Halime ERDOĞAN / GÜNDEME BAKIŞ - Kemeraltı Esnaf Derneği Başkanı Semih Girgin, Kurban Bayramı alışverişinin beklentinin altında kaldığını anlatarak, Kemeraltı'na ilişkin açıklamalarda bulundu.
"BAYRAM ALIŞVERİŞİ OLMADI"
Çarşının kalabalık olduğunu ancak bayramlık alışverişi yapanların sayısının az olduğunu kaydeden Girgin, "Beklediğimiz işleri yapamadık, çarşımız kalabalıktı, havanın güzel olması, okulların kapanmış olması, sezonun bizim açımızdan başlıyor olması çok önemliydi. Belli rotalarda gelinlikçiler, sünnetçiler, abiyeciler iş yapar durumda. Hem gurbetçiler geliyor hem de düğün sezonu başladı ama bayram alışverişi maalesef yoktu. Çoğu esnafımız da bundan dolayı mustarip. Ufak tefek bayram alışverişi tabi ki oldu ama beklentimizin çok altında kaldı, beklediğimiz bayram havasını yaşayamadık. Bu noktada buruk bir bayram yaşıyoruz" dedi.
"9 GÜN TATİL ÇARŞILARA İNANILMAZ SEKTE VURUYOR"
9 güne çıkartılan Kurban Bayramı tatilinin, çarşıdaki iş sürecini sekteye uğrattığını dile getiren Başkan Girgin, "Kurban Bayramı masraflı bir bayram. 9 günlük tatil daha çok turizme yarıyor, bizim çarşılara ise inanılmaz düzeyde sekte vuruyor. Kurban kesme telaşı çok önem verdiğimiz bir iş, bunun yanı sıra 2 ay önceki bayramda, bayramlık alışveriş yapanların 'Ben biraz daha bunlarla idare ederim' dediği bir bayram Ramazan Bayramı'ndan sonra gelen Kurban Bayramı. Bu da alışverişin beklentimizin altında kalmasına neden oluyor. Arife gününde kalabalık vardı ama bu kalabalık işe yansımadı. Çoğu esnafımızla konuşarak bu duruma tanık olduk. Artık bayramdan sonraki günlere bakacağız" ifadelerini kullandı.
"KEMERALTI AVAM'DEN DAHA MI PAHALI?"
Özellikle sosyal medyada yer alan "Kemeraltı artık AVM'lerden daha pahalı" eleştirilerinin sorulması üzerine konuşan Girgin, "Kurumsal olan firmalarla savaşmamız bazen çok zor, kurumsal firmanın aldığı ürün adedi ile bizim esnafımızın aldığı ürünün adedi ile aynı değil. Düşünün ki bir marka yeni bir modelden 100 bin tane alıyor, Kemeraltı esnafı ise o üründen 30 tane alıyor. Bu ikisinin aynı fiyata gelmesini hiç kimse düşünemez bu bir, ikincisi AVM mantığı ve e-ticaretteki ürünlerin satış politikası, para iadesi, malı değiştirmesi artık oturmuş. Kemeraltı'nda biz ise bunu daha oturtamadık, bu dernek olarak bizim sorumluluğumuzda değil ama bağlı olduğumuz odaların veya Ticaret Bakanlığı'nın bu konuda bizim gibi esnaflara bir yaptırımı ya da denetimi yok. Bizde daha etiket bile yok her malda" açıklamasında bulundu.
"KÖTÜ NİYETLİLERİN İŞTAHINI KABARTIYOR"
Girgin konuya ilişkin şöyle konuştu:
İyi niyetli olan birçok esnafın yanında, kötü niyetli olanların da iştahını kabartıyor. Açığını, zararını oradan karşılıyor. Bu bir gerçek, bunu dürüstçe söylüyorum; bizim giderlerimiz inanılmaz derecede yükseldi. Kurumsal firmalar total gideri, bütün mağazalara böldüğünde yaptığı ciroya göre, çok ayrı hesaplanır, kendi içinde küçük esnafın metrekaresinde giderler çok daha ağır yaşanır.
"PARANIN DEĞERİ YOK"
Müşterilerimizin de güncel olarak artık parasının da bir değeri yok. İnsanlar bayrama 8 bin 500 TL asgari ücret ile girdiler, kime yetecek. Tüketicinin alım gücü yok, önceliği çocuğu ve evinin gideri.
"ZAM FURYASI SOKAĞA YANSIYOR"
Esnaf haklı, genel gideri çok fazla, faiz yükseldi, doları tutamıyoruz. Dolar bu ülkede hala bizim en büyük girdimiz. Hammadde olarak birçok mal ona bağlı. İyi niyetli olanlar kadar kötü niyetli olan da, maliyetine yüzde 10 koyması gerekirken yüzde 30 koyuyor. Esnaf ne yapacak ki, malı alamıyor ki, müşterisine hizmet götürmeye çalışıyor. Bu da tüketiciye yansıyor. Bunun ahlaki bir takibi de yok. Bugün maliyet yapan firma geçmişteki borcunu ya da kaybedişini güncel olan bir zam geldiğinde, bunu ürüne yansıtma orantısını kim ayarlıyor, hiç kimse! Belki sonra fiyat kırarım diye düşünüyor ama maalesef insanlar alıştı diye zam furyası da sokağa yansıyor, tüketici de bunu karşılamıyor.
