Halime ERDOĞAN / GÜNDEME BAKIŞ Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Başkanlığı’nın düzenlediği, Kurban Bayramı bayramlaşma programı, İzmir Sanat’ta gerçekleşti. Programa CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel ve il yönetimi, ilçe başkanları, Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, Çiğli Belediye Başkanı Utku Gümrükçü, Menderes Belediye Başkanı Mustafa Kayalar, Milletvekilleri Ednan Arslan, Mahir Polat, Atila Sertel, Tacettin Bayır, Parti Meclisi Üyesi Devrim Barış Çelik, İzmir Büyükşehir Belediyesi Grup Başkanvekili Mustafa Özuslu, CHP İzmir Kadın Kolları Başkanı Nurdan Şenkal Uçar katıldı. Program, Mustafa Kemal Atatürk ve tüm şehitler için saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başladı. Bayramlaşma organizasyonunda konuşan CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, “Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizi de etkisi altına alan; milyonlarca insanın hayatını kaybetmesine sebep olan covid-19 tedbirlerinin esnetilmesiyle uzun bir aradan sonra yüz yüze bayramlaşmanın, örgütümüzle bir arada olmanın heyecanı ve mutluluğunu yaşıyoruz” dedi. 

Başkan Yücel sözlerini şöyle sürdürdü:

“KOŞULLAR DAYANILMAZ HAL ALDI”
“Hani büyüklerimizin söylediği bir laf vardır. Bayramlar eski bayramlar değil. Geçmişe duyulan özlemi ifade eder. Aile bağlarının, komşuluk bağlarının eskiden daha sıkı olduğunu, örf ve adetlere, geleneklere daha bağlı olunan bir dönemdeki bayramları ifade eder.  Ancak Türkiye’nin şu anda içinde bulunduğu dönemde; gerçekten insanlarda ne bayram kutlayacak, ne bayram alışverişi yapacak, ne misafir ağırlayacak ne de tatile gidecek hal bırakmadılar. Bu bayram milyonlarca insanimiz için bayram olmaktan çok uzak. Ülkeyi yöneten şahsim iktidari, doymak bilmeyen saray çevresine ve yandaşlarına aktardıkları kaynakları halkımıza çok gördüler. işsiz kalan babalar, anneler ve gençler yalnızlığa terk edildi. 2018 yılından başlayarak ülkece yaşadığımız ekonomik krize, bir de pandemi eklenince yaşam koşulları dayanılmaz bir hal aldı. 

“İŞSİZLİK, UMUTSUZLUK ARTTI”
İşsizlik arttı, bir çok esnaf ve işletme ağır ekonomik koşullara dayanamayarak kepenk kapattı, ücretli çalışanlar kısa çalışma ödeneğine, günübirlik güvencesiz çalışanlar açlığa mahkum edildi. Ekonomik sebepli intihar vakalarında ciddi bir artış yaşandı. AKP iktidarının ülkeyi yönetme şekliyle her geçen gün zengin daha da zenginleşti, yoksul daha da yoksullaştı. bu yeni ekonomik düzende eski bayramları arayan insanlarımız, bir taraftan ekonomik buhranla mücadele ederken bir taraftan da umutsuzlukla da mücadele etmeye başladı. İnsanlarımız mutsuz. insanlarımız umutsuz. Bir ulusu ulus yapan bütün ortak değerlerimiz AKP iktidarında bir bir tahrip edildi.  Son 19 yılda insanlar benden yada ondan diye, şucu yada bucu diye ayrıştırıldı, insanlar inançlari nedeniyle, mezhepleri nedeniyle birbirlerine düşmanlaştırıldı, haber yapan gazetecilerimiz, kendilerine dayatılan rektörü kabul etmeyen, hak arayan gençlerimiz, akademisyenlerimiz devlet düşmanı, terörist ilan edildi… Bu örnekleri çoğaltmak mümkün ama bu gidişe son vereceğimiz günler yakındır. Çocukların yatağa aç girmediği,  gençlerimizin geleceklerini yurt dışında aramadığı; kadınların sadece; ülkeyi yönetenlerin, devletin kurumlarını kayıtsızlığı nedeniyle katledilmediği, şiddete, tacize, tecavüze uğramadığı,  milyonlar açken ve işsizken yandaşların 3’er 5’er yerden ayrı ayrı maaş almadığı, insanların inançları, etnik kökeni yada yaşam tarzı nedeniyle ayrıştırılmadığı bir Türkiye'yi kuracağımız günler yakındır. 

