Halil İbrahim GÜLER/ GÜNDEME BAKIŞ- İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nin Ekim ayı 3’üncü olağan toplantısında 2020-2024 yılı stratejik planı görüşüldü. Toplantıda İzmir Büyükşehir Belediyesi, ESHOT ve İZSU Genel Müdürlüğü’nün stratejik planları ile ilgili sunum yapıldı. CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel de oturumda yer aldı. Mecliste ESHOT Genel Müdürlüğü’ne Erhan Bey’in atanması ile ilgili bilgilendirme yapıldı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer oturumun açılış konuşmasında, “Toplantıya başlamadan önce, Diyarbakır Kulp’ta katledilen masun insanlarımızın ailelerine başsağlığı ve şehirlerimize Allah’tan rahmet diliyorum” diye konuştu. SODEM-SEN’E AK PARTİ’DEN RET AK Partili Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe, merkezi İzmir’de olan Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer ve CHP’li ilçe belediyelerinin kurucu olduğu Sosyal Demokrat Kamu İşverenleri Sendikası’nın SODEM-SEN) üye olunması konusuna söz aldı. Boztepe, “Bu sendikanın kurulması belediye işçi haklarına sorun çıkaracaktır. Bu aslında bizim karşı sendika dediğimiz bir sendikadır. İşçiler zor durumda kalacaktır” dedi. Boztepe’ye cevap veren Başkan Soyer, “SODEM-SEN, belediye başkanlarının ilk kurduğu sendika değil. AK Partili ve Milliyetçi Hareket Partili belediyelerin de üye olduğu kamu işveren sendikaları var. Bu da, sosyal demokrat belediyelerin üye olduğu bir sendika oluyor” dedi. Önerge oy çokluğu ile kabul edildi. AK PARTİ’DEN STRATEJİK PLANA ELEŞTİRİ BOMBARDIMANI Stratejik plan ile ilgili eleştirilerde bulunan İzmir Büyükşehir Belediyesi AK Parti Meclis Grup Başkan Vekili Özgür Hızal şunları söyledi: “Burada 5 yıllık yol haritamızı belirlemek üzere bulunuyoruz. Bu planlar hazırlanırken meseleye sadece yasal zorunluluk çerçevesinde yaklaşmamak gerektiğini düşünüyorum. Mutlu insanların yaşadığı erdemli şehirler inşa etmek gibi bir vizyona sahip olmamız gerektiğini düşünüyorum. Eksikler olmakla birlikte plan için anket çalışması yapılmış. Bu anket sonucunda karşımıza çıkan tablo altyapı çalışmaları ve kurumlar arası eşgüdümün sağlanması, raylı sistem projeleri, imar ve şehir planlamaları, yeşil alan çalışmaları, körfez temizliği, çevre koruma ve kentsel dönüşüm. Bu bize şunu çok net gösteriyor; önceki yıllarda da anket çalışmaları, stratejik planlar yapıldı. Önceki yıllarda çıkan sonuçlarla bu sonuçların birebir örtüştüğünü görüyoruz. Bu süreç içerisinde sorunları gidermemek ile birlikte yeni sorunların eklendiğini görmek bizi üzüyor. Burada bir faaliyet raporu değerlendirilmesi yapmayacağız ama geçmişten ders almadan yapılan her türlü çalışmayla 5 yıl sonra yine bu salonda bu sorunların aynılarını konuşmak durumunda kalırız. Bunlar bizim isteyeceğimiz durumlar değil. Anket sonuçlarında büyükşehir belediyemizin stratejik planının içerisinde neler gördük kısaca değinmek istiyorum ve eksikleri de belirtmek istiyorum; 13 adet yapımı tamamlanacak alt ve üst geçit, 2 buçuk milyon metrekare yeşil alan, Fahrettin Altay- Narlıdere metro yapımının bitimi, Üçyol- Buca metro yapımı, 10 adet yenilenebilir enerji santrali ve yapımı tamamlanacak opera binası dışında 4 adet kültür ve sanat merkezi ve 6 adet otopark… Bunların dışında sosyal hayat, turizm, eğitim, sosyal belediyecilik, imarla alakalı birçok konu var. Bunlar hazırlanırken sorun yığınlarının ortadan kaldırılması amacıyla hazırlandığını gördük. Ancak, 13 adet alt ve üst geçit yapılması planlamış, seçim vaatlerinizde 111 noktada trafik noktasında düzenleme yapılmasına ilişkin açıklamanız vardı. 