Halime ERDOĞAN / GÜNDEME BAKIŞ - Siyaset Bilimci Prof. Dr. Tanju Tosun, iller ve ilçeler arası göçün seçmenin siyasi parti tercihleri üzerindeki etkilerini anlattı. İzmir'in 19 ilçesinde göç hareketliliği olduğunu kaydeden Tosun, "Türkiye'de siyaset ve sosyoloji alanında yapılmış akademik çalışmalar genel anlamda göç ve siyasal tercihler arasında az ya da çok bir ilişki olduğunu söyler. Yapılan çalışmalarda Türkiye örneğinde pandemi dönemi ve ardından yaşanan ekonomik krizin mülkiyet ve politik parti tercihleri arasında en azından mekansal düzeyde bazı değişimlere yol açtığı tespit ediliyor. Bu konuda çeşitli makaleler var. Bu kapsamda bakıldığında TÜİK verilerinden yola çıkarsak, İzmir'in göç sosyolojisi ve bunun siyasi parti tercihlerine yansıması nasıl diye; 2021 TÜİK verilerine göre İzmir'in 30 ilçesinde net göç hızı pozitif olan ilçeler var. 19 ilçede net göç hızı pozitif, yani hem ilçelere diğer illerden hem de ilgili ilçeye diğer ilçelerden gelen bir göç var. 30 ilçenin 19'unda net göç hızı pozitif, 11'inde ise negatif. Hangi ilçeler en fazla göç almakta diye baktığımızda, 3 kıyı ilçe dikkat çekiyor. Birinci sırada Seferihisar yer alırken onu sırasıyla Karaburun ve Urla takip ediyor. Seferihisar'da binde 74,7 Karaburun'da binde 50,1 Urla'da 44,44 net göç hızı gözleniyor. En fazla göç veren ilçelere baktığımızda ilk sırada Bayraklı geliyor, Bayraklı'yı binde eksi 34,6 ile Konak takip ediyor, üçüncü sırada ise eksi 20,1 ile Karşıyaka yer alıyor" dedi. 

"EN ÇOK GÖÇ ALAN İLÇELER: BUCA, BORNOVA VE KARABAĞLAR"
İzmir'de ilçeler arası göç hareketliliği olduğunu belirten Tosun, "İzmir'de ilçeler arası demografik bir değişim söz konusu. Diğer illerden en fazla Buca, Bornova ve Karabağlar'a göç alınmış. Buca'da 22 bin 8, Bornova'da 16 bin 714, Karabağlar'da ise 9 bin 999. Buna karşılık İzmir'in diğer ilçelerinden en fazla göç alan ilçelerde yine ilk sırada Buca yer alırken, onu Karabağlar ve Karşıyaka takip ediyor. Şunu net olarak görüyoruz; hem farklı illerden hem de İzmir'in diğer ilçelerinden en fazla göç alan ilçeler Buca, Bornova ve Karabağlar. Bu ilçelerde, demografik değişim söz konusu. Göçün nedenleri, siyasete, parti tercihlerine yansımasını derinlemesine araştırmak gerekiyor" ifadelerini kullandı.

"EN FAZLA GÖÇ VEREN İLÇELER: BAYRAKLI, KONAK VE KARŞIYAKA"
"Kentleşme teorisine göre göçün hem itici hem de çekici nedenleri var. Göç alıyorsa çekici neden, göç veriyorsa bu bir itici neden" diyen Tosun, "En fazla göç veren ilçeler Bayraklı, Konak, Karşıyaka'da neden göç verilir İzmir'de, böyle bir soru akıllara gelebilir. Bunun parti tercihleriyle ilişkisine baktığımızda, benim gördüğüm kadarıyla bu ilçelerde 2018 genel seçimlerinden bugüne çok keskin parti değişimi konusu söz konu değil. Yani parti tercihlerinde keskin bir değişiklik söz konusu değil ama şu çarpıcı bir bulgu olarak dikkat çekiyor; özellikle göç alan Seferihisar ve Urla'da geleneksel olarak İzmir'de güçlü olan partilerde bir miktar oy azalması, buna karşılık yeni partilerde bir miktar oy artışı söz konusu. CHP ve AKP özellikle kıyı ilçelerde bir miktar oy kaybına uğrarken; İYİ Parti ve DEVA'da bir miktar artış söz konusu. DEVA diğer ilçelerle karşılaştırıldığında kıyıda daha fazla büyüme potansiyeli olan bir parti, İYİ Parti de kıyı ilçelerde nispeten oylarını artıran bir parti. Bu anlattıklarım göç alan ilçelerde gözlenen durum. Göç veren ilçelere bakıldığında Karşıyaka'yı ele alacak olursak, Karşıyaka en fazla göç veren ilçelerden bir tanesi. Bu ilçede CHP oylarında bir miktar azalma dikkat çekiyor, AKP oylarında da bir miktar azalma var, İYİ Parti oylarında ise bir miktar artış var. Ancak göç veren diğer ilçe olan Bayraklı'da böyle bir durum söz konusu değil. Konak'ta da böyle bir durum söz konusu değil. Neden Karşıyaka hem göç veriyor hem de verilen göç CHP açısından bir miktar oy azalmasına yol açıyor, bunun nedenlerinin incelenmesi gerekiyor" açıklamasında bulundu. 

