"PARTİMİZİ DE ÜLKEMİZİ DE NORMALLEŞTİRECEĞİZ!

Sayın Basın emekçileri,

Cumhuriyet Halk Partisi’nin değerli üyeleri,

OHAL koşullarında adil ve eşit olmayan bir ortamda yapılan seçimlerin bir sonucu olarak Türkiye'de rejim değişti.

Örgütlü kötülüğün ve kutuplaştırıcı siyasetin karşısına güçlü ve yarın hayali kuracak bir alternatif yaratamadık.

24 Haziran’da sadece bir seçim kaybetmedik, süreci iyi yönetemediğimiz için CHP’yi destekleyen ve bize gönül veren milyonlarca insanı hayal kırıklığına uğrattık!

"YÜZLEŞMEDEN YEREL SEÇİME GİTMEK DAHA AĞIR BİR YENİLGİYE TAŞIYACAK"
Bu gerçekle yüzleşmeden yerel seçimlere gitmenin bizi daha ağır bir yenilgiye taşıyacağını gördüğümüz için değişim istiyoruz.

Gerekçeler üretip onun arkasına saklanmaktan da, yenilgileri galibiyet gibi sunmaktan da artık vazgeçmek istediğimiz için değişim istiyoruz!

Bu seçimde bir kez daha merkeze ve sağa yaslanarak başarılı olunmayacağını gördük…

Ayni şeyleri yapıp farklı sonuç alınamayacağını söylemekten bıktık, usandık...

CHP'LİLER TEK ADAMIN AKLINI DEĞİL, KOLLEKTİF AKLI SAVUNUR
Cumhuriyet Halk Partisi’nin değerli üyeleri,

Sevgili Delege arkadaşlarım,

CHP'liler kul değil bireydir.

CHP'liler biat kültürünü değil yurttaşlık kültürünü öne çıkarır.

CHP'liler otoriteyi değil, özgürlüğü savunur, tek adamın aklını değil kollektif aklı savunur!
Genel Başkan şu an yaşadığımız tartışmalara meydan vermeden, değişim talebiyle partiyi kurultaya götürseydi şimdi ne imza tartışması ne de parti içinde istenmeyen kutuplaşmalar yaşanırdı!

"CHP'DE KURULTAY TARTIŞMASI ÖRGÜTSEL VE SİYASİDİR"
Partimiz zaman kaybetmez, partide tek adam olmanın yolunu açan tüzüğü demokratikleştirir ve parti içi demokrasiyi işletirdik…

Ve biz şimdi siyaset yapma tarzımızı değiştirmeyi ve yerel seçimler dahil geleceğimizi planlamayı konuşuyor olurduk!

Ancak maalesef bu yapılmadı.

Bu yapılmadığı gibi CHP’de yapısal sorunlar, örgütsel ve siyasi sorunlar kişilere indirgenmeye çalışıldı.

Çok açık ki, CHP'de kurultay tartışmaları kişisel değil örgütsel ve siyasidir.

Değişim kişilere makam aramak değildir.

Değişim, partimizi iktidara taşımak için gereklidir!

Sevgili Genel başkanım,

Partimizin Değerli Yöneticileri,

Olağanüstü Kurultay talebi etrafında yapılan tartışmaların, delege iradesine yönelik olarak yapılan baskılar bize yakışmıyor.

Aramızdaki yoldaşlık hukukunu ciddi bir biçimde zedeliyor!

Üstelik zedelenen yalnızca yoldaşlık hukuku da değil, çok önemli değerlerimiz de yara alıyor. Kavgacı ve ötekileştirici dil, hoşgörüyü ortadan kaldırıyor, hepimizi incitiyor!

Partimizin merkezinde oturan arkadaşlarımız kendilerini "ev sahibi” kendileri gibi düşünmeyenleri de “misafir" olarak görüyor.

Oysa sosyal demokrat bir partide kendisini ev sahibi, başkasını misafir görenler sosyal demokrat olamazlar!

Millet İttifakı’nda yer alan partilere gösterilen sevginin, toleransın binde biri bile olağanüstü kurultay isteyen partililere gösterilmiyor!

Biz, Gezi’de, Hayır Kampanyası’nda, Adalet Yürüyüşü’nde, 24 Haziran’da birlikte yürüdük, yarın yerel seçimlerde mahallede, ilçede, ilde yine birlikte yürüyeceğiz!

Mahkeme kapılarında “faşizme karşı omuz omuza” sloganları altında yan yana duran bizler, yeni rejimde sürekli hale getirilen OHAL koşullarında yine yan yana yürümeye devam edeceğiz.

