Elazığ ve Malatya’yı etkileyen deprem sonrasında su şebekelerinin zarar görme ihtimali, vatandaşların kalabalık şekilde çadır ve toplanma yerlerinde birlikte kalmaları salgın hastalıklar riskini gündeme getirdi. Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, her depremden sonra salgın olacak diye bir şeyin söz konusu olmadığını, ancak vatandaşların yine de bir çok konuya dikkat etmeleri gerektiğini belirterek, Hürriyet’e şunları söyledi:

YEMEK ARTIKLARINI ORTADA BIRAKMAYIN
“Deprem sonrası genellikle daha önce görülen hastalıklar sık görülebilir. Yani solunum yoluyla geçen hastalıklar bunların başında gelir. Grip, kızamık, tüberküloz gibi hastalıklar kontrol altında tutulmalı. Çünkü insanlar çadır, okullar gibi yerlerde toplu yaşadıkları için birbirlerine hastalık bulaştırma riski çok fazla. Bu süreçte dağıtılan yiyecekler aynı gün içinde tüketilmezse basit ishaller görülebilir. Böcek sorunu yaşamamak için -bu da halk sağlığı sorununa neden olur- yemek artıklarının ortada bekletilmemesi gerekir.

TUVALETLER TEMİZLENMELİ
Deprem öncesinde olduğu gibi, sonrasında da basit hijyen kurallarına uyulması, hastalıkların önüne geçer. Örneğin, yemeklerden önce ve tuvalet kullanımından sonra ellerin yıkanması çok önemlidir. Çadırda kalanların tuvalet sorunları olacaktır. Atık sular yüzeyden akarsa, bunlar hem bulaşıcı hastalık riskine neden olabilir, hem de zararlı haşereler fareler için üreme yeri olabilir. Şu anda az sayıda tuvaleti çok sayıda insan kullanılıyor. Çadırdaki vatandaşlar için hazır tuvalet konteynerleri hazırlanmalı, ancak hem toplu yerlerin hem de konteyner tuvaletlerin temizliği için devlet personel görevlendirmeli.

ŞEBEKE SUYUNA DİKKAT
Sağlık personeli deprem öncesi yapılan rutin aşılamaya devam etmeli. Vatandaşın çocuklarını Sağlık Bakanlığı aşılama şemasına göre aşılatmalı. Kural olarak deprem sonrasında her zaman kolera vb. hastalıkların görüldüğü doğru değildir. Salgın için o bölgede daha önce görülmesi gerekir. Ancak Elazığ ve çevresinde böyle bir enfeksiyon bugüne kadar görülmedi. Elbette deprem sırasında içme suyu ve kanalizasyon borularında kırılma ve birbirine karışma meydana gelmiş olabilir. Mutlaka alt yapı kontrol edilmeli ve şebekelerden verilecek su da belediye tarafından yeterince klorlanmalı. Ayrıca şebeke suyu yeme içmede kullanılacaksa mutlaka kaynatılarak tüketilmeli.” (Hürriyet)