CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında öğretmenlerle ilgili konuştu.

Kılıçdaroğlu'nun öğretmenlerle ilgili açıklamalarından satır başları şöyle:

"Öğretmenlik mesleği dünyanın bütün toplumlarında farklı bir yere sahiptir. Öğretmen kişileri eğitir. Onlara dünyayı öğretir. Kainatı öğretir. Soru sormayı öğretir. Öğretmen bir toplumun, kitlenin, bireyin, ailenin ufkunu açan tek aktördür.

Öğretmenlere her zaman saygı duymak zorundayız. Öğretmenlerle ilgili çok güzel laflar ediyoruz. Ama 21. yy Türkiye'sinde öğretmenlerin durumu nedir? Bir toplumu geri bıraktırmak istiyorsanız yapacağınız tek şey var eğitim sistemini bozmak. Eğitilen toplumların yönettiği toplum haline gelirsiniz.

Osmanlı böyle çöktü. Okuma yazma oranı 1920'lerde yüzde 10 civarındaydı. www.gercekgundem.com 'un derlediği habere göre Kılıçdaroğlu konuşmasını şöyle sürdürdü: Bir öğretmen bütün çabasını, bilgisini çocuğa veriyorsa mükemmel öğretmendir. Öğretmen ay başını nasıl geçireceğğim diye düşünmemeli. Enerjisini çocuğa vermeli. Almanya'da öğretmenin aldığı maaşın yüzde 35'ini, Hollanda'da yüzde 38'ini veriyoruz. Meksika'dan yüzde 46 daha az para alıyor.

2002 yılında 17 çeyrek, bugün 8.5 çeyrek altın alabiliyor. Eşit işe eşit ücret diye evrensel bir kural vardır. Öğretmenleri farklı klasmanların içine sokamamız gerekiyor. Kadrolu öğretmenler, bir de sözleşmeli öğretmenler var. İş güvenceleri yok, daha düşük maaş alıyorlar, zor koşullarda görev yapıyorlar. Sayıları 103 bin civarında. Bir de ücretli öğretmenler var. En garibanları. Sözleşmeli, kadrolu öğretmen bir yere gittiyse milli eğitim müdürü bulur. Aldığı ücret açlık sınırının altında. Saray iktidarının Türkiye'yi getirdiği nokta budur. Bu öğretmenlerden hangisi ay başını rahat geçiriyorum diyebilir.

Ataması yapılmayan öğretmenler var. 700 bin.  Bir de rehabilitasyon öğretmenleri var. Enflasyondan sonra bunlara ödenen paralarda 3te 1oranında indirim yapıldı. Bedeli öğretmenler ödüyor. KHK'lı öğrretmenler var. Sayıları 35 bini aştı. Attınız bir köşeye. Sorunu yaşayan sizsiniz. Peki CHP size ne vaat edecek. 11 madde halinde takdim edeceğim.

1- Öğretmenleri 657 sayılı kanundan çıkaracağız. Meslek kanunu çıkaracağız. Ayrı ve bağımsız.

2- Öğretmenlere 3600 ek gösterge verilmesini savunmuştuk. Saray'da oturuyorlar ek göstergeyi unuttular. 3600 ek göstergeyi verecek olanlar da bizleriz.

3- Her 24 Kasım öğretmenler gününde öğretmenlere birer aylık ikramiye vereceğiz. Öğretmene verilen para en helal paradır. Hiçbir kişi de çıkıp öğretmene para vermeyin diyemez.

4- Sözleşmeli, ücretli öğretmen bunları bitiriyoruz. Öğretmen öğretmendir. Eşit işe eşit ücret. Bunu yapacağız.

5- Okullarda öğretmen açığı var. 3 alanda devlet açığı kabul etmez: Eğitim, güvenlik sağlık. 3 alanda bütün kadrolar dolu olmaak zorundadır.

6- Taşımalı eğitime son vereceğiz. Ne demek taşımalı eğitim? Nerede çocuk varsa orada okul, öğretmen olacak. Öğretmen Türkiye coğrafyasına ne kadar dağılırsa aydınlanma da o kadar hızlı olur. Taşımalı eğitim mi olur. Öğretmen var. 700 bin kişi bekliyor sırada. Öğrenciyle öğretmeni Ferhat ile Şirin gibi bulşturacağuz.

7- Öğretmenlere insan onuruna yakışır bir şekilde ücret vermeliyiz. Astronomik bir rakam veremeyiz. Öğretmenler yoksuluuk sınırının altında aylık almayacak.

8- KHK'larda beraat edenler, takipsizlik kararı verilenlere iş başı yaptıracağız. Yeniden eğitime devam et diyeceğiz.

9- Verginin eğitime harcanması gereken kısmı devlet okullarına harcanmalı. Özel okullara değil. Devlet okullarında veliyi toplar para toplar temizlik yaptırırsınız.

10- Ne demek birleştirilmiş? 21. yy'da 1.,2.2.3 sınıf aynı odada ders görüyoruz. Bu uygulamaya son vereceğiz. Para yok diyeceklerdir. Kimse endişelenmesin. Bu kardeşinin eski maliyeci. Para nerede, nasıl bulunur en iyi bilen kişilerden birisi benim.

11- Okul aile birliklerine yasal statü kazandıracağız. Okul aile birliği ile okul arasındaki ilişkiyi sağlıklı bir zemine oturtacağız.

Bu kadar ayrıntılı bir vaat listesini Türkiye Cumhuriyeti tarihinde CHP'den başka hiçbir siyasi parti koymamıştır.

Sorunlardan korkmayacağız. Sorunların üzerine yürüyeceğiz. Oturup konuştuğumuz zaman yanlışları gidermek, doğruları yakalama şansımız olur. (GerçekGündem)