GÜNDEME BAKIŞ - 30 Ekim 2020’de İzmir Depremi’nin yıl dönümü dolayısıyla anma programı düzenlendi. Program; İzmir İktisat Kongresi Binası’nda gerçekleştirildi. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından depremde hayatını kaybedenler için Kur’an-ı Kerim Tilaveti ve duası okundu. Ardından 14 Ekim tarihinde Manisa ve İzmir’de, 30 Ekim’de İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin saha tatbikatının video gösterimi gerçekleştirildi. Ardından kurumlar İl Afet Risk Azaltma Planları’nı (İRAP) sundu. Sunum yapan kurumlar arasında; İzmir Büyükşehir Belediyesi, İzmir Orman Bölge Müdürlüğü, DSİ 2. Bölge Müdürlüğü ve İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü yer aldı. Ardından Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) Başkanı Ali Hamza Pehlivan ve İzmir Valisi Dr. Süleyman Elban konuştu. AFAD Başkanı Ali Hamza Pehlivan, depremin yıl dönümünde kente özel bir projeyi duyurdu. Pehlivan, AB destekli “Dirençli İzmir” projesinin önümüzdeki günlerde tanıtımının yapılacağını aktardı.
PEHLİVAN: 74 TATBİKAT PLANLADIK
Afet yönetiminin çeşitli aşamalardan oluştuğunu söyleyen Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) Başkanı Ali Hamza Pehlivan, “Bütünleşik afet yönetiminin üç saç ayağı var. Biri Türkiye genelinde risk azaltmayı ifade eden program. Diğeri afetlerde müdahale uyguladığımız plan. Bunun üçüncü ayağı ise Türkiye Afet Sonrası Risk Azaltma Planları. Yani bu planlarla bütünleşmiş afet yönetimini ortaya koyuyoruz. Çerçeveyi oluşturduk ancak bunların etkinliği, verimliliği ve faydalı olup olmadığı uygulamalarda görür. Biz de tatbikatlara çok önem veriyoruz. Bu yıl 74 tatbikat planladık; 54’ü bölgesel, 14’ü yerel ve 1’i ulusal” dedi.
‘AYAĞA KALDIRMANIN FATURASI DAHA YÜKSEK’
Afet öncesi yapılan her bir yatırımın 15 günlük kaybın önlenmesi anlamına geldiğini söyleyen Pehlivan, “Sonradan ortaya çıkan fatura… Ki insanların ya da diğer canlıların hayatını kaybedilmesi paha biçilemez ama sonradan ayağa kaldırmanın faturası yüksek. Yaşanan her afetten sonra İRAP hedeflerini gerçekleştirip çalışmaya devam etmeliyiz. Bu İRAP, AFAD’ın özgün ve örnek bir projesi ama durağan değil. Dinamik bir plan ve dinamik projeler içeriyor” dedi.
Pehlivan, “İzmir’de başta deprem olmak üzere yangınları, selleri ve kısmen heyelanları görüyoruz. Bunun yanı sıra teknolojiye bağlı afetlerin olma olasılığı da var. İzmir’de sanayi ve teknoloji alanında özel yatırımlar var. Bu konuda pilot iller seçerek çalışmalar yapıyoruz. Özellikle sanayi Yatırımlarının olduğu Kocaeli, İstanbul ve Bursa’da çalışmalara başladık. Önümüzdeki dönemde İzmir ve çevredeki OSB’ler ile irtibat kuracağız. Ve İRAP kapsamında burada çalışmalar yürüteceğiz” diye konuştu.
İZMİR’E ÖZEL PROJE
Pehlivan, İzmir özelinde bir projenin müjdesini vererek, “AB destekli Dirençli İzmir projemizi burada lansmanını gerçekleştireceğiz. Burada amacımız kurumsal bilincin ileriye taşınması, toplumsal bilince dönüşmesi ve bireysel hayatımızda adım atarken afet riskinin düşünülmesi. Şehirlerimizin nüfusu artıyor kontrolsüz bir kentleşme var. Bir yerlerden başlayıp bunu dönüştürüp şehirlerimizi dirençli hale getirmeliyiz. Bu projemizde önceliğimiz farkındalık oluşturmak. Burada da çeşitli toplantı, eğitim ve saha çalışmalarımız olacak. Bunu da önümüzdeki aylarda gündeme getireceğiz” açıklamasını yaptı.