“HARAMİ DÜZENE SON VERECEĞİMİZ GÜNLER YAKINDIR”
Genel Başkanımız sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun liderliğinde harami düzenine son vereceğimiz günler yakındır. Martın sonu bahar diyerek, kazandığımız tüm belediyelerimizin pandemi sürecinde yaptıkları ortada. her türlü engellemeye rağmen, her türlü baskıya rağmen, her türlü tehdide rağmen belediyelerimiz halkımıza hizmet etmesini engelleyemediler. Genelgeler mi yayınlamadılar? Soruşturmalar mı açmadılar?  Hesaplarına bloke mi koymadılar?  Yasa mı çıkartmadılar? hiç biri belediye başkanlarımızı durduramadı. ne yaparlarsa yapsınlar belediyelerimizin hizmet etmesini engelleyemeyecekler. Ben buradan başta büyükşehir belediye başkanımız Tunç Soyer olmak üzere tüm belediye başkanlarımıza, insani önceleyen yönetim anlayışlarından dolayı ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Ama teşekkür etmek istediğim birileri daha var. bu dönem milletvekillerimiz; Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun talimatıyla Türkiye’nin her yerinde çalışma yapıyorlar. Basmadık yer bırakmıyorlar.Sözlerimi noktalamadan önce bir konuya dikkat çekmek istiyorum. birileri bir süredir paniklemiş durumda. Saltanatları biteceği için bir panik yaşıyorlar. işi gücü bırakmışlar Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı adayı olur mu? olmaz mi? bunu tartışıyorlar. Ben sadece bir tespitimi paylaşmak istiyorum, dürüstlük, namus, ahlak, erdem, vatan sevgisi, millet sevgisi, ve tabiki demokrasiye bağlılık deyince; insanların aklına gelen ilk isim Kemal Kılıçdaroğlu’dur. Oyüzden biz, Sayın Kılıçdaroğlu önde, biz arkasında bu ülkeye demokrasi ve adalet getirmek için emin adımlarla yürüyoruz. Tabiki Millet İttifakı paydaşları ve tüm dostlarımızla birlikte. Bir sonraki bayram CHP iktidarında, 82 milyonun bayramı olacaktır.  Uğruna emek ve mücadele verdiğiniz her şeyin bayramını kutlamanız umuduyla…”

ÖZUSLU, “ANKETLER AKP’NİN GİDECEĞİNİ GÖSTERİYOR”
İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili Mustafa Özuslu, “441 kilometre yol kat etti Sayın Tunç Soyer. Murat Dağı’ndan Gediz ağzına kadar yolu kat etti. Yol sütündeki tüm kurumlarla toplantılar yaptı. Gediz’in neden kirlendiğini kanıtlarıyla ortaya koydu. Hepimizin şahit olduğu konuşmasında da Gediz’i kirletmenin neye mal olduğunu, fabrikaların aslında hepimizin geleceğini kararttığını kanıtlarıyla ortaya koydu. Soyer ne Çevre ne Tarım Bakanıydı. Sadece yaşadığı kente duyarlı solcu, halkçı bir belediye başkanıydı. Bunun en iyi örneğini verdi. Ortaya konulan iradeye CHP örgütlerinin sahip çıkması da mücadelenin sonu gelen AKP iktidarına darbe vurmanın kanıtıydı. AKP iktidarı çevreye duyarsız kalarak, halkımızın da hayatını karartmaktadır. Çevre mücadelesi AKP iktidarının uzaklaştırılması için en önemli kilometre taşıdır. Bütün anketler bu iktidarın gideceğini gösteriyor. Bunların 19 yılda yaptıkları ortadadır. Bunlar gidecek, Kılıçdaroğlu önderliğinde Millet İttifakının diğer bileşenleriyle ama erken ama zamanında Cumhur İttifakını alaşağı edecek, halkın iktidarını kuracaktır. Bizler de Sayın Genel başkanımız önderliğinde bu mücadeleye destek vermek, inatla hak, hukuk, adalet mücadelesini devam ettireceğiz. 

