GÜNDEME BAKIŞ- Seferihisar Orhanlı köyü yakınında hayata geçirilmesi planlanan jeotermal enerji santralı (JES) projelerinin içme suyu havzalarında yarattığı tehdit nedeniyle İZSU Genel Müdürlüğü yasal girişimde bulundu. Dava sürecine gerekçe olarak, İZSU Su Havzaları Koruma Yönetmeliği ve 1/25000 ölçekli İzmir Büyükşehir Bütünü Çevre Düzeni Planı plan hükümleri kapsamında baraj havzalarında jeotermal arama ve işletme faaliyetlerinin izin verilecek faaliyetler arasında yer almaması gösterildi.

İZSU, bir kısmı Tahtalı Barajı uzun mesafeli koruma alanı ve uzun mesafeli dere mutlak koruma alanında kalması nedeniyle Küçük Menderes Enerji Petrol Jeotermal Maden Elektrik Üretim Müh. İnş. AŞ tarafından alınan jeotermal arama ruhsatının iptali için İzmir 1. İdare Mahkemesi’ne başvurdu. Bilirkişi inceleme aşamasına gelen bu davanın yanı sıra yine baraj havzasında kalan işletme faaliyetine izin verilmemesi için de İZSU Genel Müdürlüğü tarafından İzmir 3. İdare Mahkemesi’nde dava açıldı.

DAVA AÇTIK 
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, projenin ruhsatının iptali için dava açtıklarını duyurarak, “Bu gördüğünüz doğa harikası köy, Orhanlı Köyü. Zeytin ürünleriyle meşhur köyümüzün toprağı, suyu ve doğası JES’e kurban edilmek isteniyor.  Ruhsat iptali için dava açtık. Şehrimizin bir karış toprağına zarar gelmesine izin vermeyeceğim” diye konuştu. 

HAVAYI, SUYU, TOPRAĞI KORUYACAĞIZ

Yöre halkının topraklarını koruma mücadelesine destek olmak için söz verdiğini ve bu sözün gereğini yapmak üzere harekete geçtiklerini hatırlatan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “Biz jeotermal kaynakların kullanılmasına karşı değiliz. Ancak doğru yerde, doğru projenin uygulanması gerekiyor. Bu bölge İzmir için hayatı önem taşıyan su havzalarının koruma alanı içinde. Suyumuzu da, toprağımızı da, havamızı da her türlü tehdide karşı koruyacağız. Bu bizim görevimiz” diye konuştu.