Halime ERDOĞAN / GÜNDEME BAKIŞ - İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi Şubat ayı olağan meclis toplantısı 2’inci bileşimi İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mustafa Özuslu idaresinde gerçekleşen toplantı gergin geçti. Toplantıya AK Parti meclis üyesi Hüsnü Boztepe’nin sözleri damga vurdu.   

BAŞIMA BİR ŞEY GELİRSE...
AK Partili Boztepe geçtiğimiz meclis toplantısında tartışmalara neden olan 2018 Seferihisar Sayıştay Raporu üzerine kendisinin konuşturulmadığını öne sürdü. Boztepe, “Belediye başkanı zarafetten bahsetti, beni siyasi ahlaksızlıkla suçladı. Benimle ilgili ne söylediyse noktasına, virgülüne dokunmadan bizzat kendisine iade ediyorum. Biz burada beş dakika, 10 dakika konuşmayacaksak bu masraflara yazık. Zaten konuşan kişi sayısı 3’ü 5’i geçmiyor. Ben de bazen 1 dakika konuşurum bazen 9 dakika da konuşabilirim. Yani bunu neden kısıtlıyoruz bizi? Sayın Başkan bakın zarafet kelimesi tabi ki iyidir, güzeldir ama batı kültürüdür, Anadolu’da samimiyet vardır, gerçekten de samimi olarak bu kentle ilgili bir şeyler söylemeye çalışıyoruz. Ben burada hepinizin önünde konuştum, burada Cumhuriyet Halk Partili arkadaşlar birkaç tanesi hariç herkes farklı farklı şeylerden konuştu. Hiçbirini susturmadınız, biz bu kentle ilgili konuşurken susturuluyoruz. Pazartesi günü burada tehdit edildim. Bakın bana ‘otur yerine, otur yerine’ bu nedir biliyor musunuz, dışarıda iş bekleyen onlarca, yüzlerce, binlerce insan var. Ben burada tehdit edildim Başıma bir şey gelirse Tunç Soyer sorumludur, beni burada tehdit etti’’ dedi.

DOĞRU İŞ YAPMIŞIZ!
Başkanvekili Özuslu ise Hüsnü Boztepe’yi sakinleşmeye davet ederek, ‘’Burada İstanbul ve Ankara’daki gündem dışı konuşmaların detaylarını izledim. Biz doğru bir iş yapmışız, gündem dışında her şey konuşuluyor. Tunç Bey size bir şey söylemedi ki, söyledi mi arkadaşlar, kötü bir şey söylemedi size. Beş dakika konuşma meselesine gelince de, biz niye düzenlemeye çalışıyoruz konuşmalarımızı, daha verimli daha randımanlı olsun diye, söz kısıtlamak amacıyla değil. Biz 4 grup başkan vekili bir araya gelip gündem dışı konuşmalarla ilgili dakika üzerinde anlaştık, bunu başkanımıza söyledik, başkan ‘olur mu öyle, beş dakika’ dedi. Bakın gördük zaten akıllıca kullanıldığında gayet iyi bir süre, herkes bu süreyi kullanabilir. Gündemi bitirdiğimizde hiç kısıtlamam yok, her konuda konuşulabilir, yarın bir arkadaş şiir de okuyabilir. İstanbul meclisini izleyin, bir iyi ki 5 dakika sınırlamasını getirmişiz yoksa uzadıkça uzuyor. Meclisin bir yönetmeliği var, bu yönetmelik herkesi kapsar. Sayın Boztepe bu yönetmeliği bir kez daha okursa o yönetmelikte meclisin nasıl yönetilmesi gerektiği, Başkanın yetkilerini, yetkilerinin neler olduğunu, bana burada söyledi, siz burada başkansınız, bütün meclisin başkanıyım, doğru, doğru, tarafsız olmak mecburiyetindeyim bu da doğru ama başka maddeler de var’’ dedi.

