Kemeraltı Çarşısı'ndaki, İzmir'in son kalaycı ustalarından Yaşar Bartık ve Aziz Bartık kardeşler, bakır kapları kalaylayıp, geçimlerini sağlıyor. 32 yıldır bu işi yaptığını anlatan 45 yaşındaki Yaşar Bartık, İzmir'de kendilerinden başka kalaycının kalmadığını söyledi. Evinde, restoranında kullanmak isteyenler için bakır kapları kalayladıklarını belirten Bartık, "Bakır kapları yerinden alıp, kalaylayıp, tekrar yerine teslim ediyoruz. Bakır kapta pişen yemeğin lezzetini bilen bundan vazgeçmiyor. Ağır bir meslek, asitle uğraşıyoruz. Bu yüzden benim kızım da kardeşimin oğlu da bu meslekte yetişmeyecek. Kimse çocuğunu bu mesleğe yönlendirmek istemiyor" dedi. Kalaylanmadığında zehirli olan bakır kapları öncelikle temizlediklerini, beyazladıktan sonra yamuk kısımları düzelttiklerini belirten Yaşar Bartık, "Sonrasında kalay aşamasına geçiyoruz. Kalaylama sırasında tuz ruhu, kalay, nişadır kullanılıyor. Bakır, kalaylanmadığı zaman zehirliyor ve çok tehlikeli bir hale geliyor. Bu yüzden kırmızılaşmaya başladığı zaman mutlaka kalaylanmalı. Bakır, yemekleri çok lezzetli hale getiriyor. Teflonlar, çelikle yapılan yemekle bakırda yapılan yemek arasında lezzet farkı var. Bakırda pişen kahvenin tadı bile bir başka oluyor" diye konuştu. Kalaylama fiyatlarının boyuta ve getirilen malzemenin temizliğine göre değiştiğini belirten Bartık, kazanların ortalama 100-200 TL arasında, tabakların ise 8 TL'ye kalaylandığını söyledi. 'ASTIM OLMA TEHLİKESİ VAR' Tuz ruhu dumanının herkesi tıkayacak kadar etkili olduğunu belirten Bartık, "İşimiz iyi değil ama yapacak bir şey yok, mesleğimiz bu. Gençler bu işi yapmak istemiyorlar. Sürekli asitin içindeyiz. Bu meslekle uğraşan birinin 50 yaşını geçtiğinde astım olmaması mümkün değil. Artık emekle kazanç sağlamanın kalmadığı bir dönemi yaşıyoruz, dolayısıyla bu tarz meslekler de bitiyor" dedi.