Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde 15 yıl sonra bir ilk yaşandı. CHP grubu tarafından yapılan itirazlar sonucu TBMM Genel Kurulu’nda 15 yıl aradan sonra altı kuruluşun hesap ve işlemlerine ait yönelik itirazlar görüşüldü. Meclis Genel Kurulu’nda Devlet Hava Meydanları İşletmesi, Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğü, Atatürk Orman Çiftliği, Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları, Türkiye Radyo Televizyon Kurumu ile Toplu Konut İdaresi Başkanlığı’nın hesap ve işlemlerinin ibrası gündeme geldi. Bu kurumların hesap ve işlemlerine dair CHP grubu tarafından yapılan itirazlar AKP ve MHP’nin oylarıyla ibra edildi.

Genel Kurul’da TRT’yle ilgili söz alan CHP İzmir Milletvekili ve KİT Komisyonu üyesi Atila Sertel,  TRT'ye yönelttikleri sorulara yanıt verilmediğini ve kurumun Meclis tarafından denetlenemediğini söyledi.

HALKTAN TOPLANIYOR YANDAŞA AKTARILIYOR

TRT’nin en önemli gelirinin halktan kesilen elektrik katkı payları ve bandrol ücretleri olduğunu vurgulayan Sertel, gelirin yüzde 86’sı vatandaştan elde edilirken bu paranın yüzde 56’sının dış yapımlara aktarıldığını dile getirdi. TRT’nin bazı dizi ve programlara ödediği ücretlerle ilgili bilgi veren Sertel, şöyle devam etti:

“Bunlar elektrik, bandrol paralarını topluyorlar, halkın cebinden topladıkları milyonları har vurup harman savuruyorlar. 2016 yılında dış yapımları sorduk. TRT bize yazılı olarak bildirdi. Karşımıza korkunç rakamlar çıktı. Stadyum programını sunan Ersin Düzen’e bölüm başına 34 bin 350 lira ödediklerini öğrendim. Yine 2016 yılında Diriliş Ertuğrul dizisine bölüm başı 1 milyon 100 bin lira ödüyorlardı. TRT halkın kurumu. Kimse bu konuda taraf olmamalı. Bütün siyasi partiler bu TRT'nin düzelmesi için çalışmalı. Çünkü TRT'nin asli görevi, Türkiye'deki yayıncılığı tarafsız, doğru ve iktidarın sesi olarak değil, bütün milletin, Türk milletinin, Türkiye'nin toplumsal sesi olarak dünyaya ulaştırması lazım, dünyanın TRT'yi izlemesi lazım.”

ÖCALAN VAR, MUHALEFET YOK

Konuşmasında iktidara ve muhalefete ayrılan sürelerle ilgili bilgi veren Sertel, şunları söyledi:

“24 Haziran Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'a TRT altmış yedi saat elli sekiz dakika ayırdı. Cumhuriyet Halk Partisi adayı Muharrem İnce'ye altı saat kırk üç dakika; İYİ Parti'nin adayı Sayın Meral Akşener'e ise yalnızca on iki dakika kırk üç saniye yer verildi. Saadet Partisi Cumhurbaşkanı adayı Temel Karamollaoğlu'na sekiz dakika. HÜDAPAR diye bir parti var, oy oranı sıfır; bu partiye yirmi üç dakika yer verildi TRT’de. Yüzde 12 civarında oy alan HDP'ye ise hiç yer ayrılmadı. 31 Mart 2019 yerel seçimlerinde ise AKP'ye kırk dokuz saat elli sekiz dakika on iki saniye vermişler. Aleyhte hiç yayın yok. MHP'ye, üç saat otuz iki dakika yirmi altı saniye vermişler. Aleyhte hiç yayın yok. Cumhuriyet Halk Partisine beş saat kırk yedi dakika yirmi beş saniye lehte yer verilirken, beş saat elli altı dakika on beş saniye de aleyhte yayın yapmışlar. İYİ Parti için elli beş dakika otuz iki saniye lehte, bir saat on iki dakika da aleyhte haberler yapmışlar. HDP yine yok sayılmış, hiç yer verilmemiş. Ama hukuksuz yere tekrarlanan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimleri öncesinde Osman Öcalan’la röportaj yapıldı ve TRT Kurdi’de yayınlandı. TRT öyle bir kurum ki, hadi muhalefeti bırakın, AKP milletvekillerini dahi ekrana çıkarmıyor. Ama TRT birini çıkarıyor ve o kişi diyor ki: ‘Ben çok fazla rüyamda Peygamber'i, Allah'ı ve Kabe'yi görüyorum. Bir gün odaya girdim, Kâbe örtüsü var.". İşte böyle insanlar dahi TRT’de yer buluyor. Muhalefet yer bulamıyor TRT’de.”