"KURUMSAL MARKA İLE KEMERALTI ESNAFI MALI AYNI FİYATA ALAMIYOR"
Bizim en önemli kriterimiz pazarlık ama 50 tane mal alanla 500 bin tane alan aynı rakama o malı alamıyor.
"Kemeraltı eski parlak günlerine kavuşacak mı" sorusunu da yanıtlayan Girgin, "Bu tabi ki ülke ekonomisine bağlı. İstikrar ve güven o kadar çok iç piyasa için önemli ki... İzmir ekonomisi açısından da bunların iyi gittiğini düşürsek, istediğimiz şartların oluştuğu bir Türkiye'de, İzmir'in Kemeraltı odaklı bir değişime ihtiyacı var. Bizim esnaf olarak güncellenmemiz, değişmemiz lazım, kuralları tekrar yazmamız lazım. Bunun yanı sıra Kemeraltı'nda vicdanlı, iyi yatırımcının olması lazım. Bunun için bir adım attık, gayrimenkul yatırım fonu olarak. Kemeraltı esnafının, İzmirli'nin ve yatırımcının bu fonu destekleyerek, Kemeraltı'nda değişime katkı koyması lazım" diye konuştu.
Girgin açıklamasını şöyle sürdürdü:
"EN BÜYÜK SIKINTI OTOPARK VE ULAŞIM MASRAFI"
Arka taraftaki binalarının restorasyonunun yapılması, o binaların ışıklarının yanması, eski evlerin ışıklarının yanıp, hotel ve yaşam alanı olması lazım ki, Kemeraltı eski günlere kavuşsun. Düz ayakta gece yaşayabilsin. Hem otopark sorunu yaşanan, hem ciddi bir maliyet vererek ulaşım sağlanan bir yer oldu Kemeraltı, ulaşım masrafları insanları zorluyor. Birçok müşterimizin en büyük sorunu otopark ve gelip gittiği zamanki ulaşım masrafı. Bunlar insanları zorluyor. Biz yine de İzmirlilere minnettarız, bu sıkıntılara rağmen Kemeraltı esnafını yalnız bırakmıyorlar.
"KEMERALTI İNSANLARA PSİKOLOJİK OLARAK DA İYİ GELİYOR"
İşimiz olmadığı günler dahi, gelen gidenin olduğu çok günlerimiz oldu, çünkü biz insanlara psikolojik olarak iyi gelen bir yerdeyiz, insanlar burada istediği her malı bulabiliyor, konuşabiliyor. Bu hiçbir zaman kaybolmayacak.
"MÜŞTERİ DEĞİŞİM İSTİYOR"
Satış politikalarının, insanların beklentilerinin değişmesinden ötürü, insanlar da bizim değişmemizi istiyor. Müşteri memnuniyetinin önemli olduğu bu dönemde müşteri bunu istiyor, bekliyor, gezerken rahat gezmek istiyor. Bunları sağlayacak olan da biziz. Kurumların da bu konuda gereklerini yapması lazım. Kemeraltı'nı hep beraber toparlayacağımız bir çalışma içindeyiz. Bu hep böyle gitmeyecek, değişimi Kemeraltı yaşayacak. Altyapı ile başladık, fonla yatırımcının gelmesini istiyoruz. Esnafın buradan fon almasını istiyoruz, sizin sahip çıkmadığınıza başkası neden sahip çıksın! AVM sabah 10'da açılıp, akşam 10'da kapatılıyorsa, 5 dakika geç kaldığınızda ceza yersiniz. AVM'nin kurallarına genel giderlerine o AVM'nin tüm esnafı uyuyor. Güvenlikçisinden, temizlikçisine herkesi eğitimden geçiyor. Bununla, bunların hiçbirinin olmadığı yeri karşı karşıya getiriyoruz. AVM'lerin ticari olarak sundukları her artı değer, bizim gibi esnafların Ahi kültüründen aldığı değerlerin güncellenerek sunulduğu bir memnuniyet çalışması. Bunu havadan bulmadılar ki! Esnaf yıllar önce ne yapıyordu, müşteri diyaloğu nasıldı, beklentiler neyse onu sundular.
"AVM İLE AYNI ŞARTLARI VERİN SAVAŞALIM"
Biz Kemeraltı'nı olduğu gibi korumaya çalışıyoruz. İnsanların nereden gireceği, nereden çıkacağı, nerede yemek yiyeceği, nerede alışveriş yapacağını bir robot gibi labirentin içine sokuyor AVM, altına otoparkını yaptırıyor. Kapısının önüne kadar metrosu, tramvayı gidiyor. Sonra da bize, 'hadi siz de savaşın' diyorlar. Aynı şartları verin savaşayım, aynı şartlar olsun, ben onlara 100 atarım. Ben AVM'ye artık eskisi gibi karşı bakmıyorum ama bu savaş içinde esnafın da kendine çeki düzen vermesi gerektiğini söylüyorum.





