AK Parti olarak, kadınların karar mekanizmalarında etkin yer alması konusunda, özellikle son 18 yıldır önemli bir seferberlik yürüttüklerini dile getiren Bölünmez Çankırı, şunları kaydetti:
 
‘‘Emekleri, sevgi dolu yürekleri ve fedakârlıklarıyla dünyamızı güzelleştiren, daha yaşanabilir hale getiren, insanlığın umudunu yeşerten kadınlarımızın, Dünya Kadınlar Günü’nü gönülden tebrik ediyorum.
Suriye’de, Irak’ta, Libya’da, Myanmar’da, Filistin’de, Somali’de, Doğu Türkistan’da dünyanın dört bir köşesinde mağdur, mazlum, muhtaç duruma düşmüş tüm kadınlarımıza Allah’tan sabır ve yardım diliyorum. Annesi, babası, evladı, kardeşi gözleri önünde katledilen, istismar edilen kadınların acısını yürekten paylaşıyorum.


Cenneti annelerin ayakları altına seren bir inancın mensupları olarak son 18 yıldır aile hayatında, iş dünyasında, eğitimde, sağlıkta ve diğer tüm alanlarda kadınların statüsünü hak ve adalet eksenli bir anlayışla yükseltmek için çok önemli çalışmalar gerçekleştirdik.
Toplumun bir kanadının eksik uçtuğu bir alanda toplumun sağlıklı bir gelişim gösterebilmesi mümkün olmamakla beraber kadın elinin değmediği her şey eksiktir. Bu topluma kadın elinin daha fazla değmesi, toplumun kadın hassasiyetini daha derinden hissetmesi son derece önemlidir. Nesilden nesile bu değerlerimizi aktararak toplumsal hayatımızı huzur içinde, kardeşlik içinde sürdürdük, inşallah bundan sonra da bu değerleri ihya ederek yaşamaya devam edeceğiz. Bunu söylerken, her şeyden önce sizlere, annelerimize, kadınlarımıza, kocaman yürekli kadınlarımıza güveniyoruz. İnsana insanın hakikatini, insan olmanın değerini, gereklerini ilk anlatacak olan annelerdir, kadınlarımızdır. Her insanın ilk örneği, ilk kılavuzu, ilk öğretmeni annesidir.


Dünyamızın yarısını oluşturan kadınların fikri ve duygusal katkısını karar mekanizmalarımıza hakkıyla katabildiğimiz zaman, daha yaşanabilir, daha huzurlu bir dünyaya erişeceğimize yürekten inanıyorum. Daha eşit, daha paylaşımcı, hegemonik olmayan bir anlayışla “siyaseti” yeniden aşağıdan yukarıya örmeliyiz. Kadınlar olarak siyasete dair bütün şablonları yerle bir edip yeniden yazmalıyız. Çünkü dünyanın yarısı olan kadınların hayata dair sözü, dünyayı değiştirecek güçleri var.
Peş peşe yapılan düzenlemelerle kadınlarımıza 1930’da belediye seçimlerinde oy kullanma, 1933’te muhtar adayı olabilme ve nihayet 1934’te milletvekili seçme ve seçilme hakkı tanındı. Bunun için Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e şükran borçluyuz. Onun öngörüsü ve kadınların siyasal katılıma verdiği destekle Türkiye, dünyanın pek çok ülkesinin geriden izlediği bir tercihin, uygulamanın öznesi, öncüsü oldu.


Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın takdirleriyle siyasi hayatımızın ilklerini yaşayarak, cumhuriyet tarihimizin ilk ve tek kadın Meclis İdari Amiri ünvanını taşımaktan onur ve gurur duyuyorum.
Sayın Cumhurbaşkanımızın önderliğinde kadını hayatın her alanında hak ettiği konuma çıkartacak tedbirleri aldık, imkânları sağladık. Bundan sonra da, 2023 hedeflerimize kararlılıkla yürürken, başımızın tacı olan kadınlarımızı her alanda daha ileriye taşımaya devam edeceğiz. Kadının ve erkeğin her şeyden önce insan oldukları gerçeğini unutarak onlara bir ırkçılık türü olan cinsiyetçilik gözüyle ile bakanların bakış açısını değiştirmeye çalışmaktan hiçbir zaman vazgeçmeyeceğiz.’’ ifadelerini kullandı.