GÜNDEME BAKIŞ - İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, 6 Şubat depreminden etkilenen Adıyaman’da Mimar Sinan Kültür Parkı Nikah ve Çok Amaçlı Salonun yapımını üstlendi. Temel atma töreni, CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve CHP’li belediye başkanlarının katılımıyla gerçekleştirildi.

TUGAY: “HER ZAMAN YANINIZDA OLMAYA HAZIRIZ”

Mimar Sinan Kültür Parkı Nikah ve Çok Amaçlı Salonun temel atma töreninde konuşan Başkan Cemil Tugay, “Depremin ikinci yıldönümündeyiz, acılar çok taze. Sabah mezarlığı ziyaretimizde bir kez daha üzüldük. Bugün İzmir’in hemen tüm belediye başkanlarıyla beraber sizlerle birlikteyiz. Ben de İzBB ailesinin bu acılı günde üzüntülerini ama saygı ve selamlarını getirdim. Türkiye’nin yaşadığı en kötü olaylardan biriydi. Bizler de kahrolduk. O günlerde ben Karşıyaka Belediye Başkanı olarak çalışma fırsatı buldum. Tüm İzmir sabahlara kadar yardım malzemeleri toplamaya çalıştı, bölgeye ulaştırmaya çalıştı. Elimizden geleni yaptık. O günden bugüne de ne yapmamız gerektiğini hep sorduk. Bugün buraya gelmeden önce Abdurrahman başkanıma bizden isteğini sordum, ısrar edince bu tesisi ihtiyaç olduğunu söyledi. Adıyaman Türkiye’mizin her yeri gibi her şeyin en iyisine layık. Bu yıkımı yaşadıktan sonra, yardımlar kendilerine geç ulaştığı için mağduriyet yaşadıkları için daha fazlasını hak ediyorlar. Her zaman Adıyamanlıların yanında olmaya hazırız. Ben İzBB Başkanı olarak, İzmirlileri temsilen söylüyorum. Türkiye’deki tüm CHP’li belediyeler, şehirler Genel Başkanımızın önderliğinde üzerine düşeni yapmaya hazır. Bu tesisi en kısa zamanda yapmak bizler için onur olacak. Sizleri sevdiğimizi unutmayın” dedi.

ÖZEL: YETKİLİLER EGE'DEKİ DEPREM FIRTINASINI DUYMUYOR

Bugün siyasetin günü değil, acıyı hatırlamanın ve ders almanın günü. Gökan Zeybek, İzmir’de Ege’deki bütün belediye başkanlarımızla, Ege Denizi’ndeki sismik hareketlilikle ilgili görüştü. Devlet maalesef hiçbir şey yokmuş gibi davranıyor. Uzmanlar, 6’nın üzerinde bir deprem olma ihtimalinden bahsediyorlar ama yetkililer gündelik hayatlarına devam ediyorlar. Deprem sırasında ve sonrasında yapılacaklar kıymetlidir, akan her gözyaşı, okunan her Fatiha kıymetlidir ama esas kıymetli olan o gözyaşını akıtmamak, o Fatiha’nın okunacağı şehitleri vermemektir. Bunun için ben devlet yetkililerine, Sayın Erdoğan’a sesleniyorum; Yunanistan, adaları boşaltmışken, bilim insanları, basın yaptığımız çalışmaya bu kadar yoğun ilgi gösteriyorsa bu, burada yaşananlardan milletin bir ders aldığı yönündedir. Ama devletin ders almadığını büyük bir üzüntüyle takip ediyoruz. Zaten depremden önce hazırlık olsaydı, resmi rakamlara göre 8 bin, Adıyaman’daki inanca göre 15 binin üzerinde şehidimiz olmazdı. Ama hem Adıyaman’ı ve deprem illerini depreme hazırlamadık, hem depremin olduğu günlerde imdada koşmakta geciktik, orduyu üç gün kışlasında tuttuk, ardından verilen sözler tutulmadı. 100 depremzededen 63 tanesi ya konteynerda ya da gurbette. Oysa ki Sayın Erdoğan, depremin üçüncü gününde bir yıl içinde bütün konutları teslim edeceğiz demişti. Bir yılda yüzde 2,5'ini teslim ettiler. İkinci yıl oldu, maalesef yüzde 30'u noktasındalar. Üçüncü yılda biterse ben memnun olacağım. Sayın Erdoğan bunu bugün bile başarı sayıyor. Verdiğim sözleri tuttum diyor. 10 depremzededen 7'si konteynerda kalıyor hem de söz verdikten bir yıl sonra. O yüzden depremin öncesinde, sırasında ve sonrasında sınıfta kalmış bir iktidarla karşı karşıyayız. Bunu da burada söylemek durumundayım. Aktif siyasete dair bir şey konuşmanın yeri değil ama bu kadar acının olduğu yerde ve bugün büyük İzmir depremi, Muğla depremi gündemdeyken Ege'de, benim geldiğim topraklarda büyük kayıplar beklenirken geçmişte yapılan hataları, eksiklikleri dile getirmeden olmaz ama teşekkürlerimizi de sadece Cumhuriyet Halk Partili belediyelerle sınırlı tutmuyoruz. Adıyaman’a ilk günden itibaren bir bardak su yollayandan, buraya elinden geldiğince yardım yapan tüm milletimize, iş adamlarına, AK Partili, MHP’li, DEM Partili yerel yöneticilere, buranın devlet memurlarına, herkese teşekkür ediyoruz. Eksiklikleri ders almak için hatırlatıyorum.”