CHP’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Tunç Soyer olduktan sonra AK Parti ve MHP’de siyaset yapanların belli bir bölümünün “yüzleri” güldü.

Bu “yüz gülme” meselesinin altında ise “Bizim için kolay lokma” değerlendirmeleri yatıyordu!

AK Parti ve MHP kurmayları ilk olarak Soyer’i babası üzerinden eleştirdi ancak bu kamuoyunda pek karşılık görmedi. Ardından da Soyer’i HDP’ye yakınlığı ile eleştirdiler. Bu tür eleştiriler bana kalırsa havada kaldı.

Soyer ise, bu iki konuda yapılan eleştirilere hep makul yanıtlar verdi. Soyer’in buradaki tutumunun kendi hanesine artı yazdığını söyleyebilirim.

Soyer; özellikle hükümete ve AK Parti’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Nihat Zeybekci’ye yönelik eleştirel değerlendirmeleri sonrası ne kadar donanımlı ve siyaseti bilen biri olduğunu kendisini tanımayanlara gösterdi! (Bu yorum sadece bana ait değil aslında…AK Parti ve MHP’de siyaset yapan birçok partili bu değerlendirmelerini benimle paylaştı)

Aslında bundan önce belirtmeme gereken bir şey daha var. Aday belirleme sürecinde Soyer ve ekibinin siyasi manevralarının ne kadar etkili olduğundan bahsetmem gerekiyor. Yazmayacağıma söz verdiğim için sadece şunu söyleyebilirim ki 28 ilçeden sadece 3-4 ilçe dışında Soyer’in “olumlu” baktığı isimler aday oldu.

Bahsettiğim o 3-4 ilçede ise “olumsuz” baktığı isimler oldu anlamı çıkmasın! Oralarda sadece beklemediği isimler başkan adayı olarak atandı.

Soyer ve ekibi siyasi tecrübelerini şimdi de meclis üyesi listelerinde ortaya koyuyor. “Siyaseti bilmez” şeklinde eleştirilerine inat Soyer burada da ekibiyle birlikte gerekli müdahalelerin hepsini yapıyor. Soyer’in istemediği bir kişinin bile Büyükşehir’de Meclis üyesi olacağını düşünmüyorum.

Büyükşehir adayı Tunç Soyer siyasetin tek başına yapılmadığını, ekiple birlikte, herkesin görüşünü alarak yapılmasını özümsemiş bir siyasetçi profili çizdiğini özellikle belirtmem gerekiyor.

Soyer’in bir televizyon programında son yaptığı açıklamaların satır aralarını iyi okumanızı istiyorum.  

“Genel sekreterden başlayarak temizlik işçilerine kadar kimsenin ekmeğiyle oynamadan birlikte çalışacağız”

Kim ne derse desin; Bu sözler Büyükşehir’de çalışan tüm bürokratlara, işçilere derin bir nefes aldırdı! İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun Ankara’dan transfer ettiği ve Genel Sekreterlik görevini verdiği Buğra Gökçe’nin 31 Mart’tan sonra eğer Soyer seçimi kazanırsa görevine devam edeceğinin sinyalini aldık.

Bana kalırsa Soyer gerçekten en akıllı hamlesini yaptı! Büyükşehir’i ve İzmir’i “en iyi bilen” bürokratların başında gelen Gökçe’nin aynı görevde devam etmesinin Soyer’e de büyük katkısı olacaktır.

Tüm bu ifade ettiklerimi topladığımızda Soyer’in de en az Kocaoğlu kadar “kurt” bir siyasetçi olduğunu görüyoruz.

En azından ben böyle düşünüyorum.