CHP eski İzmir Milletvekili Alaattin Yüksel de imza harekatına destek verdi. Bornova’da bulunan 4’üncü Noter'e giderek olağanüstü kurultay için imza veren Yüksel, değişime ihtiyaç duyulduğunu belirterek imza vermesinin gerekçelerini şöyle açıkladı:
"CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile uzun yıllar çalıştım. Ben bir süre sonra başarı göremediğim için yanından ayrılanlardanım. Ama bu arada partimizi desteklemeye de devam ettik. Fakat 9 seçimdir yenildik. Bu son seçimde Türkiye bir rejim değişikliği ile karşı karşıya kaldı. Ekonomi olarak darmadağın durumdayız. Dünyada artık en geri Afrika ülkeleri ile ekonomik açıdan aynı ligde değerlendirilmeye başlandık. Demokrasi ve özgürlükler konusunda aynı ligde değerlendiriliyoruz. Sosyal demokratların iktidar olması için bütün koşullar var. İktidar partisi yüzde 7 oy kaybetti evet ama yüzde 7 oy kaybına rağmen aldığı oy oranının yarısına zor eriştik. Bu bizim açımızdan son derece zor. Türkiye’de CHP’nin iktidarına ihtiyaç var. İzmir’de seçimde sonra bir araştırma yaptık. 'Muharrem İnce’yi nerede görmek istiyorsunuz' diye sorduk. Genel seçmenin yüzde 61’i, CHP seçmeninin de yüzde 70’, Muharrem İnce’yi CHP’nin genel başkanı olarak görmek istediklerini söyledi. Bunun önünde durulmaz."
Muharrem İnce’nin Türkiye’de bir heyecan ve umut yarattığını ileri süren Alaattin Yüksel, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu heyecanı ve umudu CHP’nin yitirmemesi gerekiyor. Genel başkan grup başkanı olarak parlamentoyu yönetsin, İnce de CHP Genel Başkanı olarak Türkiye’yi dolaşsın ve iktidar projesi yapalım. İktidar projesine göre yeniden kadrolarımızı yenileyelim, örgütlenme modelimizi yenileyelim. Tüzüğümüzü, programımızı yenileyelim. Tam bir parti reformu gerçekleştirelim ve iktidara yürüyelim istedik. Ama genel başkan yardımcıları, genel başkanı sanırım bu konuda ikna ediyorlar. İzin vermiyorlar. Kılıçların şakırdatıldığı bir süreç yaşanmasını istemiyordum ama zorunlu hale geldi. Ama bu değişiklik acil ve sorunlu. Yerel seçimlere partinin bu yapısı ile gidersek çok büyük bir hüsran yaşarız."

'GENEL BAŞKANIN TAVRI BU DEĞİL'
Kemal Kılıçdaroğlu’nun genel başkan seçilirken ‘Ben başarısız olursam giderim’ dediğini anımsatan Yüksel, "Daha sonra bunu birkaç kez yineledi. Ben genel başkan ile çalıştım. Parti içi demokrasiye önem verir. Şimdi yapılanlara bakıyorum, bunlar genel başkanın tavrı ve tarzı değil. Genel başkanı kurultay delegeleri ile görüştürüyorlar, ilçe başkanları ile görüştürüyorlar. Bunu yanındakiler yapılıyor. Seçim yenilgisinden sonra genel başkan yardımcılarından parti içi çatışmaya yönelik açıklamalar geliyor. Genel başkanın ağzından bu tür açıklamalar çıkmıyor. Bir bakıyorsunuz Seyit Torun, Bülent Tezcan ‘İmza toplayın da görelim’ tarzında çatışmayı körükleyen açıklamalar yapıyorlar. Genel başkan kendisine kalsa bence çok daha olumlu şekilce çözerdi" diye konuştu.