111 ve 13 değerlendirmesi yaptığımızda ortada çok ciddi bir fark olduğunu düşünüyorum. Örnek olarak 6 otopark planlanmış, yine sizin seçim vaatlerinde belirtmiş olduğunuz otopark araç kapasitesinin 100 bin olacağı yönünde açıklamanız vardı. Bugün otopark araç kapasitesi 62-63 bin olduğuna göre aradaki farkın tamamlanması için her bir otoparkın 6 bin kapasitesi olmasını bekliyoruz. Ulaşımla alakalı raylı sistemlere gelecek olursak. Narlıdere Metro hattı ve Buca-Üçyol Metro hattı dışında yeni raylı sistemlerin trafik ve altyapı sorununu ortadan kalkması adına hayata geçirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Turizm ve tanıtıma yönelik hassasiyet gösterdiğinizi biliyoruz ama özellikle 2 konuda eksikliğin olduğunu bildirmek isteriz. Selçuk’ta gerçekten bütün tarihi alanlar bizim için çok değerli, Meryem Ana ve Efes gibi ciddi bir turist çekim merkezi olan alanlarla ilgili herhangi bir çalışma yapılmadığını görüyoruz. Sağlık turizmi noktasında elimizde çok iyi argümanlar olduğunu biliyoruz, termal kaynaklar var, planda bu alanda eksiklikler var.” İZMİR HALKINA HAKSIZLIK YAPILDIĞI KANAATİNDEYİM Büyükşehir Belediyesi’nin 2020-2024 yılları için 50 milyar TL civarında yatırım planlaması yapıldığını ifade eden AK Partili Hızal, “Stratejik planda 2020-2024 yılları arasında toplamda 50 milyar civarında yatırım planlaması yapıldığını görüyoruz. Bu hazırlıkların yapılması realist olursa kente bir şey kazandırabileceğini gördük, sadece yasal zorunluluklarla yapılan planların sonrasındaki yansımalarının kente katkı getirmediğini biliyoruz. 50 milyar TL yatırım planlaması, belediyemizin yaklaşık 8, 8 buçuk milyar geliri olduğunu düşünürsek ve yüzde 40-45’ler seviyesinde yatırım oranı olarak değerlendirdiğimizde kabaca 20-25 milyar gibi bir rakam ortaya çıkıyor. Kalan 20-25 milyarı hangi kalemlerden, hangi kaynaklardan elde edileceği planda çok açık göreceğiz. Bunları ilerleyen aşamalarda mutlaka değerlendireceğiz ama şunu da görmek mümkün; 2024 yılı sonunda 11 milyar borçlanma öngörülüyor. Bunu da esasında şuan ki borcun üzerine ekleyerek koyarsak İzmir halkına bir haksızlık yapılacağı kanaatindeyim” dedi. ALGI YÖNETİMİ YAPILIYOR Stratejik plan oluştururken algı yönetimi yapıldığını savunan Hızal, “Bazı ana başlıklar noktasında şöyle bir sıralama var; Özellikle hükümet tarafından sürekli mevzuat değişikliği yapılması, merkezi hükümetin belediye tarafından yapılan projelere destek olmaması ve genel anarşi durumu gibi maddeler belirlenmiş. Bizce burada doğru olmayan algı yönetiminin söz konusu olduğunu görüyoruz. Mazeret üretmek istesek bir sürü mazeret üretiriz ancak bu şehrin yöneticileri olarak bu mazeretleri iterek bir mücadele vermek zorundayız. Burada mesele mazeret üretmek olmaması gerekiyor, önümüzdeki argümanlar ve paydaşlardan faydalanarak İzmir’i