İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’i beğenirsiniz beğenmezsiniz farklı bir başkanlık modeli çiziyor. Bisiklete biniyor, sabahın köründe kalkıp şehrin sokaklarında koşuyor, korumasız geziyor, kimseye haber vermeden bir yerlere gidiyor.

Soyer’in 31 Aralık’ta basına servis edilen ya da sosyal medyada paylaştığı fotoğrafı gördünüz mü?

Görmeyenler için anlatalım ve paylaşalım.

Soyer’in İZBAN’da çekilmiş bir fotoğrafı! Başkan biraz düşünceli. Elinde paltosu ve kasketi…

Tek başına yolculuk yapıyor gibi görünüyor.

31 Aralık’a ve ertesi güne damga vuran fotoğraf sosyal medyada çokça konuşuldu.

Eğer yanlış bakmadıysam ülkemizde 10 milyon twitter kullanıcısı var ve yarısı bu fotoğrafı gördü!

Facebook, İnstagramı saymıyorum…

Fotoğraflar birlikte mizansen/mizansen değil tartışması başladı. Kimi bu fotoğrafın altına iyi dileklerini iletti kimi kullanıcılar ise “sert eleştirilerini” dile getirme fırsatı buldu.

Fotoğrafın hikayesini araştırdım.

Başkan Soyer, 2019’un son gününde vapura binen 18 milyonuncu yolcuya ve arabalı vapuru kullanan 1 milyonuncu sürücüye çiçek ve plaket veriyor. Ardından vapurla Karşıyaka’ya geliyor. Burada kendisini Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay karşılıyor.

Soyer ve beraberindekiler ilk önce tramvaya biniyor. Karşıyaka Çarşısı’nda vatandaşların ve esnafın yeni yılını kutluyor. Sonra da İZBAN’la Halkapınar’a gidiyor.

Gündem olan fotoğraf tam da o an da çekilmiş! “Usta” bir el tarafından çekilmiş fotoğraf gerçekten çok güzel!

Fotoğrafa diyeceğimiz bir şey yok! Çok şey anlatıyor!

Ben olsam bu fotoğrafı bu şekilde servis etmezdim! Başkan tek başına binmiş, spontane çekilmiş fotoğraf algısı olmuş!

Buraya kocaman bir ANCAK koymak gerek!

Başta da ifade ettiğim gibi Soyer, “Farklı bir başkanlık” modeli sergiliyor. Bizim İzmir’de uzun süredir görmediğimiz pek de tanık olmadığımız bir tarz.

31 Mart yerel seçim öncesi ve sonrası belediye başkanlarının halkın içinde olması, onların arasına karışması vazgeçilmez bir son oldu.

Soyer de aslında bunu yapıyor. Halkın arasına karışıyor. CHP’li, AK Partili, MHP’li, İYİ Partili ilçe belediye başkanları da bunu yaptığı vurgulamak gerekiyor.  

Artık başkanları bu şekilde görülmesi “şaşılacak” bir şey olmaktan çıkmalı!

Halkın arasında olmayanın, onun derdine derman olmayanın hemşehrilerinin kalbinde taht kurması mümkün değil!