Ayrancılar Mahallesinde yaşayan ve yıllar boyu domates, biber, pamuk ve pırasa yetiştirerek yaşamını sürdüren Fethi Güler'e dayısının vefatının ardından bazı kıyafetler, ev eşyaları, yöresel kıyafetler ve tarihi değeri bulunan bazı eşyalar miras kaldı. 

Antika toplamaya merak salan Güler, çiftçilikten arta kalan zamanlarda edindiği tarihi eşyaları evinin deposunda saklamaya başladı. 

Güler, bir süre sonra profesyonel olarak antikacılıkla uğraşmaya başladı ve koleksiyonuna deve çanından gaz lambasına kadar çok sayıda parça ekledi. 

MÜZELERE BAĞIŞLIYOR

Fethi Güler, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bir kez başladıktan sonra antika eşya toplamaktan vazgeçemediğini, koleksiyonundaki eserlerin büyük bölümünü Yörük ve Türkmen yöresel kıyafetler ile eşyaların oluşturduğunu belirtti. 

Deposundaki eşya sayısının 5 bine ulaştığı bilgisini veren Güler, "50 yıldır antika eşyaları topluyorum. Tarihi değeri olan her şeyi alıyorum. Eşyaların içerisinde Türkmen ve Yörük kültüründe kullanılan malzemeler ağırlıkta. Bunların dışında geleneksel ve askeri kıyafetlerin hepsi mevcut. Koleksiyonumda binlerce eşya var. Antikalarla uğraşmak beni gençleştiriyor. Ömrüm yettiğince bu eşyaları biriktirmeye devam edeceğim." dedi. 

Güler, bazı eşyaları müzelere bağışladığını dile getirerek, en büyük sıkıntısının tarihi eşyalar için deposunda "yer bulmak" olduğunu söyledi. 

Cezveden kahve dibeğine, semaverden yün tarağına bir çok eşyanın yer aldığı depoda modern dünyada artık kullanılmayan eşyalara da rastlamanın mümkün olduğunu dile getiren Fethi Güler, bir gün koleksiyonunu sergilemek istediğini aktardı. 

Fethi Güler, bazı eşyaları çok isteyen olursa satışa çıkardığını ancak koleksiyonunda yer alan bazı parçaları satmaya kıyamadığını da sözlerine ekledi.AA