daha iyi noktalara taşımak durumundayız. Bu planların hazırlık aşamasında sendikalar, STK’lar, çalışanlar, kurumların bir kısmından görüşler aldınız ama esasında bunların çok geniş tabana yayılarak, uzun bir süre içerisinde yapılması gerekirdi diye düşünüyoruz. Bu çalışmanın 6 aylık bir çalışma olduğunu biliyoruz, siz de bu plan noktasında katkı koyabileceğimizi söylemiştiniz. Ama biz 3 gün içerisinde stratejik planı tartışmak yerine ve değerlendirmektense bu plan taslağının önümüze gelmesinden önce meclis üyelerimizle bir toplantı yapılabilirdi, çok daha sağlıklı olurdu” diye konuştu. HEPİMİZİ ACITACAK BİR İFADE VAR Hızal, “Stratejik planda hedef koymuşuz. İzmir dünya kültür ve sanatlarının buluşma noktası haline gelecek demişiz, çok güzel bir hedef. Ancak hepimizin içini acıtacak bir ifade var. Riskler bölümünde; ‘Şehrimizde ve ülkemizin diğer yerlerinde yaşanabilecek bombalı saldırı olaylarının organizasyonların iptal edilmesine neden olması’ diye bir ifade var. İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlanan bir stratejik planda olmaması gereken bir ifade olduğunu düşünüyorum. Terörizm sadece Türkiye’nin sorunu değil, tüm dünyada bir tehlike. Bu ifadenin bu kitapçıktan çıkarılmasını talep ediyorum” dedi. ESHOT OY BİRLİĞİYLE GEÇTİ Hızal son olarak şunları söyledi: “ESHOT’un bin 536 adet aracının olduğunu biliyoruz ve her yıl 100 adet araç alınacağını görebiliyoruz. ESHOT’un araç yaş ortalamasının 9-10 seviyelerinde olduğunu düşünürsek, bu filonun gençleştirilmesi adına her yıl 100 adet araç alarak bu filonun yaş ortalamasının gençleştirilmesinin mümkün olmayacağını belirtmek istiyorum. Bunun 200’ler seviyesine çıkarılması gerektiğini söylemek isterim. Asıl mesele planın hayata geçirilmesi… Önümüzdeki süreçte bunları değerlendireceğiz ve takipçisi olacağız, muhalefetin görevi budur. Bu eleştirilerimize ve eksiklilere rağmen olumlu oy kullanacağımızı ifade etmek isterim” dedi. Söz alan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanvekili Mustafa Özuslu, “CHP grubu olarak bu cümlenin ‘organizasyonların çeşitli olumsuzluklar nedeniyle’ şeklinde değiştirilmesini talep ediyoruz” diye konuştu. SOYER’DEN ELEŞTİRİLERE CEVAP VE TEŞEKKÜR Başkan Soyer, stratejik planın oy birliği ile geçtiği için AK Parti grubuna teşekkür ederken, “AK Parti grubuna teşekkür ediyorum. İzmir’in geleceğini ilgilendiren planın eksikliklerinin yanlışlarının ifade edilmesine rağmen oybirliği ile geçirilmesi son derece gurur vericidir. Kampanya döneminde bahsettiğimiz 111 nokta sadece akıllı trafik noktalarının uygulanacağı yer. Bu sadece bir omurga çalışma” dedi. SOYER; 50 MİLYARI ÇOK BULDUNUZ AMA AK Partili Hızal’ın bütçe eleştirilerine cevap veren Soyer, “50 milyar liralık bütçeyi çok buldunuz, kaynak nereden olacak dediniz ancak fazla bulduğunuz bir yatırım yok tersine eksik bulduğunuz yatırımlar var. Sizin bahsettiğiniz projeleri de eklersek rakam çok daha fazla yükselir. Bu rakamın kaynağının nasıl bulunacağını elbette birlikte çözeceğiz” dedi. TÜRKİYE’NİN EN YÜKSEK KATILIMLI BİR PLAN “Paydaş analizi konusunda sadece fonları eleştirdiniz. Türkiye’de en yüksek katılımla gerçekleşen planı onaylayacağız bugün” diyen Soyer, “Aylar öncesinde