"KIYI KESİMDE CHP VE AK PARTİ'NİN OY KAYBI SÖZ KONUSU"
Tosun, "Göç ve politik parti ilişkisi konusunda yapılan çalışmalar, ekonomik kriz ve pandemi sürecini de dikkate alarak, 'ekonomik koşullar nedeniyle insanların kira artışlarına bağlı olarak bir ilçeden diğer ilçeye yani kiraların daha ucuz olduğu ilçelere doğru geçişi söz konusu' diyor. Fakat bu varsayımı İzmir için birebir tespit etmek kolay değil. En fazla göç alan ilçeler genellikle kıyı kesimdeki ilçeler ve bu ilçelerde kiraların artışı diğer ilçelerle karşılaştırıldığında daha yüksek ancak bu ilçelere ciddi bir talep var. Kıyı kesimde geleneksel partilerin sınırlı da olsa bir miktar oy kaybı söz konusu. Neden böyle oluyor, bunun siyaset bilimi açısından akademik olarak araştırılması gerekiyor. Diğer bir husus illerden alınan göç diğer ilçelere göre hangi ilçe daha fazla göç alıyor. Buna baktığımızda; öyle ilçeler var ki diğer illerden daha fazla göç alıyor. Mesela; Aliağa, Bergama, Bornova, Çeşme, Dikili, Kınık, Kiraz... Bunların özelliği yine belirli sosyo ekonomik gelişme düzeyine sahip, sanayinin ya da tarımın güçlü olduğu, çarpıcı bir bulgu olarak da bu ilçelere öncelikli olarak diğer illerden gelen bir nüfus var. Aliağa, Bergama, Dikili, Kınık, Kiraz'da seçmen sosyolojisini değiştirmiyor göç. 'Bir ilin seçim sosyolojisini değiştirmek için başka illerden o ile ya da belirli ilçelere seçmen yığılır ve oradaki seçim sosyolojisi değişir' der bazı akademisyenler. Bu tablo diğer illerden gelen seçmenlerin Aliağa, Bergama, Dikili, Kınık, Kiraz gibi ilçelerde seçmen sosyolojisini değiştirmemesi nedeniyle bu argümanın işlemediğini gösteriyor" dedi. 

"GÖÇ, BUCA VE BORNOVA'DA SİYASİ TERCİHİ ETKİLEMİYOR"
En fazla göç alan Buca ve Bornova'da göçün siyasi parti tercihlerine etki etmediğini aktaran Tosun, "Buca ve Bornova diğer illerden en fazla göç alan ilçeler, diğer ilçelere göre. Buca 22 bin göç almış, Bornova 16 bin göç almış diğer illerden. İzmir'de göç özellikle 'Kent içi' şeklinde ortaya çıkıyor. Buradan hareketle ister il içindeki ilçelerden, isterse diğer illerden olsun çok keskin olarak göçün siyasal parti tercihlerinde değişime yol açmadığı fakat sınırlı bir değişimin, özellikle ilçe içindeki hareketlenmelerden kaynaklandığını, yani bir ilçeden diğer ilçeye göçün parti tercihlerinde sınırlı bir değişime yol açtığı ve bu değişimin de geleneksel partiler olan AKP ve CHP'den çok, nispeten yeni olan İYİ Parti, DEVA gibi partilere bir miktar seçmen desteğinin artışı anlamında katkı yaptığını görüyoruz" ifadelerini kullandı. 

"GELİR SEVİYESİ YÜKSEK MAHALLELERDE AKP BİRİNCİ PARTİ ÇIKIYOR"
CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel'in "Gelir seviyesi yüksek seçmende AK Parti birinci parti çıkıyor. Bu iyi bir şey mi kötü bir şey mi, onların kendi pencerelerinden bunu incelemelerinde fayda var. Biz de bunu inceliyoruz, masaya yatırıyoruz. AK Parti'nin İzmir'de zenginlerin tercih ettiği parti olduğu yönünde tespit var" sözlerinin hatırlatılması üzerine konuşan Tosun, "Toplam hane halkı geliri ile partilerin 2018'deki oy oranlarına ya da daha sonraki oy oranlarına bakıldığında İzmir'de böyle bir trendin olduğu gözlemliyoruz. Bu AKP'nin dayanmış olduğu toplumsal tabandaki sınıfsal değişimle ilgili bir şey. Tabi bu sınıfsal yapıdaki değişim AKP'nin ittifak kurduğu ekonomik kesimlerle olan ilişkisi değiştikçe ister istemez AKP'ye yönelik seçmenin ekonomik durumunda da bir değişiklik oluyor. Bu nedenle böyle bir ilişki olabilir. Bunun en temel nedenlerinden bir tanesi de ekonomik krizle ilgili. İzmir örneğinde böyle ama bunu Türkiye genelinde değerlendirmek için TÜİK verileriyle parti oyları arasındaki ilişkiye 81 il örneğinde bakmak gerekir. İzmir'de böyle bir trendin olduğu kişi başına mahalle düzeyindeki hane geliri ile 2018 seçim sonuçları mahalle bazında ve daha sonra ilçeler bazındaki seçim sonuçlarını ilişkilendirdiğimizde bu ortaya çıkıyor. Böyle bir şey oluşmaya başlamış. Bu büyük ölçüde ekonomik krizle ve AKP'nin sosyolojik yapısındaki değişimle ilgili" ifadelerini kullandı.