Yaklaşık 1 ay önce Van'dan İzmir Kemalpaşa'ya göç eden Koç ailesi, yeni eğitim öğretim dönemi başlamasına rağmen 11'inci sınıf öğrencisi kızları Rojin'i bir Anadolu lisesine kaydettiremedi. Puanı yetmesine rağmen kızlarının naklini evlerinin yakınındaki Ferzent Bulum Anadolu Lisesi'ne aldıramadıklarını, önlerine "kontenjan" engelinin çıkarıldığını, sonrasında ise mevzuata göre mümkün olmamasına karşın imam hatip lisesine yönlendirildiklerini aktaran Koç ailesi, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'ne tepki gösterdi.

"ÖNCE İMAM HATİP ÖNERDİLER, SONRA AÇIK LİSEYİ İŞARET ETTİLER"

Kemalpaşa'dan İzmir'e gelerek CHP İl Başkanı Deniz Yücel'le buluşan Rojin'in babası Mehmet Koç, dün İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'nden kendileriyle ilgili yapılan açıklamanın ise gerçeği yansıtmadığını söyledi.

ANKA Haber Ajansı'na konuşan baba Mehmet Koç şöyle knuştu:
"İlk olarak kızımın istediği okul Ferzent Bulum Anadolu Lisesine gittim ben. Müdürle görüştüm. Buraya geldiğimizi söyledim. Kızımın naklini istediğimi söyledim. Bize yardımcı olmasını istedim. Nakiller önümüzdeki hafta başlayacak, oraya nakil işlemlerinizi başlatın dedi. O nakil işlerinde de bize yardımcı olun dedim. Nakil işleri ilk hafta başladı, birincisinde zaten çıkmadı, reddedildi. İkincisine başvuru yaptık. İkincisinde de çıkmayınca, reddedilince bu sefer kaymakamlığa gittim. Kaymakamlıkla görüştüm durumumu izah ettim. Kızımın naklini buraya almak istiyorum dedim. O da bizi ilçe milli eğitim müdürüne yönlendirdi. Daha sonra milli eğitim müdürlüğüne gittim. Orayla görüşürken, kızımı yanına alıp nakil işlemini yaptı. Bekleyin Allah büyüktür inşallah alınır oraya dedi. Yine çıkmadı. Dördüncü nakil işlemini yaptık. Gittim hocam dördüncü nakilde de çıkmadı, biz ne yapalım, ne edelim diye sordum? Bana Rojin'i bir şekilde buraya getirelim, çevredeki okullardan herhangi birine yerleştirelim dediler. Ben de siz biliyorsunuz nasıl istiyorsanız öyle olsun. Yeter ki gelsin ondan sonra istediği okula nakil işlerini tekrarlarız dediler. Tamam dedim. İmam hatip lisesini aradı bizim yanımızda. İmam hatip lisesinin yerini bile bilmiyoruz. Okul müdürünün ismini bile bilmiyoruz. Telefon açtı. Anadolu lisesi meslek lisesine, hele ki 11'inci sınıfta, geçiş yapılamıyor dedi. Telefon kapandı. Biz ne yapalım diye sorduk, tekrar başvuru yapın dedi. Kızım içeride tekrar nakil işlerini yaptı, imam hatip lisesi çıkmıyor, bu okullar çıkıyor dedi, okulların isimlerini yazarak milli eğitim müdürüne verdi. Biz ne yapalım diye sorduk. Bize ya bu 4 okula müracaat yapın ya da kız gitsin açıköğretim okusun dedi."

"SİSTEM BÖYLE ELİMİZDEN BİR ŞEY GELMİYOR DEDİ"

Anadolu lisesini okumaya hak kazanmış kızının açıköğretime yönlendirilmesine çok içerlediğini aktaran baba Koç, şunları söyledi: "Ben de dedim, açıköğretim nasıl olacak, ben sana maddi durumumu anlattım, her şeyimi dile getirdim. Benim imkanım olsaydı zaten kızımı ya Van'da bırakırdım ya da İzmir merkezdeki güzel bir okula bırakır, okuturdum dedim. Açıköğretimde 1 yıl okusun sonra imam hatip okuluna yerleştiririz dedi. Ben de dedim siz vicdani olarak rahat mısınız, sizin çocuğunuz olsa ne yapardınız. Ben nasıl öyle bir şey yapayım dedim. Sistem böyle elimizden bir şey gelmiyor dedi. Sonra ben çıktım o çıktı."

