İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, ülke gündemini değerlendirdi. Tutuklanan Ekrem İmamoğlu ve arkadaşlarına yönelik, “Bizi rahat bırakmayacaklar, bulabildikleri her yolla CHP’li belediyelerin çalışmasını engelleyecekler. Başarı partimizi iktidara götürecekti çünkü. Lokomotif liderlerden biri Ekrem İmamoğlu idi. İstanbul’u toparlayan bir ekipti. Herkesin ailesinin bir parçası gibi algılanmış, Türkiye’nin her yerinde toplumun inandığı bir isim olmuştu. Onunla birlikte görev yapan belediye başkanlarımız o takımın bir parçasıydı, aynı mücadelenin içindeydi. Eğer bir suç işlemişse adaletin gereği ne yapılması gerekiyorsa yapılmalı, soruşturma yapılmalı, deliller suçlu olduğunu gösteriyorsa ceza verilmelidir ama deliller belli değil, süre içinde hala insanlar kimin ne suçu var anlayamadı” dedi.
“EKONOMİK BASKILARLA HİZMET ÜRETİYORUZ”
Tugay Halk TV’de katıldığı yayında şu açıklamaları yaptı:
Şişli belediye başkanına DEM Parti ile ittifak yaptınız diyerek cezaevine koydular ama bugün kimlerin kimlerle görüşüp ittifak yaptığına baktığınızda kimsenin aklı almıyor. PKK ile bağlantılı insanlarla ittifak diyorlarsa bugün doğrudan iletişim içindeler. Ortada suç görünmüyor, sadece tanık ifadelerine dayalı bazı suçlar var, bu yargılamalar tamamen siyasi, ortada suç olmadığını, baskı yönetimi olduğunu gösteriyor. Tek amacı bu iktidar sürsün, CHP iktidara gelmesin. Bir taraftan ekonomik baskılarla da biz hizmet üretmeye devam ediyoruz.
“HERKESİN BAŞINA HER ŞEY GELEBİLİR”
Kendime dair özel bir endişem yok ama bize ait olmayan suçlamalar nedeniyle suçlanarak benzer şeyler yaşamamız mümkün. Ben çok özenli olmayan, benim kontrolüm dışında da hata yapılmamasına özen göstermeye çalışıyorum. Ama adaletin tam işlemediği bir ortam olduğu için her an herkesin başına her şey gelebilir. Bireysel olarak endişem yok ama hepimiz için endişeliyim.
“4 AYDA 6 MİLYAR ÖDENEĞİMİZİ KESTİLER”
Oldukça yüksek miktarda kesintilere maruz kaldık, 4 ay üst üste bütçemizin yüzde 65’inin kesintisine maruz kaldık. Bunları belediyelerin de ödeme sorumluluğu var, bunlar kamusal borçlar deniliyor. Ben göreve gelmeden önceki dönemde olmuş bu borçlar ama ülkemiz pandemi, ekonomik kriz, deprem yaşadı. Bunlar belediyeleri de etkiledi ve o ortamda oluşmuş bu borçlar. Yüksek enflasyondan dolayı personel giderleri SGK borçları da arttı. Vergi borcu personele yapılan ödemelerden kaynaklı vergi borçları. SGL borcu da aynı şekilde… Bunların miktarlarının yüksek olmasının nedeni, yüksek enflasyondan dolayı personel ücretleri yükseldi ve borçlar da yükselmiş oldu. Yüksek faizle bu borçları tahsil ediyor hükümet. Yüzde 48’lik faizle tahsil ediyor. 4 ayda 6 milyarlık kesinti oldu, bir kısmını yapılandırdık, bir kısmı için görüşmelerimiz devam ediyor.
“TÜM BORÇLULARI AÇIKLAYIN”
Kanuna göre kimin vergi ve SGK borcu varsa bunları duyurmak zorundalar ama 2016’dan beri listeleri açıklamıyorlar. Belediyeleri listeliyorlar ama bu toplam borcun yüzde 5’i, şirketleri açıklamıyorlar, dolayısıyla kimden ne kadar borç tahsil ediliyor onu da bilmiyoruz. Lütfen özel sektör de dahil bütün borçluları açıklayın.
ESKİ BİNALAR DAYANIKSIZ
AK Partili Fırat Eroğlu’nun mecliste yaptığı kentsel dönüşüm açıklaması hatırlatılan Tugay, İzmir pek çok sorunla uyarılıyor, trafik sorunu, kentleşmenin plansızlığı nedeniyle alt ve üst yapı sorunları var. Bunların üstüne fay hatları nedeniyle deprem riski var. Benden önce bir şeyler başlatıldı biz de devam ediyoruz. Bazı bölgelerde zemin riskli, bazı inşaat teknikleri ve az katlarla inşaat yapılmalı. Eski tarihli bazı binalar depreme dayanıksız. Bizim bu saptamaları yaparak çözüm üretmemiz lazım. Zemin açısından mikro bölgeleme, bina envanteri için de tarama çalışması yapılıyor” dedi.
O KADAR KÖTÜ ŞANTLAR VAR Kİ!
