GÜNDEME BAKIŞ- CHP Genel Başkanı hafta sonu İzmir’de ziyaretinde kentle ilgili yaptığı açıklamalar ülke gündeminde yer almaya devam ediyor. Kılıçdaroğlu’nun İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yurtdışındaki bankalardan Hazine ve Bakanlığı’ndan daya uygun faizle kredi aldığını açıklaması üzerine Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan sert sözlerle yanıt geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, İzmir’i altyapı içme suyu ile ilgili açıklamalarında CHP İzmir Milletvekilleri Mahir Polat ve Ednan Arslan sert tepki gösterdi.

HİZMETLERİ BİR LÜTUF GİBİ SUNMAK
İzmir halkının vergileriyle hizmet verildiğini hatırlatan Arslan, “Su ile yaptığı açıklamalara devalarca cevap verdik. Bir dönem Beydağ Barajı’ndan bahsediliyordu. Beydağ Barajı sulama için kullanıyor. Gördes Barajı’ndan bahsediyor. Aziz Bey Gördes Barajı’nın altının delik olduğunu defalarca söyledi. İzmirliler bu ülkeye vergi veriyor. Verdikleri verginin beş liranın bir lirası geri dönüyor. Bu yapılan hizmetleri bir lütuf gibi sunmak kimsenin hakkı değil. İzmirli kendi vergisiyle kendi hizmetini alacak. Yerel yönetimlerden de genel yönetimde de hizmet alacak. ‘Bunu yaptım demek’ lütuf değildir” dedi.

BAŞKA ŞEHİRLERDE AFET İZMİR’E GELİNCE ALTYAPI
Vatandaşın İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yaptığı hizmetlerin farkında olduğunu kaydeden CHP’li Arslan konuşmasına şu şekilde devam etti:
“Bu iş Rize’de Gümüşhane’de olunca doğal afet oluyor, İzmir’e gelince altyapı yetersizliği deniliyor. Ortada bir gerçek var. Bir yılda yağması gereken yağışın beşte biri sekiz saatte alınırsa kentte deniz taşarsa altyapı ne yapması gerekiyor. Buradan siyaset yapıyor. Cumhuriyet Halk Partisi’ne ve başarılı yerel yönetimlerine saldırıp, itibarsızlaştırmaya çalışıyorlar. Ne yaparlarsa yapsınlar itibarsızlaştıramayacaklar. Vatandaş İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin de Cumhuriyet Halk Partili belediyelerin de ne yaptığını çok iyi bir şekilde görüyor. Buna ben 31 Mart sendromu diyorum. 31 Mart’ta kaybettikleri büyükşehirler iktidarı kaybedebileceklerinin en büyük göstergesidir. İktidardan gitme korkusudur. Sonuçta milletin hakimliği karar verecek buna. İlk sandıkta da bunu hep birlikte göreceğiz. Toplumu kucaklayan, birleştirmesi gereken bir Cumhurbaşkanı sürekli AKP Genel başkanı gibi Cumhuriyet Halk Partisi’ne saldırması da bundandır. Millet İttifakı başarılı olmuştur. Millet ittifakının iktidar olacağını gördükleri için saldırma ihtiyacı duyuyorlar. Yapılan açıklamalara baktığınızda başı, ortası sonu ‘CEHAPE’. Ama esnafın, çiftçinin, köylünün dertlerine çare yok. Dertlerine derman yok.”

BİR TANESİ DOĞRU OLSA GAM YEMEYECEĞİM
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İzmir’e haksız bir eleştiride bulduğunu kaydeden CHP İzmir Milletvekili Mahir Polat, “Cumhurbaşkanı nereden bakıyor, nasıl okuyor onu bilmek lazım. Türkiye’nin gündeminde işsizlik, açlık, yoksulluk, demokrasi dışı uygulamalar varken, iri iri laflar; bir gün anayasa bir gün uzaya çıkmak… İnsanlar bir yere gidecek dolmuş parası bulamazken, uzaya çıkmaya çıkma hayali yaşatmak bir Cumhurbaşkanı’na yakışmaz. Bu yakışmayan tavrıyla Cumhurbaşkanı kendi beceriksizliğini örtmek için İzmir özelinde haksız, insafsız bir yüklenme içerisinde. Söylediklerinden bir tanesi bile doğru olsa, yalan olmasa gam yemeyeceğim” diye konuştu.

İZMİR BÜYÜKŞEHİR’İN GÜÇLÜ BİR KURUMSAL YAPISI VAR
Polat konuşmasını şöyle sürdürdü:
“İzmir yerel iktidar dışında alt yapıya ne kadar iktidarın katkısı olmuş. Bir doğal afet üzerinden bu kadar altyapı vurgusu çok ayıp bir şey. İzmir’deki afetten 10 saat sonra Çevre ve Şehircilik Bakanlığı açıklamada bulundu. Ne Valilik, ne genel iktidar İzmir’e destek vermedi. İzmir kendi göbeğini kendisi kesti. İzmir kurumsal yapısı çok güçlü bir belediye tarafından yönetiliyor. Depremde de selde de  bunu gördük. Yerel yönetimlerin elbette ki borçları, mal varlığı da olur. Tunç Soyer göreve geldikten sonra belediyenin mal varlığını katlayarak gidiyor. Aziz Bey de böyle yapmıştı. Tunç Bey de daha fazlasını yapıyor. Burada kendi basiretsizliğini ortadan kaldırmak için, yetersizliğini örtmek için CHP üzerinde haksız bir algı yaratılmaya kalkması bir Cumhurbaşkanı’na yakışmaz ama ebette ki AKP genel başkanına yakışır” dedi.