Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Topkapı kampüsünde düzenlenen Fatih, Silivri, Topkapı ve Zeytinburnu sosyal güvenlik merkezleri toplu açılış törenine katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın hedefinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu vardı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun 90’lı yıllarda SSK Genel Müdürü olduğu dönemi eleştiren Erdoğan, şehir hastanelerini örnek gösterdi. Şehir hastanelerinin zarar ettiği eleştirilerine de yanıt veren Erdoğani “Halkımıza hizmet için zarar ediyorsak, varsın zarar edelim” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şu şekilde:
Sosyal güvenlik sistemimizi yeniden inşa ettik. Hem hizmet sunumunda hem de kalitede düzenleme yaptık. Büyük bir iletişim ağı kurduk. Kağıt üzerinden yürütülen hizmetleri elektronik ortama taşıdık. 17 yılda emekli maaşlarını 4 kata varan oranlarda artırdık. Prim ödemesine ve yılına bakmaksızın hiçbir emekli maaşının bin liranın altında kalmamasını sağladık. Tasarruf Teşvik Fonu ve konut edindirme kesintilerini yıllar sonra ödedik. Devletin millete borçlu kalmasının önüne geçtik.
Sağlık hizmetlerinden yararlanmada prim borcu sistemini getirdik. Ülkemizde genel sağlık sigortası şemsiyesi dışında kimseyi bırakmayacak bir sistem kurduk. Bu sistemde herkese birinci sınıf sağlık hizmeti sunuyoruz. Yeşil kart gibi vatandaşı rencide eden sistemlere son verdik. Elektronik reçete sistemi ile yanlış doz, yanlış ilaç olaylarına son verdik. Evde sağlık hizmeti sunumu başlattık. Artık vatandaşlarımız istedikleri hastaneden sağlık hizmeti alabilmekte, istedikleri eczaneden ilaçlarını temin edebilmektedir. Şimdi protez olayında da annelerin babaların yanındayız. Yerli ilaç üretimine özel önem verdik. Gençlerimizin okullarından mezun olduktan sonra iki yıl daha sağlık hizmetinden yararlanmasını sağladık.

"TOPLAM İSTİHDAM 29 MİLYONUN ÜZERİNE ÇIKTI"
Kayıt dışı istihdamı yüzde 52'den yüzde 36 seviyesine indirdik. Aktif sigortalı sayısını 12 milyondan 21 milyon 410 bine çıkardık. Toplam istihdam 29 milyonun üzerine çıktı. Daha önce yüzde 8,4 seviyesine kadar düşürdüğümüz işsizlik oranı, geçtiğimiz yılın ağustos ayında maruz kaldığımız kur, enflasyon, faiz saldırısının ardından yüzde 14'e kadar çıktı. Bu oranın özellikle eylül verisinin de belli olmasıyla birlikte yeniden düşmeye başlamasını bekliyoruz. Hedefimiz çalışan herkesin kayıt altında olmasını sağlamaktır. İnsanımıza sadece iş değil, yüksek hayat standardı da sağlamayı amaçlıyoruz. Bunun için istihdam politikası geliştirilmesine önem veriyoruz. İstihdamda son dönemde yaşadığımız kayıpları da hızla telafi ediyoruz, edeceğiz.

Bay Kemal IMF kapısını CHP zihniyeti açtı, biz değil. IMF'ye borcumuzu sıfırladık, artık onlarla işimiz yok. Turizmde bereketli bir sezon geçiriyoruz. Görünen o ki, bu yıl turist sayısı 50 milyonu aşacak. Türkiye artık önemli bir destinasyon oldu dünyada.

"ENFLASYON DA İNŞALLAH TEK HANELİ RAKAMA İNECEK 2020'DE"
Merkez Bankası Başkanı'nı görevden aldık. Faiz, yüzde 40'a doğru gitmişti. Yeni Merkez Bankası Başkanımızla beraber şu anda faiz oranı yüzde 13,5'a kadar indi, daha da inecek. Enflasyon da inşallah tek haneli rakama inecek 2020'de. Aylık enflasyon yüzde 8,6 ile son bir buçuk yılın en alt seviyesine indi. Faizlerin gerilemesiyle konutta, otomobil satışında artış oldu. Faizler daha da düşecek. Bu istihdamın ve büyümenin artması anlamına gelir.

Sosyal güvenlik sistemimizin kendi kendini finanse etme oranı çok yüksek. Verilen hizmetlerin hem yelpazesi genişlediği hem kalitesi yükseldiği halde sosyal güvenlik kurumumuzun gelirlerinin giderlerini karşılama oranı yüzde 71,5'ten yüzde 89,4'e çıktı.

EYT AÇIKLAMASI
Tutturmuş erken emeklilik, İskandinav ülkelerinin çoğu bu yöntemle battı. Niçin erken emeklilik? Ne zaman emekli olması gerekiyorsa o zaman emekli olsun ve parasını en güzel şekliyle alsın. Bizim ülkenin başına da bu erken emekliliği dolayanlar maalesef bunun bedelini ödeyecekler ve ödediler. Bu hesap yanlış hesaptır, seçim kaybetsek de ben bu işte yokum.
Son Amerika seyahatini izlediniz ve Amerika seyahatinde yaptığımız görüşmeler, orada vardığımız neticeler ve Barış Pınarı Harekatı ile ilgili Mehmetçiğimizin özellikle Suriye'nin kuzeyinde aldığı başarı ve kazandığımız hamdolsun o mücadele bir şeyi ortaya koyuyor: Bu millet bir şeye inandı mı bunu başarır.
YPG ve PYD'yi 'Kürt' diye tanımlamak saygısızlığın daniskasıdır, onlar teröristtir. Bay Kemal teröristlerle beraber yürüdü. PKK ile beraber yürüdü, PKK'nın destekleriyle beraber yürüdü ve bu gerçekler belgelerle, filmlerle her şeyiyle elimizde.
Ülkemize yönelik saldırıların, önümüze kurulan tuzakların bir süre daha devam edeceği anlaşılıyor. Türkiye bu tür kuşatmalarla teslim olacak bir ülke değildir.

Ayrıntılar geliyor...