Tugay, şunları söyledi:
4 bin 100 binayı 2 ilçede taramayla riskli olabilir olarak saptadı arkadaşlarımız. Buralara binalarınızın depreme dayanıklılığının net kriterlerle değerlendirilmesi gerekiyor dedik. Riskli çıktığında da yıkılıp yapılması ya da güçlendirilmesi gerekiyor dedik. Ülkenin öyle kötü ekonomik şartları var ki, bina yenilemesinde müteahhitler dünyanın parasını istiyor ve insanlar bunu ödeyemiyor, insanlar çaresizlikten o evlerde yaşayan devam ediyor. Biz bu riski ortadan kaldırmak için yola çıktık.
UMARIM YENİDEN GÖRÜŞMELERİ BAŞLATIRLAR
İzBB’ye herhangi bir kurumun sağladığı kaynak yok bu alanda, biz bu ortamda Bakanlığın Dünya Bankasından bir kredi bulduğunu bunun kullanılabileceğini biliyoruz. Ona başvurduk. Resmi yazılar yazdık, umuyorum görüşmeleri kesen kişiler yeniden başlatır ve biz de kentsel dönüşüm adımlarını atarız. Bunun siyaseti yok, herkes insan. İçinde insan kalbi taşıyan herkes bu konuların siyaset üstü olduğunu bilir.
“BAKANLIK SOSYAL KONUTLARA DA DESTEK OLSUN”
Toplu konut projesine ilişkin de bilgi veren Tugay, “Ben 25 bin sosyal konut yapmayı hedefliyorum, ilk etap Menemen oldu. Bir miktar peşinat ya da peşinatsız aylık ödemeleri asgari ücret düzeyinin altında 15 bin ila 30 bin lira arasında aylık ödemelerde insanlarımızı ev sahibi yapmayı hedefledik. 3 bin 100 konut için 60 bin başvuru oldu. Bana yazanlar da oldu, müdahale etmeyeceğimi söyledim, belli kriterler getirdik. Kimsenin yatırım aracı olarak kullanmasını istemediğimiz şekilde bunu duyurduk. Asgari ücret oranında artış olacak ödemelerin. İzmir’in farklı yerlerinde de benzer projeler yapıyoruz. Bakanlığı ve TOKİ’yi bu çalışmaya destek olmaya davet ediyorum” dedi.
“KİMSEYİ MAĞDUR ETMEYECEĞİM”
Uzundere kooperatifine yönelik soruları da yanıtlayan Tugay, “İzBB’nin belli alanlarda kentsel dönüşüm çalışmasıyla ilgili daha önceden orada arsası olan insanlara bize devredin, biz de evleri yapalım denildi. Çeşitli nedenlerle bunlar inşa edilemedi. Göreve geldiğimden beri bununla uğraşıyorum, kooperatif modeli de yapılmış ama bu da başarılı olmadı. Kooperatiflerle uzlaşmaya çalıştık, bazılarıyla uğraştık, bazılarıyla hukuki süreçler devam ediyor. Endişe etmesinler, evlerini yapıp teslim edeceğiz, hiç birini mağdur etmeyeceğim” diye konuştu.
“ADAYIN SÖZÜ VAR, ÇEVREYOLU YAPILMALI”
Trafik sorunu için konuşan Tugay, “Şehrin ana arterleri çok yoğun trafik taşıyor. Nüfus artıyor, yol planlaması doğru yapılmamış. 2017 yılında Ulaşım Master Planı yapılmış ama onun üzerinde yapılaşma olmuş Şehrin en acil ihtiyacı ikinci çevre yolu. Bu da Ulaştırma Bakanlığının sorumluluğunda olan, projelendirilmiş bir yol. Seçimden önce AK Partinin İzmir adayı söz verdi seçilsem de seçilmesem de bunu yapacağız diye, söz verdi. Bir an önce ikinci çevreyolunun yapılması lazım. Buca’dan otogara bağlantı sağlayacak olan tünel yapımını hızlandırdık, bitireceğiz. Havaalanına giden alternatif yol projesi hazırlanıyor. Fuar İzmir alanı arkasından bağlanacak havaalanına. Pek çok yerde de yol çalışmalarımız devam ediyor” ifadelerini kullandı.
“İZBAN’DAKİ GECİKMELER TCDD’DEN KAYNAKLANIYOR”
İZBAN’da 2 başlı yönetim var, yük trenleri kullanılmaya devam ettikçe seferlerde aksamalar devam edecek. Rapor istedim gecikmelerin sebebi yüzde 95 TCDD’den kaynaklanıyor. Bunu İzmir halkı bilsin, ben o problemi bitiremiyorum, TCDD’nin bitirmesi lazım. İzmir’deki tüm metroları belediyeye yaptı, şu anda Buca metrosunu biz yaptırıyoruz. 1 tane Bakanlık yapsın dediler, Otogar hattını yapayım dedi ama 10 seneden uzun süredir hiçbir şey yapılmadığı gibi, yıllık bütçelerde 3 bin TL ayrılıyor.