ilk adımı atarken 800 çalışanımızla ilk adımı attık. Büyükşehir Belediyesinin temsilcilerinin yer aldığı ilk buluşmaydı. Planla ilgili vizyonu değerlendirdik. Anket çalışmaları ve birçok buluşma devam etti. İlçe belediye başkanlarımızla saatler süren toplantılar yaptık. İlçeler ve Büyükşehir belediyesi ile uyumunu sağlamak istedik. Senkronize etmeye çalıştık büyün ilçe başkanlarımız bu konuya hassasiyet gösterdi. Her birinin planı büyükşehirin planıyla uyumlu hale gelecek. Üniversitelerin rektörleri ve akademisyenleri bir araya geldik onlarla müzakere ettik. TMMOB’a bağlı oda başkanları, ticaret odası, sanayi odası, ESİAD EGİAD gibi STK’larla bir araya geldik. Çok geniş katılımlı bir plan ortaya çıkacak. Hepimiz iftihar ediyoruz iftihar edeceğiz” diye konuştu. 'HÜKÜMET DESTEK VERMİYOR BU GERÇEĞİ GÖRMEZDEN GELEMEYİZ' Başkan Soyer risk faktörleri bölümü için AK Parti’nin getirdiği cevap verdi. Soyer, “Hükümet desteğinin olmaması risk olarak ifade edilmesi, bunun siyaset diliyle bir ilgisi yok, hükümet desteğinin olmadığı gerçeğini görmemek mümkün değil. Bunun bir eksiklik olduğunu görmemek mümkün değil. Ben dilimi istediğim kadar başka türlü kullanayım, nazik bir üslup kullanalım ama bu gerçeği görmemizi engellemek mümkün değil. Bu bir realite diliniz o vakayı görmeye engel olamaz. O cümle de bu vakanın ifade edilişi. Biz Çiğli tramvayının neden bugüne kadar onayını alamadık, balıkçı barınağının neden tahsisi yapılmadı bunu görmeyecek miyiz?” diye konuştu. SOYER’DEN KEMERALTI AÇIKLAMASINA CEVAP Başkan Soyer tartışmalara sebep olan ‘kemeraltı’ ile ilgili sözlerine açıklık getirerek, “Kemeraltı esnafımızla bir toplantı yaptık. Kemeraltı aslında bu şehrin tek taşıdır, en büyük hazinesidir, Kemeraltını şöyle hayal ediyoruz. Konak Pier’den başlayarak, Saat Kulesi, Havra, Agora oradan Kadifekale, bizim önümüzdeki 5 yıl içinde en çok yapmayı hedeflediğimiz şey, Pier’den Kadifekale’ye kadar olan güzergahı pırıl pırıl turizm destinasyonu haline getirmektir. Bu güzergahı pırıl pırıl yaparsak, tertemiz yaparsak işte o zaman dünyanın ilgisini çekecek cazibe merkezi haline gelecek. Seferihisar’da Sığacık’ı marka haline getirdik bu dönemde de Kemeraltını marka haline getireceğiz. Kemeraltı, İzmir’in dünya markası haline gelmesin kaldıraç olacaktır” dedi. SOYER CUMHURBAŞKANI İLE TOPLANTIYI ANLATTI Çarşamba günü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Büyükşehir Belediye Başkanları arasında Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde gerçekleşen toplantıya dair detayları aktaran Başkan Soyer, “Cumhurbaşkanımızla yaptığımız toplantıda yaklaşık 2 buçuk saatlik toplantı, kimse kimseye inceltecek bir söz etmedi. Bence içerikten çok daha kıymetli olan formattı, 30 belediye başkanı bir tarafta oturdu, karşımızda da hükümetin tüm bakanları sadece iki bakanımız eksikti olağanüstü güzel bir iletişimdi. Hangi bakanlıkta hangi işlerimiz bekliyor, tüm taleplerimizi ilettik. İlgili bakanlıklarımız da taleplere ve eleştirilere tek tek cevap verdi. Eğer bu devam ederse, bu güzel iletişim dili sürdürebilirinse bundan Türkiye İzmir faydalanır. Bizim İzmirli olarak Türkiye’ye örnek olmamız gerek. Çünkü insanlar bizi örnek alıyor” dedi.