Yunusemre ilçesi kırsal Osmancalı Mahallesi’nde kızılçam ve meşeyle kaplı ormanlık alanda tespit edilen ve Yuntdağ Volkanizması'nın patlamasıyla oluşan 21 ile 26 milyon yıllık olduğu tahmin edilen, fosil ağaç ormanı risk altında bulunuyor. Lav akıntısı içinde kalan ağaçların taşlaşarak oluşturduğu fosil ağaç ormanında, yüzeyde gözüken taşlaşmış ağaç gövdelerinin, insan faaliyetleri ve doğa koşulları nedeniyle deforme olduğu saptandı. Gün geçtikte zarar gören fosil ağaç ormanı yok olma tehlikesi altında bulunuyor.

'FOSİL ORMAN KAYBOLMA TEHLİKESİ İLE YÜZ YÜZE KALDI'

Manisa Celal Bayar Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yusuf Sezgin, alanda yapılacak olan çalışmaların hızlanması gerektiğini aksi takdirde fosil ormanın kaybolma tehlikesi ile yüz yüze kalacağına dikkat çekti. Doç. Dr. Sezgin, "Burası çok özel bir oluşum. Dünyada nadir görülen oluşumlardan biri. Anadolu çok fazla örneği yok. Yakın örnekleri Yunanistan’ın Midilli Adası’nda var. Burası turizme kazandırılması gereken, önemli bir potansiyele sahip. Bu açıdan buradaki çalışmalar yavaş da olsa başladı. Yunusemre Belediyesi öncülüğünde burada çalışmalar yapılması planlanıyor. Bu çalışmaları hızlandırmakta fayda olduğunu düşünüyorum" diye konuştu.

'VOLKANIN AĞAÇ KÜTÜKLERİNİ GÖLE TAŞIMASIYLA OLUŞTU'

Alanın oluşumu hakkında bilgi veren Doç. Dr. Sezgin, "Buranın oluşması için birkaç etken lazım. Burası 21 ile 26 milyon yıl önce ortaya çıkmış volkanik bir oluşum. 'Yuntdağ Volkanizması' diye geçiyor. Burada volkanların aktif olduğu dönemde, volkan patladığı sırada önüne kattığı büyük ağaç kütüklerini göl yataklarına sürükleyip götürüyor. Bu noktada volkanizma ağaçların üzerini su da örtüyor. Bu sırada suyun içinde bulunan silis ağaçların hücrelerine yerleşiyor ve ağaçlar taşlaşıyor. Ağaç gibi gözüküyor ama halbuki taşa dönüşmüş durumda. Bu alandaki beyazlıkta antik göl yataklarının izleri. Yani burası yaklaşık 21 milyon önce antik bir göl ve volkanlar burada aktif olarak hareket etmekteydi" dedi.

'TURİZME KAZANDIRILMALI'

Doç. Dr. Sezgin, alanda yapılacak çalışmaya destek vermeye hazır olduklarını dile getirdi. Sezgin, şöyle devam etti:

"Burada kazı da yapılabilir. Midilli Adası’ndaki yer jeopark haline getirildi ve inanılmaz turist çeken bir alan. Kazılar sonucunda çok büyük ve görkemli ağaçlar ortaya çıkarıldı. Aynı potansiyeli burada da görüyorum. Burada çalışma yapılırsa, sadece yüzeyde gördüklerimiz değil, onun dışında çok farklı şeylerin ortaya çıkacağını düşünüyorum. Burada geniş kapsamlı ciddi bir çalışma yürütülmesi gerekiliyor. Biz bu çalışmalara gerekli desteği vermeye hazırız, istiyoruz."