İzmirlilerin yıllardır hafta sonu rotasındaki Şirince köyü, her yıl 2 milyonun üzerinde yerli ve yabancı ziyaretçiyi ağırlıyor. Selçuk'tan virajlı bir yoldan 15 dakikalık otomobil yolculuğuyla ulaşılabilen Şirince, mimarisi korunmuş, tarihe tanıklık eden cumbalı, bembeyaz Rum evleriyle, görenleri hayran bırakıyor. Maya Takvimi'ne göre kıyametin kopacağı 21 Aralık tarihinde, kıyametten etkilenmeyeceğine inanıldığı için adını dünyaya duyuran Şirince, şehrin stresi ve gürültüsünden uzaklaşıp, doğayla baş başa kalmak isteyenlerin uğrak yeri oluyor. Bağcılık, zeytincilik ve şarap üretimiyle bilinen Şirince, sonbaharda ağaçların yapraklarının sararıp dökülmesiyle yaşanan renk cümbüşüyle de ilgi çekerken, fotoğraf tutkunlarına doğal fon sunuyor. Şirince'ye sonbaharda gelenler, ağaçlarda yeşil, sarı ve kırmızının tonlarının hakim olduğu köy manzarası karşısında kahvelerini yudumlamanın keyfini yaşadıklarını belirtiyor.

'DÜNYADA CENNET VARSA O ŞİRİNCE'DİR'
Şirince'de yaşayan Sedat Kantaroğlu, "Yunan yazar Dido Sotiriyu, kitabında, 'Dünyada, cennet diye bir yer varsa o da Şirince'dir' demiştir. Şirince'miz dört mevsimde de çok güzel. Şu an zeytin toplama mevsimindeyiz. Ağaçlar sonbahar olduğu için yapraklarını döküyor. Yeşilin her türlüsü Şirince'de mevcut. Bu dönem, yerli turistler ve özellikle Meksikalılar geliyor. Burası 12 ay boyunca kalabalık. Maya takvimine göre gerçekleşecek kıyamette, burasının etkilenmeyeceği söylenmişti. O dönem köy için büyük bir reklam oldu. Şirince'ye Bizans döneminde buraya dışarıdan kimse gelmemesi için 'Çirkince' deniliyormuş. Daha sonra İzmir Valisi Kazım Dirik Paşa, köyümüze gelmiş. O gün köyün ismi Şirince olarak değişmiş" dedi.

'EN GÜZEL MEVSİMDE GELDİK'
Şirince'ye ilk kez geldiğini anlatan Seher Ergin, "500 yıllık bir tarihi konakta kaldım ve çok etkilendim. Buradaki atmosfer çok güzel. Önümüzdeki yıl yeniden gelmeyi düşünüyorum. En güzel mevsimde buraya gelmişiz. Hava ne çok soğuk ne çok sıcak. Tam bir sonbahar havası. Buraya sonbaharda gelinmeli" dedi.

Şirince'de meyve satışı yapan esnaf Birgün Tokgöz, "Sonbahar gelince yapraklar döküldü, ağaçlar uykuya yattı. Şirince kalabalık ancak bizim işlerimize etkisi olmuyor. Özellikle hafta sonu kalabalık artıyor. Köyümüz çok güzeldir. Hem yerli hem de yabancı turistlerin etkisiyle giderek kalabalıklaştı" ifadelerini kullandı.

'ÖMRÜM BURALARDA GEÇTİ'
Şirince'de yaşamını sürdüren Osman Şahin, "Burada doğdum, büyüdüm ve ömrüm buralarda geçti. Burada şeftali çok güzel olur. Hafta sonları gelenlerle birlikte köy, çok kalabalık oluyor. Yazın da çok kalabalık oluyor ama sonbaharda ağaçların yaprakları sararıyor, dökülüyor. Şirince her dönem güzel ama sonbaharda bambaşka bir güzel" dedi.
Şirince'ye ikinci kez geldiğini söyleyen Tolgahan Yıldız, "İzmir Karşıyaka'dan geliyoruz. Şirince hoşumuza gitti. Sık sık gelmeyi düşünüyoruz. Herkesin mutlaka bir kere görmesi lazım" diye konuştu.

'FOTOĞRAF İÇİN GÜZEL MANZARALAR OLUŞUYOR'
Meksika'dan Şirince'yi ziyarete gelen turistlerden Holhajmer Mandes ise, "Türkiye'ye ikinci kez geliyorum ancak Şirince'ye ilk defa geldim. Burayı gerçekten çok beğendim. Kalabalık bir grupla birlikte geldim. Sadece biraz pahalı olduğunu düşünüyorum ancak çok fazla değil" ifadelerini kullandı.

Denizli'den gelen Tamer Türkoğlu da, “İlk kez Şirince'yi görüyorum. Üniversiteden arkadaşlarımla birlikte geldim. Şirince, tam beklediğim gibi. Küçük, tatlı ve gezilesi bir yer. Mevsim olarak da çok güzel bir dönem. Fotoğraf çekimi için de çok güzel fonlar oluşuyor" dedi.