TAVRIMIZA, TARTIŞMAMIZA DİKKAT ETMELİYİZ!
AK Parti Grup Başkan Vekili Özgür Hızal ise, “Önümüzdeki 4 yıllık süreçte bu mecliste hiç tartışma olmayacak mı, elbette olacak, sesler yükselmeyecek mi, elbette yükselecek, siyasetin doğasında var. Biz yerel siyasetçiyiz. İzmir’i mümkün olduğunca konuşma çabası içerisindeyiz. Dönem dönem usul anlamda da bazı tartışmalar bugün olduğu gibi, pazartesi olduğu gibi yine olacak. Belediye Meclisi çalışma yönetmeliğini elbetteki bizler de biliyoruz. Meclis üyesi arkadaşlarımızın tamamı da meclis üyesi olmaları nedeni ile okuduklarını hep beraber gördük. Mesel şu, elbette ki tarzımıza, tavrıma, söylemlerimize dikkat etmemiz gerekir. Meseleleri kişiselleştirmeden konuşabilmemiz gerekir. Biz burada Mustafa Özusulu ile alakalı Mustafa Özuslu’nun, Tunç soyer’in özel hayatına ilişkin bir tartışma yaparsak haklısınız. Ama biz Tunç Soryer’İ ya da Mustafa Özuslu’yu ya da başka birini bulunduğu makam nedeniyle eleştirirsek buna da muhalefet grubu olarak herhalde hakkımız var. Sınırımız belli, birbirimize hakaret etmemek. Ortaya bir objektif kriter koyacaksak samimiyetle söylüyorum, sizin Ak Parti grubuna yönelik kullandığınız o kriterleri Cumhuriyet halk Partisi grubuna da kullanmanız gerekiyor. O gün Hüsnü Bey açıklama yaptı, Sayıştay raporu, eleştirilebilir, en sonunda şu söylenebilir, ‘Sayın Başkan geçmişte 10 yıl görev yaptığınız Seferihisar’da yaptığınız hataları önümüzdeki süreçte burada yapmayın’ denilebilir. Bu gayet doğaldır. Sayın Cumhurbaşkanımızın 30 yıl önce yapmış olduğu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevi İstanbul’u nereden nereye getirdiğini hepimiz biliyoruz ama 30 yıl önceki görevinden dolayı halen eleştiriliyor. Eleştirilerin cevabını muhatabı verecektir bu gayet doğal ve normaldir. Bunun takdir hakkı da vatandaşındır.  Esasında o kadar büyütülecek bir konu değil bu” dedi.  

SOYER’İN NE KADAR DEMOKRATİK OLDUĞUNU EN İYİ SİZ BİLİYORSUNUZ!
Meclisi yöneten Mustafa Özuslu is, şunları söyledi:

“Burası İzmir’in meclisi olduğuna göre burada İzmir halkının oylarıyla seçilmiş değerli temsilcileri bulunduğuna göre burada eleştiri de olacaktır, burada bu eleştirilere cevap da verilecektir. Burada eksik bir şey olduğunu düşünmüyorum. Şubat’a geldik bakın bu bizim Nisan’dan bu yana yanılmıyorsam 10’uncu meclis toplantımız. Eleştiri, söz söyleme hakkını demokratik bir şekilde tüm meclis üyelerinin kullandığını ifade ettim. Meclisin içindeki grup başkan vekillerinin debu çaba içinde olduğunu yakinen biliyoruz. Teşbihte hata olmaz diyoruz, teşbih önemli bir şey ama belli konularda söz söylerkengenel olarak o sözün tekabül ettiği alanlara da dikkat etmek zorundayız. Sayın Tunç Soyer’in ne kadar demokrat olduğu ve eleştirilere ne kadar tahammül ettiğini en iyi bu salondaki arkadaşlar biliyor. Haklısın değerli kardeşim, o gün çok önemli bir konu görüşüldü hatta biz bir maddeyi oyladık, geçtik ama o madde içinde çok önemli bir daire oluştu.