TATAR: İZMİR’DEKİ DURUMUN İSTANBUL’DAN GERİ KALIR YANI YOK
AFAD Genel Müdürü Orhan Tatar, “Sürekli Marmara ve İstanbul’a yoğunlaşıyoruz ama İzmir’de gerçekten kaybedecek bir dakikamız bile yok. İzmir’deki durum da oralardan geri kalır durumda değil. İzmir’deki riskli yapılarımız çok fazla. İzmir gerçekten çok farklı afet türlerine karşı kırılgan. Burada çok fazla deprem üretebilecek aktif faylarımız ve bunların üretebileceği depremler var. Teknolojik afet riskleri de önemli riskler. Bu risk azaltma planlarının başarıya ulaşmasının en önemli koşulu kurumlar arası koordinasyon” şeklinde konuştu.
ELBAN: AFETLERE HAZIR OLMAK ZORUNDAYIZ
Vali Süleyman Elban, “Bugün 5 yıl önce ilimizde meydana gelen depremin yıl dönümü. Öncelikle depremlerde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza ve Foça’da meydana gelen selde hayatını kaybeden amcamıza rahmet diliyorum. Ayrıca küresel ısınma ve kuraklıktan dolayı yangınlar oldu. İki ilimizde ormancı arkadaşımız yangına müdahale ederken canlarını hiçe saydı mücadele etti ancak şehit oldular. Yatalak olan amcamız da orman yangınında vefat etmişti. Onlara da rahmet diliyorum” dedi.
Afetlerin etkisi ve insana etkisinin artmaya başladığını söyleyen Elban, “Ülkemiz için en büyük afet deprem. Maalesef ilimizde ve yakın çevremizde bol miktarda fay var. Biz depreme karşı hazır olmak mecburiyetindeyiz. Bunun yanı sıra geçen günlerde yaşadık, çok sınırlı bir alan çok sayıda yağış düşüyor ve taşkınlar meydana geliyor. Bu üç afete hazır olmak zorundayız” dedi.
‘AFET SONRASI ÇALIŞMALARDA BAŞARILIYIZ’
Afete müdahalede ekipman açısından dünyada en iyi ülkelerden birisinin Türkiye olduğunu söyleyen Elban, “2 ay sonra 453 bin konut ve buna eş değer altyapı yatırımları bitecek. Afet sonrasındaki çalışmalarda olağan üstü başarılıyız. Ancak afete hazırlık konusu bizim için en önemli gündem. Afete hazırlık konusunda iyi olma mecburiyetimiz var. Artık imar tadilatı dönemi bitti. Sağlıklı bir zemin etüdüne dayanmadan, kötü zeminlere yapılan imar planlarının tehlikesini biliyoruz” diye konuştu.
‘AFETLER KENDİSİNİ UNUTTURMUYOR’
“Kentsel dönüşüm Türkiye gündeminde arık yapılıp bitirilmiş olması gerekiyor” diyen Elban, “Kentsel dönüşüm çok süratli bir şekilde bitirilmesi gerekiyor. Kentsel dönüşüm projeleri için ayrılan kaynaklar var. Ancak istenilen sayıya ulaşmadı. Bakanlık bu kaynağı başka şeylerde kullanmadı, o kaynak duruyor. Biz afetleri unutuyoruz ama afetler bizi unutmuyor. Yangınlar bitti, su baskını ile karşılaştık ve ardından Sındırgı’da deprem oldu ve yüreğimiz ağzımıza geldi” açıklamasını yaptı.
EKİNCİ: AFET YÖNETİM PLANI İÇİN ÇALIŞIYORUZ
AFAD İzmir İl Müdürü Nazif Ekinci, “117 kişi hayatını kaybetti, bin 35 vatandaş yaralandı. 8 binamız tamamen yıkıldığı, binlerce binamızın hasar aldığı depremin yeri hala hafızalarımızda. Afet yönetim sürecinin üç ana evresi var, planlamadan ve önlemleri almadan diğer aşamalarda çok da başarılı olmak mümkün görünmüyor. Sürekli afetlere hazırlık anlamında çalışmalar yürütüyoruz. Ancak afetin tek bir türü için değil tüm afetlere hazırlık için sahada görev yapıyoruz. Ayakları yere basan afet yönetim planı için çalışıyoruz” dedi.