GÜNDEME BAKIŞ - İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, sürdürülebilirlik raporu lansman toplantısında yaptığı açıklamada “Sürdürülebilirlik konusunda vahim hatalar yapıyor” dedi. “İşler kötü gidiyor” diyen Tugay, “Sorumluluk almaktan kaçınan kişiler ve kurumlar var. Şehrimizi ve ülkemizi düşündüğümüz için bu yolu yürüyoruz. Türkiye’de uluslararası düzeyde GRI sürdürülebilirlik raporunu hazırlayan ilk belediyeyiz” diye konuştu.
“FARK ETTİRMEK LAZIM”
İzmir Büyükşehir Belediyesi GRI Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporu Lansmanı Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde gerçekleştirildi. Lansman toplantısına ilçe belediye başkanları, İzmir Büyükşehir Belediyesi bürokratları ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay katıldı. “Bu toplantı aşamasına gelmek kolay olmadı” diyerek sözlerine başlayan Tugay, “Bu hazırlanmış olan rapor İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin tüm kur. Sadece belediye ile ilgili bir rapor. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin bu konuda ne kadar ciddi çalışmalar yaptığını da fark ettirmek lazım” dedi.
“VAHİM BİR HATA”
Tugay, “Sürdürülebilirlik konusunda önce kendimize yol çizme ve çekidüzen vermeliyiz ki daha sonra şehrin diğer kurumlarına da öğretme düşüncemiz var. Tabi ki pek çok kurum sürdürülebilirlik konusunda duyarlı ve elinden gelen çalışmayı yapıyor. Hem ülkemiz hem de dünyamız için görüyoruz ki bu çalışmalar istenilen seviyeye gelmiyor. Bütün dünya için söyleyebilirim ki bulunduğumuz nokta kötü bir nokta. Belediyenin normalde temizlik, yolları yapmak, körfezi temizlemek gibi işleri yok mu niye bununla uğraşıyor diye düşünenler olduğundan eminim. Çok vahim bir hata yapılıyor aklı başında olan insanlar olduğumuz için bu konuda bir şeyler yapmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.
“HATASIZ İNSAN ÇOK AZDIR”
“Bir yerlerde bir hata yapıldığını herkes anlıyor” diyen Tugay, “Bir şeylerin fiyatı anormal yükseliyor geriye dönüp bakıyorsunuz doğanın dengesinin bozulmuş olması gibi mali artışlar yaşanıyor. İşler kötü gidiyor ve işler kötü gitmeye devam ediyor. Bizler insanlar olarak dünyanın dengesini bozduk. Sadece bizler için değil başka canlılar içinde bu dünyayı aşama aşama yaşanamaz bir yer haline getiriyoruz. Birileri bu işleri halleder diye düşünüyor olabilirsiniz. Böyle insanların çok olduğunu yapılan araştırmalar gösteriyor. Sorumluluk almaktan kaçınan kişiler ve kurumlar var. Yaşamlarındaki kendi lükslerine ve konforlarına bakan ya da kendi kazancından başka hiçbir şey düşünmeyen bazı insanlar var. Çok ciddi krizlerle uğraşıyoruz. Bugün yağmur yağacak diye günlerdir bekliyoruz. Hafif çiseledi istediğimiz yağmur yağmadı. Şans diyorsak yanılıyoruz. Şans yok. Ölçülebilir gerçekler var. Bu gerçekler bundan sonraki dönemde yağmur yağmayacak diyor. Ne denizlerde eskisi kadar balık var ne de doğada kendine yetecek kadar suyu bulabilen canlı türü var. Bu karamsar tabloyu konuşabiliriz ancak şunu herkes kendine sormalı; Yaşadığımız her şey tesadüf mü, şans mı, şanssızlık mı yoksa sonuçlar mı? Hatasız insan çok azdır herkesin mutlaka sorumluluğu var” dedi.