 

ARSLAN, “AKP, ÜLKENİN SIRTINA KAMBUR OLMUŞ DURUMDA”
Ednan Arslan, “Umut ediyoruz ki bu bayram AKP iktidarında geçireceğimiz son bayram. Artık bıçak kemikte, artık bu iktidar ülkenin sırtına kambur olmuş durumda. Sonbaharda sandığı getirin bu millet sizinle helalleşsin. Türkiye’nin her yerinde herkes sandığın gelmesini bekliyor. Halkın iktidarı kurulacaktır. Millet meclisi grubumuz Sayın Genel Başkanımızın talimetıyla büyük özveriyle Türkiye’nin 4 bir yanına gidiyor. İnsanlar 1 umut arıyorlar. O umudun adı CHP, biz geçmişte bunlara oy verdik ama gelin görün ki halimiz hal değil,  bunlara oy veren ellerimiz kırılsın diyorlar. Biz de Millet İttifakı olarak bunları alaşağı edeceğiz. Milli bayramları olmayanların dini bayramları olmaz. Bunu Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarına borçluyuz. Cumhuriyetimizi yaşatmak için mücadeleye devam edeceğiz. 

ÇELİK, “ÖRGÜTÜMÜZ, ÇALIŞMALARIMIZI ANLATMAYA DEVAM ETSİN”
Devrim Barış Çelik, “uzun süredir bölgede çalışmalarımızı devam ettiriyoruz. Biz doğu masası olarak Türkiye’nin 24 ilinde CHP politikalarını titizlikle anlatmaya çalışıyoruz. Partimizin politikalarını ve çalışmalarını örgütümüz anlatmaya devam etsin.

POLAT, “İZMİR MARŞIYLA UĞURLAYACAĞIZ”
Mahir Polat, “Anadolu’yu karış karış geziyoruz. Partimizin iktidara yürüyüşünü görüyoruz. Yaz geldi, bu yaz birlikte çalışacağız. Çok az zamanımız kaldı. Sandığın gelmesini istiyoruz. İzmir marşıyla sizi yollamamıza az kaldı.

BAYIR, “BAYRAMI İKTİDARDA KUTLAMAK DİLEĞİYLE”
Tacettin Bayır, yorgun olduğunu belirterek, “38 yıldır çapa sallayınca yorgun oluyor insan. Hep sevdiklerinizle, sağlıkla iktidar olduğumuz günlerde bayramı kutlamak dileğiyle” dedi. 

SERTEL, “CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİNİ 12 MİLYON FARKLA KAZANACAĞIZ”
Atila Sertel, “Bunlara yeşil deyince akıllarına dolar geliyor, çevre deyince yakınları geliyor. Yandaş medyadan söz ederken akılları fikirlerinin parada olduğunu anlatmak için ‘bunlar camide tesbih çekerken bile Euro, Dolar diye çekiyorlar’ dedim. Bunu bütün Müslümanlara mal ettiler.  Yandaş medya patronları Euro dolar diye tesbih çekiyor, bankaları da ihale diye çekiyor. Türkiye’de halkımız gerçekten yoksulluğun en koyu noktasında. Anadolu’yu gezerken bunu görüyoruz. Ben daha ağzımı açmadan CHP’ye oy vereceğini söyleyen AKP’li, ve MHP’liyle karşılaştım. İstanbul seçimlerinde İzmir’den gelen telefonlara 150- 200 bin fark olur diyordum. Biz rakamı az tutmuşuz. Nereden bileyim be. Şimdi hissediyorum. Bizim duruşumuz net, Tayyip’in karşısında topyekûn kenetlenirsek Cumhurbaşkanlığı seçimini 12 milyon farkla biz kazanacağız” açıklamasında bulundu. 

SINDIR, “BİZİ EZMEYE ÇALIŞANLARLA ORTAK MÜCADELE ETMELİYİZ”
Kamail Okyay Sındır, “Meclis tarihinde ilk defa 25 saat aralıksız çalışma yaptık. Bakan Bey turizm teşvik kanunu bayramdan önce çıksın istiyormuş. Görevimizi yerine getirdik. Bu bayramlar bizi yeteri kadar mutlu etmeyecek. Biz iktidara geldiğimizde AKP zulmünden, yoksulluktan, açıktan, sefaletten kurtulmadığımız sürece bize bayram yok aslında. Biliyoruz ki çok yakın bir gelecekte aydınlık bir geleceğin ışığı var. Tünelde ışık göründü. Bayramlar sevginin dostluğun dile geldiği aile ilişkilerinin bir araya gelerek güçlendirildiği dönemler, günlerdir. Biz de örgüt olarak birbirimizi sevip, saygı duyacağız. Sınırsız koşulsuz, dayanışma içinde olmalıyız. Bizi birbirimize düşürmek isteyenler var, onlara fırsat vermememiz gerekiyor. Bizi ezmeye kalkışanlara karşı mücadelemizi birlikte vermemiz gerekiyor” dedi.