Halime ERDOĞAN / GÜNDEME BAKIŞ - İzmir Ticaret Odası Meclis Üyesi Adil Özyiğit, afet bölgesine ilişkin gözlemleri anlatarak İzmir'deki kentsel dönüşüme ilişkin açıklamalarda bulundu. Kahramanmaraş ve Hatay'da incelemelerde bulunan Özyiğit, "Hatay ve Maraş'a gittik. Bölgedeki arkadaşlarımızla irtibat kurarak bölgenin acil ihtiyaçlarına ilişkin bilgi aldık ve acil ihtiyaçları götürdük. Bölgedeki çocuklarımız için de bir kamyon oyuncağı Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımıza teslim ettik. Hatay'da çok net söylüyorum, gittiğimizde herkes canla başla çalışıyordu, herkes işinin başındaydı. Afeti biz medyadan gördüğümüz kadar sanıyorduk ama tabi ki gerçek boyutunu Maraş'a geçtiğimizde anladık. Hani 'Yüzyılın felaketi' diyorlar ya değil yüzyılın felaketi binyılın felaketi" dedi. "İNSANLAR YÜZEN TABUTLARDA YAŞIYOR" Zemin sıvılaşması olan yerlerdeki binaları 'yüzen bina' olarak adlandıran Özyiğit, "Hatay'da zemin sıvılaşmasına şahit olduk. Resmen suyun içine ev yapmışlar. Gerçek sorumlular meslek odaları ve belediyeler. İzmir'le mukayese ettiğinizde, en güzel örnek Mavişehir. Mavişehir'de binalar bataklığa yapılırken bu meslek odaları neredeydi? Meslek odalarının tamamı, İnşaat Mühendisleri Odası, Çevre Mühendisleri Odası, Mimarlar Odası, Şehir Plancıları Odası, Jeoloji Mühendisleri Odası hepsi görevinin başındaydı ama kimse sesini çıkarmadı. Bu binalar yapıldı. Ben mecliste de bu binaları 'Yüzen bina' olarak tarif ediyorum. Bu işten meslek odalarının tamamı sorumlu, belediyelerin tamamı sorumlu. Bu binalar 2020 depreminde çok büyük yara aldı, makyajlandı, ev sahiplerinin büyük bölümü çıktı ve yerlerine kiracılar girdi. İnsanlar yüzen tabutlarda yaşıyor" ifadelerini kullandı. "NURDAĞI'NA NASIL İMAR VERDİNİZ?" Özyiğit, "Ben Nurdağı'na da geçtim, bizler bu tarım arazilerinin, alüvyonların, bataklıkların üzerine bu evleri yaptığımız sürece depreme de ihtiyacımız yok, bu evlerin hepsi her an tehlikede. Nurdağı'nı alüvyon sahanın içine yapmışlar. En büyük hasarı gören de Hatay'da Nurdağı, komple ilçe yıkılmış. O belediye başkanı, Hatay'ın meslek odaları bunların hepsinden sorumlu. Böyle bir yere nasıl imar izni verdiniz" diye sordu. "JEOPOLİTİK AHLAK EKSİKLİĞİMİZ VAR" Özyiğit açıklamasını şöyle sürdürdü: Bizim jeolojik bilgi eksikliğimiz yok, jeopolitik ahlak eksikliğimiz var. İzmir'de 7 şiddetinde deprem üretebilecek 17 tane yerli fay hattımız var. İzmir'in yüzde 80'i ya kaçak ya imarsız ya da ekonomik ömrünü tamamlamış ya da eksik malzeme ile yapılmış binalar. Bunun için acil şekilde İzmir şantiyeye dönüşmeli. Acil şekilde insanlar bu tabutlardan kurtarılmalı. 2011 yılında dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Ballıkuyu'da kentsel dönüşüm için bir ofis açtı, Bakanlıktan dönüşüm iznini de aldılar. Yıl 2023 bir tane çivi çakılmadı. Şu an bütün yetkililer 'Rezerv alan sıkıntımız var' diyorlar, rezerv alan gecekondu bölgelerinde fazlasıyla var. Karabağlar... Bu insanlar tabutlarda yaşamaya mahkum edildi. Yapmadığınız kentsel dönüşüm hukuksuzluğu da getiriyor. Kanun dışı işlemler yapan adamlar, bu tip gecekondularda mesken tutarak hayatlarına devam ediyor ve suç işlemeye devam ediyorlar. Böyle de bir sakıcası var. Bu sebeplerle bir an önce İzmir'de kentsel dönüşüm hayata geçmeli. İnsanları bu tabut binalardan kurtarmalıyız. 7 şiddetinde bir deprem oluşursa bizdeki bina stokuyla İzmir facia yaşar.