1 Temmuz Denizcilik ve Kabotaj Bayramı’nın 93. yılını bu yıl da büyük coşkuyla kutlayacaklarını belirten Öztürk, üç tarafı denizlerle çevrili Türkiye’nin kıyıları, stratejik öneme sahip boğazları, körfezleri ve liman şehirleri, zengin balık çeşidi ile bir deniz ülkesi olduğunu söyledi. Öztürk, “Barbaros’un, Piri Reis’in torunları olarak hayalimiz denizci millet denizci ülke hedefini yakalamaktır. Bugün deniz filosu büyüklüğü bakımından dünyada 15. sırada yer alıyoruz. Ancak bu yeterli değil. Mega gemiler, insansız limanlar ve yeni teknolojilerle inanılmaz bir değişim yaşanan denizcilikte daha hızlı ilerlemeliyiz. Lojistik biliminin gerektirdiği tüm altyapılar, demiryolları, karayolları ile bağlantıları olan, çağdaş yönetim sistemler ile yönetilen, yeni nesil gemilere en kısa sürede ve yüksek verimde hizmet edecek limanlarla ülkemizin lojistik gücünü ve coğrafi kıymetini artırmak zorundayız. Yükümüzü denize en hızlı ve en az maliyetle indirdiğimiz ölçüde rekabet gücümüz artar” diye konuştu. ASYA İLE AVRUPA ARASINDA DOĞAL KÖPRÜYÜZ Anadolu’nun Asya ile Avrupa arasında doğal bir kara, deniz ve enerji köprüsü olduğuna dikkat çeken Öztürk, “Uzakdoğu ile Batı Avrupa’yı deniz ve demir yolu ile bağlamayı planlayan Tek Kuşak Tek Yol Projesi’nin içinde demiryolu ve limanlarımızla yer almalıyız. Şangay’dan Londra’ya gönderilen bir konteynerin güzergâhında mutlaka ülkemiz limanları bulunmalıdır” dedi. Ege Bölgesi’nin Anadolu’nun lojistik bölgesi, İzmir’in limanlar şehri olarak planlanması gerektiğini belirten Öztürk, her biri alanında uzmanlaşmış ve yapıcı rekabet içinde çalışacak limanların Ege’nin ve Türkiye’nin üretim gücüne büyük destek sunacağını söyledi. , YÜZÜLEBİLİR KÖRFEZ HEDEFİ İzmir’in liman ve deniz şehri kimliğini güçlendirecek her projeye destek verdiklerini ifade eden Öztürk, İzmir Körfezi’nin yüzülebilir hale gelmesini ve İzmir Limanı’nın kapasitesinin artmasını sağlayacak İzmir Körfezi Rehabilitasyon Projesi’ni yakından takip ettiklerini vurguladı. Öztürk, 30 Haziran’da Urla’da Türkiye Yüzme Federasyonu işbirliği, İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Urla Belediyesi destekleri ile yapacakları açık su yüzme yarışıyla hem Körfez’de yüzme hayaline bir adım attıklarını hem de yüzme sporunu teşvik ettiklerini söyledi. DENİZ TURİZMİNDE YELKENLER FORA Turizm sektöründe son birkaç yıldır yaşanan toparlanma ile beraber Türk deniz turizminde yelkenlerin fora olduğunu ifade eden Öztürk, mavi yolculuğu dünyada marka yapan Türkiye’nin deniz turizmi ve su sporlarında gideceği daha çok yol olduğunu ifade etti. Öztürk, ülke tanıtımı için çok önemli olan kruvaziyer turizminde yeni bir yükselişin eşiğinde bulunduklarını da vurguladı. Türkiye ile Yunanistan’ın aynı denizi paylaşan iki ülke olduğunu belirten Öztürk, iki ülkenin Ege’de deniz turizminde daha yakın işbirliği içinde bulunması için yapılan çalışmalara destek olduklarını açıkladı.