"KIZIM AĞLAYARAK ARTIK OKUMAK İSTEMEDİĞİNİ SÖYLEDİ"

Baba Mehmet Koç, Rojin'in yaşananlardan çok olumsuz etkilendiğini anlatırken, şöyle konuştu:

"Milli Eğitim Müdürlüğü aynı şu şekilde söyledi; oraya (uzaktaki okullara) bir müracaat yapın eğer çıkarsa ben sosyal yardımlaşma ile görüşeceğim, servis desteği alacaksınız. Eve geldim. Kızım yaşananlara üzüldü. Baba kesinlikle olmayacak, uğraşma dedi. Ben uğraşacağım dedim. Kızım zaten bunalıma girdi. Ağlayarak geldi. Baba ben okul okumayacağım dedi. Sosyal medyadan da açıklama yapılmış, biz bunlarla ilgilendik, onu yaptık bunu yaptık şunu yaptık demişler. Hiçbirinin aslı, astarı yoktur. Eğer vicdanları varsa ne konuştuysak herkes onu söylesin. Kızım 7-8 gündür okula gitmiyor, sürekli ağlıyor. Ben daha önce meclisi bile aradım CİMER’e de şikayette bulundum. Bunun orada kaydı vardır. Ben herhangi bir sonuç alamadım. Hatta hocaya dedim eskiden kızları okutmak için ev ev dolaşılırdı. Ben kızlarımı okutmak için çabalıyorum. Severek isteyerek okutuyorum. Tek isteğim, arzum kızımı okutmaktır. Maalesef bir sonuç alamadık. Kızım eğitiminden uzakta. Milli Eğitim Bakanı’ma çağrım şudur; öğrencilerimiz nerede olursa olsun okuma fırsatı verelim yardımcı olalım. Öğrencilerimiz bizim geleceğimizdir."

"HAYALİM POLİS OLMAK AMA BANA O İMKANI SUNMUYORLAR"

11'inci sınıf öğrencisi Rojin Koç ise şunları söyledi:
"Kendimi kötü hissediyorum. Çünkü benim kimse ile bir alıp veremediğim yok. Benim tek derdim okulumu okuyup, ter temiz bitirmek. Bana o fırsatı sunmadılar, sunmuyorlar da. Ki ben bu saatten sonra da okul okumayacağım, okulu da bırakıyorum. Beni yalancı çıkartmışlar. Ben daha 16 yaşında bir genç kızım. Niye yalan konuşayım ki... Biz çok çabaladık ama bize o imkanı vermediler. Bir de yalancı çıkardılar bizi. Ben lise 1 öğrencisi değilim, lise 3 öğrencisiyim. Temelimi atmam gerekiyor. Bazen arkadaşlarımla konuşuyorum. Onlar o kadar verimli bir şekilde derslerine başlamışlar ki ben bayağı geri de kalmışım. Hani ben şimdi bile okula gittiğimde diğerlerinden geride kalacağım. Benim çocukluktan beri hayalim polis olmak ama bana o imkanı sunmuyorlar. Çocukluktan beri bir hevesim var polis olmak için. Polis olmak istiyorum."