"CHP'YE ÜYE OLAN YOLDAŞTIR VE YURTTAŞTIR"
Partinin yönetim biçiminde, politik hattında, politika yapma tarzında farklı düşünmemiz kadar doğal bir şey olamaz, çünkü biz sol, sosyal demokrat bir partiyiz. CHP’de üye olan, sosyal demokrasinin iktidarını savunan herkes, hem Alevidir, hem Sünni! Hem Kürt, hem de Türk’tür ama bütün kimliklerin üzerinde, yoldaştır ve yurttaştır!

"İL BAŞKANLARI VE MİLLETVEKİLLERİ KAYIPLARI SORGULAYACAĞINA..."
Cumhuriyet Halk Partisi’nin değerli üyeleri,

Sevgili Delege arkadaşlarım,

Bu seçim sonuçları bir kez daha gösterdi ki, Türkiye’de sol, sosyal demokrat hareketinin yenilenmeye, yeniden yapılanmaya ve en başta da sağa ve merkeze benzeme çabasından vazgeçerek kendisi olmaya ihtiyacı var!

İl başkanları ve milletvekilleri kendi illerindeki yüzde 5'lik yüzde 10'luk kayıpları ve nedenlerini sorgulayacaklarına kameraların karşına geçip, hem parti içi kutuplaşmayı koruyorlar hem de değişim isteğine tavır alarak fiili olarak yenilgiyi meşrulaştırıyorlar!

Görevleri partiyi iktidara taşımak olan yöneticiler, bunu beceremedikleri gibi, “biz bu işi çok daha iyi yaparız ve partiyi de iktidara taşırız” diyenlerin de önünü kesmek için “enerjimizi parti içi gündemlere harcayıp kurultay sürecinde heba etmeyelim” lafının arkasına sığınıyorlar…

"İKTİDAR DEYİNCE PARTİ İÇİ İKTİDARI ANLIYORLAR!"
Çünkü onlar maalesef iktidar deyince parti içi iktidarı anlıyorlar!

Oysa iktidar dediğiniz şey devletin kendisidir, yerel yönetimlerdir!

Bu zihniyetten bir an önce kurtulmamızın ve iktidara yürümenin yolu, bakış açımızı da siyaset yapma tarzımızı da değiştirmekten geçer!

Uzun zamandır koalisyon dâhil iktidar olamayan partimizin asıl sorunu esas olarak, kimin genel başkan olacağı değil, hangi kadrolarla ve hangi yönetim anlayışıyla partimizi iktidara taşıyacağımızdır!

Bu nedenle partimiz kişisel kinler ve kavgalar üzerinden, dengeler arasında yaratılan yarılmalardan değil ideolojik ve politik duruştan beslenmelidir.

Biz bunu istiyoruz!

Çünkü bu ülkenin kamucu ve halkçı politikalara ihtiyacı var!

Çünkü bu ülkenin laik, bilimsel ve sorgulamaya dayalı eğitime ihtiyacı var!

Çünkü bu ülkenin özelleştirmede değil, millileştirmelere ve kooperatiflere ihtiyacı var!

KILIÇDAROĞLU'NA "KURULTAYI TOPLAYIN" ÇAĞRISI
Sayın Genel Başkanım,

sizinle uzun süre birlikte çalışan ve size saygı duyan biri olarak giderek sertleşen bu süreci lütfen bitirin, imzaları beklemek yerine kurultay delegelerinin taleplerine sahip çıkın, olağanüstü kurultayı toplayın.

Cumhuriyet Halk Partisi’nin sevgili delegeleri,

Partimizin örgütsel ve siyasi olarak yenilerek yerel iktidarları alması için artik bu tartışmayı bitirelim.

"DOSTA-DÜŞMANA DEMOKRASİ DERSİ VERELİM"
İradenize de, imzanıza da sahip çıkın!

Parti içi yarılmaya ve kutuplaşmaya izin vermeyelim.

Kişisel hesaplarımızı bir kenara bırakalım.

Değişim ve dönüşüm için partimizi Olağanüstü Kurultaya birlikte götürelim.

Faşizme karşı omuz omuza yürüyenleri karşı karşıya getirmek bir yana saflarımızı hem daha da sıklaştıralım, hem de daha da büyütelim!

Dosta-düşmana demokrasi dersi verelim!

Bilelim ki CHP değişirse Türkiye değişir!

Yaşasın Cumhuriyet Halk Partisi!

Yaşasın laik ve demokratik Türkiye"