“ŞEHRİMİZİ VE ÜLKEMİZİ DÜŞÜNDÜĞÜMÜZ İÇİN”
İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak daha iyisini nasıl yapılabilir diye düşündüklerini aktaran Tugay, “Şehrimizi, ülkemizin ve dünyanın geleceğini düşündüğümüz için ve bunu düşünmenin farkındalığını bildiğimiz için bu yolu yürüyoruz. İzmir 2030 yılında karbon nötr olacağını belirtmiş bir şehir ve bu sorumluluk sadece belediyenin değil tüm kurumların. Doğaya karbon salımını sebep olan bütün olumsuzlukları ortadan kaldırmak ya da dengelemek gerekiyor. Bunu nasıl yapacağız? Bizim yaptığımız şeyleri hayata geçirerek. Karbon üreten fosil yakıtlarla değil de temiz enerji kaynaklarını nasıl üretebiliriz bunu yaparak. Sürdürülebilir kentsel ulaşım planı yapıldı. Bunlarla bitmiyor peki ne gerekiyor? İklim dostu beslenme diye bir terim var. Beslenmenizi ayarlarken karbon emisyonuna sebep olmayacak ya da iklimi kötü etkilemeyecek şekilde belirlemek. Bunun en basit yolu israf etmemek” ifadelerini kullandı.
“İLK BELEDİYE”
Tugay, “Bazı kararlar almak zorundayız. Bu kararlar çevresinde yeni bir yaşam belirlemek durumundayız. İçinde bulunduğumuz nokta geri dönüşümü olmayacak noktaya çok yakın. Bir süre sonra karbon üretmesek dahi düzelemeyecek noktaya geleceğiz. Hep beraber yok oluşun karşısında bir grup insan hayatta nasıl kalır onu göreceğiz. Neyi kaybetmiş olacağız? Gerçekten olağanüstü bir cennet olan dünyanın bütün güzelliklerini kaybetmiş olacağız. Kendi elimizle yok etmiş olacağız. Biz kamuda geçici olarak görev yapıyoruz ancak dünyaya karşı olan sorumluluğumuz geçici değil. Raporlama çalışması bize farkındalık, kurumun işleyişinde hatalı noktaları düzeltmemizi sağlayacak. Şeffaf bir şekilde rapor yayınladığımızda sadece kendi aramızda değil herkes görmüş olacak. Türkiye’de bunu yapan ilk belediyeyiz. Sadece göz boyamak için bir şeyleri yapıyormuş gibi görünenler o kadar fazla ki. Petrol şirketlerinin durması lazım. Önümüzdeki yıllarda şehir merkezini başka ülkelerde olduğu gibi trafikten arındırmak istiyoruz. Kesin kararlar vermemiş olmakla beraber benzer örnekler bizi buna itiyor. Trafiği kısıtlamayı düşünüyoruz. Bu tür kararları alırken toplumun desteğine ihtiyacımız var. Bunu belediyenin herhangi bir kazancı için değil insanlarımızın sağlığı, şehrimizin geleceği için bunu yapmamız gerekiyor” diyerek sözlerini tamamladı.
“KURUMUN VİZYONUNU ORTAYA KOYAN RAPOR”
İzmir Büyükşehir Belediyesi Sürdürülebilirlik ve Kent Stratejileri Müdürü Emre Uysal yaptığı konuşmada “Biliyoruz ki sürdürülebilirlik yalnızca belediyelerin omuzlarına yüklenebilecek bir sorumluluk değildir Bütün paydaşların destek olması gerekir. Bu raporun varlığı kurumumuzun vizyonunu ortaya koyan bir rapordur. Sürdürülebilirlik katma değerlerini ortaya çıkarmak için zor bir konu. Bu konunun kente yayılması için yoğun bir çaba harcıyoruz” dedi.
“HERKES ELİNİ TAŞIN ALTINA KOYMALI”
Projenin paydaşlarından olan İzmir Ticaret Borsası adına konuşan Genel Sekreter Erçin Güdücü, “Raporun şeffaf paylaşılmasından dolayı teşekkür ediyoruz. Sürdürülebilirlik sadece çevresel değil çok katmanlı ve sorumluluk içeren bir olgu. Herkesin bu konuda elini taşın altına koyması gerekiyor. Burada kamu kurumlarının görevi kapsayıcı ve düzenleyici politikalar hakkında çerçeve çizmesi ve belediyenin bu konuda kendi örnek uygulamalarla motive edici olmasını bekliyoruz.