DENİZ YÜCEL: BU SİYASET MALZEMESİ YAPILACAK KONU DEĞİL, İVEDİLİKLE SORUNU ÇÖZSÜNLER
Rojin ve babası ile buluşan CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel ise Anayasa'nın 42'nci maddesindeki "herkesin eğitim ve öğrenim hakkı var" hükmünü hatırlattı. Rojin ve babasının anlattıklarının hayal mahsulü değil gerçek olduğunu vurgulayan Yücel, şunları söyledi:
"Okumak için çırpınan 16 yaşında bir genç kız ile tüm imkansızlıklara rağmen Van’dan kalkmış Kemalpaşa’ya gelmiş ve kızını okutmaya çalışan bir babanın mücadelesini görüyoruz. Rojin bizim ülkemizin, cumhuriyetimizin geleceği. Sadece okumak istiyor. Kimsenin hakkını gasp etmeden, kimseye muhtaç olmadan, devletin ve anayasanın verdiği bu hakkı kullanmak istiyor. Başka bir derdi, gayesi yok. İlçe milli eğitim müdürlüğü dün bir açıklama yapmış. Yöneticiler, eğer bir sorun varsa bunu çözmekle yükümlü. Bütün sorunu sisteme, puana, sıralamaya yüklemek doğru bir iş değil. Milli eğitim müdürlüğü yaptığı açıklama ile sorumluluğu tamamen sisteme, Rojin’in ailesine atmış. Sanki onlar kabul etmemiş ya da tercih yapmamış gibi, sorumluluğu onlara yükleyen bir açıklama var. Bu sorunun çözülmesinin kimden geldiği çok önemli değil. Yani siyasi iktidarda çözebilir. Neticede milli eğitim müdürlüğü bu sorunu çözmekle yükümlü olan kurum. Bizim amacımız Rojin’in okuması. Aynı şekilde olan tüm gençlerin, kızların okuması. Bu işin siyasileştirilmesi ya da bizim gündeme getirmiş olmamız, siyasi bir çatışma ya da hesaplaşma malzemesi yapılması doğru değil. Bundan kim zarar görecek. Rojin kızımız ya da onun durumundaki gençlerimiz ve tüm eğitim sistemimiz. Aynı durumda olan çocuklarda durumunu savunup gündeme getireceğiz. Eğitim haklarını savunacağız ve milli eğitim müdürlüğünün de bu soruna çözüm üretmesini ivedilikle bekliyoruz."

"16 YAŞINDAKİ KIZI 25 KM UZAKTAKİ OKULA YÖNLENDİRMEK VİCDANSIZLIK" 
Yücel, Rojin'in de bu kırgınlıkla ‘artık okumayacağım’ demesinin doğru olmadığını, eğitimine dört elle sarılması gerektiğini belirtirken, şöyle dedi:
"Az önce baba da söyledi, imam hatip okuluna yönlendirilmiş. Şuan ki sisteme göre Rojin'in imam hatip okuluna geçiş yapması mümkün değil. Başka birkaç okul önerilmiş, puanının yettiği tabi. Bu tercih ettiği okula da puanı yetiyor. Ama ve evinin çok uzağında diğer önerilen okullardan biri 25, diğeri ise 18 kilometre uzaklıkta... 16 yaşındaki bir genç kızı evinin dibindeki okula göndermek yerine 18 - 25 km uzaklıktaki bir okula yönlendirmek en hafif tabiri ile vicdansızlıktır diye düşünüyorum. O yüzden bu sorunun bir an önce çözülmesini tüm yetkililerden bekliyoruz. Doğu'daki bir ilimizden İzmir’e gelmişler yeni bir düzen kuruyorlar, hayata tutunmaya çalışıyorlar. Bir taraftan başarılı bir öğrenci okula kayıt yaptıramıyor. Bu dünyanın hiçbir yerinde olmaz."

MİLLİ EĞİTİM, "ASLA MAĞDURİYETİ YOK" AÇIKLAMASI YAPMIŞTI 
Rojin Koç'un okula kayıt sorunu gündeme gelince dün Kemalpaşa İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'nden bir açıklama yapılmıştı. Açıklamada, Rojin'in istediği evinin yakınındaki Ferzent Bulum Anadolu Lisesi için 3 kontenjan bulunduğu ve 10'uncu sırada olduğu belirtilmişti. Öğrencinin, Ulucak Anadolu Lisesi (ilçe merkezine 25 kilometre uzaklıkta), Bağyurdu Anadolu Lisesi (ilçe merkezine 18 kilometre uzaklıkta) ve Yamantürk Çok Programlı Anadolu Lisesi'ne (ilçe merkezine 12 kilometre uzaklıkta) nakil için başvurabileceği, "mağduriyetinin asla söz konusu olmadığı" iddia edilmişti. (ANKA)