Pandeminin ilk yaygınlaştığı ilkbahar döneminden daha yoğun bir hastalık döneminin yaşandığını söyleyen Prof. Dr. Miman, “Covid 19 pandemisinin ilk aylarında kanseri akla getirebilecek yakınmaların olmasına rağmen hastanelere başvurmamış, başvurmaktan çekinmiş, başvurusunu yapmış olsa bile teşhisle ilgili incelemeleri ertelenmiş veya gecikmiş hastalarla karşı karşıya kaldık. O zaman kulaklarımızda yıllar önce afişlere çıkmış şu slogan vardı: “Kanserden korkma, geç kalmaktan kork. Ne yazık ki sene başında akla doğrudan kanseri getiren yakınmaları olanlar, hastaneye gitmeyi pandemi sonrasına ertelediler. O an bilinmeyen koronavirüs korkusu, kanser olma endişelerinden daha yüksekti. Bu hataların bazıları hastanelere başvurmuşlar ancak hasta yoğunluğu ve rutin hasta kabulü durdurulmuş kurumlara muayene için randevu bulamamışlar ya da buldularsa da teşhis için gerekli biyopsi, radyolojik inceleme gibi hizmetlerdeki olağan aksamaya takılmışlardı. Ne yazık ki bu gecikme ile hastanemize yaz boyunca gecikmiş kanser hastalarının başvurduğunu gözlemleyip daha ileri protokollerde tedavi planlarını uygulayabildik.’’ dedi. SES KISIKLIĞI GIRTLAK KANSERİNİN EN ERKEN BELİRTİSİ Diğer kanser türlerinde olduğu gibi gırtlak kanserinde de erken teşhisin çok önemli olduğunu belirten Prof. Dr. Miman, “Ses kısıklığı gırtlak kanserinin en erken belirtisidir. Bir an önce KBB doktoruna başvuru yapılırsa, erkenden tanınır ve hastada genel vücut fonksiyonlarını çok etkilemeyecek şekilde tedavisi planlanabilir. Ancak erken dönemde teşhis edilmez ve hele ki kişi bu kanserin en önemli nedeni olan sigaraya devam ederse kanser ilerler. Gırtlağın tamamen kaybı, boğazda kalıcı delikten nefes alma, sesin tamamen kaybı, boyuna ve iç organlara hastalığın sıçraması, genel sağlığı etkileyen daha ağır tedavi gerekliliği ve bunlara rağmen önlenemeyen hasta kayıpları yaşanabilir. Yaz ayları boyunca 'Keşke her şeye rağmen erken başvursaydınız, keşke tetkikleriniz için beklemeseydiniz' dediğimiz birçok hastamız oldu.’’ diye konuştu. Pandemi nedeniyle kanser tedavilerinin yarım bırakılmaması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Miman, “Şu anda yine pandeminin ağır koşullarının yaşandığı günlerdeyiz. Vatandaşlarımızın büyük kısmının başvurduğu hastanelerde yoğun bakımlar dolu, klinikler kapalı, rutin poliklinik ve servis hizmetlerinde doğal olarak işgücü ve kapasite azlığı söz konusu. Ancak bu dönemde de her zaman olduğu gibi kanser başlangıç yakınmaları olan hastalarımız veya teşhis aşamasında bekleyen, tetkikleri yarım kalmış vatandaşlarımız var. Kanserden korkmayıp geç kalmaktan korkarak bu durumlar ihmal edilmemeli.’’ dedi.