Eğitim Kurumları Sosyal Etkinlikler Yönetmeliğin üçüncü maddesinde yer alan “Toplumsal cinsiyet eşitliği” ibaresinin Resmi Gazete’de yayınlanan değişiklikle yürürlükten kaldırıldığına işaret eden Serter, bu düzenlemenin kadınların yaşadıkları sorunları daha da artıracağına işaret ederek bundan vazgeçilmesi gerektiğini söyledi.

KARARDAN VAZGEÇİLMELİ
Bakanlığın “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği” projesini de kaldırmasının yerinde olmadığını vurgulayan Serter, “Her gün ne yazık ki ülkemizde kadına yönelik şiddet, cinayet, tecavüz, taciz gibi olaylarla karşı karşıya geliyoruz. Bunların önüne geçmek için her şeyden önce eğitim geliyor. Toplumsal cinsiyet eşitliği kavramı kadını cinsel meta, mal zihniyetinden uzaklaştırarak, birey olmasını sağlar. Toplumsal cinsiyet eşitliğini ortadan kaldırmak kadınların sorunlarını daha da artırır. Bu kararın yanlış olduğunu düşünüyoruz ve alınan bu yanlış karardan vazgeçilmesini bekliyoruz” dedi.

İZMİR İYİ BIR ÖRNEK
İzmir Kadın Kuruluşları Birliği olarak İzmir Valiliği desteği ile okullarda gerçekleştirdikleri kadınlara yönelik eğitim çalışmaları ile 10 bin kadına eğitim verdiklerini ve sorunların azalmasına katkı sağladıklarının altını çizen Serter, “Bu çalışmalarda Kadına Şiddet -Kadın Haklar, Toplumsal Cinsiyet ve Fırsat Eşitliği, Kadın Sağlığı ve Ailede etkili iletişim gibi eğitimler verildi. Bu eğitimler çok faydalı oldu. İzmir olarak bu konuda iyi bir örnek verdik. Bu çalışmaların daha da artırılması gerekiyor. Biz sivil toplum örgütleri olarak bu konuda devletimizle işbirliği yapmaya hazırız. Başta kadın cinayetleri olmak üzere kadınların yaşadıkları sorunlar ancak devlet işbirliği ile ve kadına dönük pozitif uygulamaların hayata geçirilmesi için önlenebilir. Bu noktada eğitim çok önemli. Küçük yaşlardan itibaren çocuklara kadın erkek eşitliği, toplumsal cinsiyet eşitliğini aşılamamız gerekiyor. Bunlardan vazgeçilmesi kadınların yaşadıkları sorunları daha da artırır” diye konuştu.