Uludere'de bundan 6 yıl önce bugün (28 Aralık) saat 21.39 ile 22.24 arasında, Türk Silahlı Kuvvetleri'ne ait jetler, Irak sınırında kaçakçılık yapan bir grubun üzerine dört bomba attı. Kafilede 50 kadar katırla birlikte 38 sivil vardı. Sadece 4'ü hayatta kalabildi. Ölenlerin 19'u çocuk yaştaydı.

Dönemin Uludere Hudut Tabur Komutanı, Jandarma Binbaşı Hüseyin Erten'di. Olaydan sonra Bursa'ya gönderdi. Soruşturmayı Genelkurmay Askeri Savcısı Hakim Yarbay Ali Müjdat Eski yürüttü. Eski, "Askerler köylüleri terörist sanmış" kanaatine vardı, "Cezasızlık gerektiren 'hata'ya düşmüşler" şeklinde yazı yazarak takipsizlik verdi ve dosyayı kapattı. Savcı, o dönemde Adana Başsavcılığı ile Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'na yazılar yazarak, sivil savcılığın görevsizlik kararı vermesini ve bu yolla askeri savcılığa gönderilmesini istemişti.

Dönemin Kara Kuvvetleri Komutanlığı Lojistik Komutanı Korgeneral Yıldırım Güvenç, Uludere'de görüntüleri izleyen ve kaçakçı köylülerin terörist olduğu yönünde son raporu hazırlayarak üst komutanlıklara gönderen isimdi. Dönemin Genelkurmay Harekat Başkanı Korgeneral Bahadır Köse de, topçu atışının yeterli olmayacağı, PKK'lı teröristlere havadan uçakla müdahale edilmesi gerektiği yönünde görüş bildiren komutandı.

15 Temmuz darbe girişiminin ardından yapılanma planında Yıldırım Güvenç'in adı 'TRT Genel Müdürü' Bahadır Köse'nin ismi ise İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olarak geçiyordu.

Uludere olayları sırasında Kara Kuvvetleri Komutanlığı İstihbarat Başkanı olarak görev yapan ve o dönemde tümgeneral olan 7'nci Kolordu Komutanı Korgeneral İbrahim Yılmaz da, Uludere'ye topçu atışı talebini Genelkurmay Başkanlığı'na gönderen son isimdi. İbrahim Yılmaz, 15 Temmuz darbe girişiminde tutuklandı.

ADALET BAKANI'NDAN FETÖ YANITI

HDP Şırnak Milletvekili Nuran İmir, Uludere ile ilgili olarak Adalet Bakanı Abdulhamit Gül'ün yanıtlaması istemiyle soru örgegesi verdi. İmir'in verdiği bilgiye göre Gül verdiği yanıtta "Bombardıman FETÖ terör örgütünün Türkiye’yi sivil katliamlar yapan bir ülke olarak göstermek üzere yaptığı komploların ilki ve en büyüklerinden biriydi” ifadesini kullandı.

İmir, Bakan Gül'e şu soruları yöneltti:

Yapılan bombardımanın kararını kim verdi? FETÖ mü değil mi?

FETÖ’ye bağlı ise bu şahıslar neden yargı karşısına çıkarılmıyor?

Nihai kararı bağımsız ve tarafsız yargı veriyorsa bütün çevreler tarafından bir insanlık suçu ve katliam olarak nitelendirilmesine rağmen soruşturmada bütün iç hukuk yolları tüketilene kadar neden hiçbir sonuç alınamamıştır?

Açılan soruşturmayı yerel mahkemeden Anayasa Mahkemesi'ne kadar takip eden savcılar, hakimler ve mahkeme heyetlerinin FETÖ’cü olup olmadığı araştırılmış mıdır?

Bombalayanlar FETÖ’cü ise yargılayanlarda FETÖ’cü olabilir mi? Yargılayanlar hakkında da neden bir araştırma yapılmamaktadır? (Cumhuriyet)