptı: “Dünyada iklim bakımından kaç tane Ege Bölgesi, İzmir var? Çok dikkat çekici. Türkiye’nin en önemli limanının geriye düştüğünü ve yatırım yapılmadığını görüyoruz. Türkiye’yi yönetenlere sesleniyoruz: Vergi gelirlerinin yüzde 10.5’unu veren İzmir, kamu harcamaların 4.6’sını alıyor. Biz gelişmiş bölgelerimizi geride bırakırsak diğer bölgelerimizi daha da fakirleşmiş duruma getiririz. Büyükşehir’de uygulanan politika yanlışı nedeniyle meraları ve köy arazilerini satıyoruz. Sonra da dönüp ‘Tarım ve hayvancılık yapalım’ diyoruz. Bu alanları da kamuya gelir olsun diye satıyoruz. İzmir’de de karşımıza çıkmakta. Bu çerçevede ülkeyi yönetenlere sesleniyoruz; Türkiye 2010’larda orta gelir tuzağını nasıl aşarız diyen Türkiye bugün mültecileri sayarsak 8 bin dolar milli gelire sahip. Polonya, Macaristan, Endonezya gibi ülkelerin gerisine savrulan bir Türkiye’yiz. Ancak bu Türkiye’nin fotoğrafı değil.” 

‘PERDELEME VE ÖRTÜLEME’ 

Ülkenin yönetiminde şeffaflık olması gerektiğini de belirten Tatlıoğlu, pandemi döneminde izlenen politikaları da eleştirdi. “Özellikle geçtiğimiz yıl ağustos ve eylül aylarında bilgilerin paylaşılmaması; perdeleme ve örtüleme olması pandeminin daha da yaygınlaşmasına neden olmuştur” diyen Tatlıoğlu, “İki kişinin bir pastanede olmasını yasaklayan devlet, binlerce kişiyi doldurduğu kongreler yaptı. Özellikle orada pandemi yükselmekte, insanlar ölmektedir. Türkiye’nin şeffaf bir bilgilendirmeye ihtiyacı var. Sağlık Bakanı Kasım’da yıl sonuna kadar 1 milyon Pfizer aşı gelecek, sözleşmelerini yaptık’ dedi. Çin Sinovac aşısında da bir sıkıntı olmadığını söyledi. Pfizer’dan telefon dışında bir şey yok. Netice olarak devletin açık ve şeffaf bir şekilde yönetilmesini, bütün alanlarda bu bilgilerin paylaşılmasına inanıyoruz” dedi. 

‘GÖKTAŞI BİLE DÜŞTÜ İZMİR’E!’ 

İzmir Büyükşehir Belediyesi ile daha önce yaşanan istihdam tartışılmasının hatırlatılması ve son durumun sorulması üzerine sözü İYİ Parti İzmir Milletvekili Dervişoğlu aldı. Dervişoğlu, “Bu sorunun sık sık muhatabı oluyoruz. İstihdam ülkenin temel sorunlarından birisi. Merkezi yönetim bunu karşılamadığı için de yüklenmeler belediyelere oluyor. İzmir’de işsizliği karşılayabilecek bir potansiyele sahip olduklarından emin değilim. Hiçbir belediye bunu karşılayamaz. Türkiye’nin her yerinde yaşanan bu sorunu hükümetin çözmesi lazım” diye konuştu. 

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin “Performanstan memnun musunuz?” sorusunu da yanıtlayan Dervişoğlu, “Performanstan memnun değilim. Ama sana da deprem vursaydı, sana da sel vursaydı, sana da göktaşı düşseydi sen de halinden memnun olamazdı. Bunun ciddi bir altyapı problemi olduğunu konuşuyorum ama geride bıraktığımız yıl talihsiz bir yıldı. Ciddi bir deprem yaşadık, orman yangınları, sel felaketleri… Bu sene göktaşı bile düştü İzmir’e. Allah yardımcımız olsun” açıklamalarında bulundu. 

‘KENDİ HEDEFLERİMİZ VAR’ 

Daha sonra konuyla ilgili bir değerlendirme de İzmir Milletvekili Çıray’dan geldi. İYİ Parti’nin ayrı bir hükmün şahsiyeti olduğunu belirten Çıray, “Türkiye’nin içinde bulunduğu şartlar bir takım iş birliklerini geliştirdi. Ancak inşallah önümüzdeki kendi projelerimiz, programlarımız, kendi hedeflerimiz var. Hep birlikte bunları gerçekleştirmeye çalışacağız. Bu ittifak bitiyor değil, ittifak farklı bir şey. Demokrasi, hukukun üstünlüğünü sağlamak, parlamentoyu ve anayasal devleti inşa etmek var. Bir maddesinde de her partinin kendi iç işleri, programları ayrıdır yazar. Hiçbir parti diğerinin iç işine karışamaz. O şartlar nedeniyle bu şekilde davranılması gerekirdi. İYİ Parti’nin önlenemez bir yükselişi var. Biz iddiası olan bir siyasi parti olarak sonsuza kadar belediye başkanlığı seçimine girmeyecek anlamına gelmez” dedi. 

İttifaklarla ilgili “Güçlü bir iş birliği içerisinde Türkiye’de siyaseti domine etmeye çalışıyoruz, ondan da başarılı sonuç alıyoruz” değerlendirmesi yapan Tatlıoğlu, “AK Parti parlamentoda muhtaç parti haline geldi. Alanı çok ciddi geriledi ve daha demokratik bir iş birliği oldu. Elbette ki biz bir hükmü şahısız ama şartlar Türkiye’de bir ittifak şartıdır.  İYİ Parti ve CHP’nin birlikte teşkil ettiği Millet İttifakı başarılı bir şekilde yürüyor. Bugünün sorunlarına derman, yarının sorunlarına umut olarak ilerliyoruz. Tabi bu da bizim ülkeyi yönetme hedeflerimizi taşıyoruz” dedi.  

‘DOSTLUK BAKİDİR’ 

Son olarak, İYİ Parti’de geçtiğimiz 20 Eylül’de gerçekleşen 2’nci Olağan Kurultay sonrasında İYİ Partili Aytun Çıray’ın, 50 kişilik Genel İdare Kurulu (GİK) listesi dışında kalmasının ardından yaşanan tartışmalarla ilgili sorulan soruya yanıt veren Müsavat Dervişoğlu, “Başka partilerde de listeye giremez, görev verilir, görevden memnun olmaz. Böyle şeyler başka siyasi partilere küskünlüğe neden olabilir ama bizde beraberliğe vesile oldu. Karşılıklı olarak düşüncelerimizi paylaştık. Dostluk baki. Biz kendi aramızda çözeriz. Siyaset hep spekülasyon üzerinden yürüyor gibi. Biri bir tweet atıyor, biri neden attı diyor. Bunlar oluyor. İYİ Parti’de de çok medeni sınırlar içinde bunlar yaşanıyor. Aytun Ağabey bir televizyon programında benim için ‘Arkadaşım’ demiş, ben ona özel hayatımda ‘Ağabey’ derim” diye konuştu.